ويكيبيديا

    "yakıtı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الوقود
        
    • وقود
        
    • بالوقود
        
    • بنزين
        
    • بوقود
        
    • وقوده
        
    • وقودها
        
    • لوقود
        
    • كوقود
        
    İletişim sistemini tahrip ettikten sonra yakıtı boşalttı ve gitti. Open Subtitles بعد أن أسقط برج الإتصال أفرغ خزان السياره من الوقود
    Ya pilot geri dönmek istemezse ya helikopterin yakıtı biterse? Open Subtitles ماذا إن رَفض الطيار العودة أو نَفِد الوقود مِن الطائرة؟
    Bunun için kalan yakıtı kullanmam lazım. O kadar kaldığına bile emin değilim. Open Subtitles وأنا بحاجة إلى بقية الوقود للقيام بذلك إذا كان لدينا حتى ذلك القدر
    Roket yakıtı kullanmıyor her ne ise küçük bir donanıma sahip, ve uzay seyahatlerinin ücretlerini aşağıya çekiyor hemde yüzde yüz oranında! Open Subtitles إنه لا يستخدم وقود الصواريخ مطلقا وأقل ما يمكن من مكونات الأدوات وسوف يخفض كلفة السفر بالفضاء من قبل 100 عنصر ربما
    yakıtı dolu ve yarım saat içinde kalkacak bir uçak olmalı. Open Subtitles ينبغي أن تكون الطائرة مزودة بالوقود وجاهزة للإقلاع خلال 30 دقيقة
    Uzay keşiflerindeki geleneksel yönteme göre ihtiyacınız olan tüm yakıtı acil durumda insanları geri getirmek için taşırsınız. TED النهج التقليدي لاستكشاف الفضاء هو ان تحمل كل الوقود تحتاجه للعودة بالجميع مرة أخرى في حال الطوارئ.
    Füzyonun yakıtı okyanuslardan gelir. TED الآن، مصدر الوقود المستعمل في الانصهار هو المحيط.
    Yani çok, çok ucuz. Eğer tüm gezegenimizin enerjisi füzyon ile karşılansaydı, gereken yakıtı okyanuslardan çıkarabilirdik. TED إذا كان الكوكب يعمل بمبدأ الانصهار، كنا لنستخلص الوقود من المحيط.
    30 birim yakıtı oraya göndermemiz mümkün mü? TED هل من الممكن نقل 30 وحدة من الوقود هناك؟ دعونا نحاول.
    Haliyle büyük bir yıldızın tüm çekirdeği demirden oluştuğu zaman yakıtı bitmiş demektir. TED لذلك عندما يتكون النجم الضخم بالكامل من عنصر الحديد؛ ينفد الوقود.
    Almanların yakıtı az. Toplamaları gerekiyor. Open Subtitles لدى الألمان نقص في الوقود و مضطرين للبحث عنه
    Tankların yakıtı bitti. Çatışmak zorunda kaldık. Open Subtitles نفذ الوقود من الدبابات لذلك كان علينا القتال
    Tankların yakıtı bitti. Çatışmak zorunda kaldık. Open Subtitles نفذ الوقود من الدبابات لذلك كان علينا القتال
    Filodan yaklaşık 160 kilometre uzaklıkta, bu sefer bombardıman uçaklarının yakıtı bitmeye başladı. Open Subtitles ثم بدأ الوقود ينفذ من القاذفات الأنقضاضية ونحن بعد على بُعد 100 ميل من الحاملات
    Ne var ki eskort gemilerinden bazılarının yakıtı tükenmek üzereydi ve ayrılmak zorundaydılar. Open Subtitles لكن بعض من سفن الحراسه كانت تواجه مشكلة نفاذ الوقود وتوجب عليهم مغادرة ساحة المعركه
    Bu esnada, gemimin yakıtı da azalıyordu. Open Subtitles و عند هذه المرحله كان الوقود قد أوشك على النفاذ من سفينتى
    Önce avcı uçaklarını indireceğim, en az yakıtı kalanlar, onlar. Open Subtitles سانزل المقاتلات اولا . سيكون مستوى الوقود لديهم فى حده الادنى
    Elektrikli arabaları seven bir adama göre, çok fazla roket yakıtı yakıyor. Open Subtitles بالنسبة لرجل يحبّ السيارات الكهربائية هو بالتأكيد يحرق الكثير من وقود الصواريخ
    Şansa eseri trenin gelecek durağı orası ve tam da seyahate yetecek kadar yakıtı var. TED لحسن الحظ، بدأ القطار في التحرك إلى الأمام، وكان مملوءًا بالوقود لاستكمال الرحلة.
    12 aydır uyuyor Frank. 120 Voltluk jeneratörü, barı ve gaz yakıtı var. Open Subtitles انها تستحق 12، فرانك لديها مولد كهرباء 120 فولت، حانة رطبة، موقد بنزين
    Keneyi bulamazsam kalbine jet yakıtı da pompalasanız bir saate kalmaz ölür. Open Subtitles ستموت بعد ساعة حتى إن ملأتوا قلبها بوقود الطائرة إلا إن تركتوني أجد القرادة
    Yaklaşık her yüzyılda bir, galaksimizin bir yerinde, büyük bir yıldızın yakıtı tükenir. TED حوالي مرة كل قرن نجم ضخم في مكانٍ ما في مجرتنا يستنفذ وقوده
    yakıtı kalmamaya başladığında, çekirdeği çökecek ve üretilen fazladan ısı dış katmanlarının genişlemesine neden olacak. Open Subtitles بل سينفذ وقودها وينهار مركزها كما البداية والحرارة المضاعفة التي سيولدها المركز سيسبب تبدد طبقاتها الخارجية
    Laboratuar bunu şimdi yolladı. Kurbanımızın ayakkabılarında, kıyafetlerinde ve derisinde jet yakıtı bulmuşlar. Open Subtitles المعمل أرسل هذا للتوّ و جدوا آثار لوقود طائرات على أحذية وملابس وجلد الضحيّة
    Petrolü ne için kullandığımıza baktığınızda, yüzde 70'inin taşıt yakıtı için TED وحين تنظرون إلى ما نستخدم النفط من أجله، 70 في المئة منه يستخدم كوقود للتنقل.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد