ويكيبيديا

    "yapması için" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • للقيام
        
    • لفعل
        
    • ليفعل
        
    • ليقوم
        
    • على فعل
        
    • لصنع
        
    • لكي تفعل
        
    • كي يفعل
        
    • على القيام
        
    • ليعمل
        
    • ليقوموا
        
    • ليفعلوا
        
    • من ان تعد
        
    • كى يقوم
        
    • بعض الإناقة
        
    Joanna gibi sanatçılara işini yapması için bir şans veriyor. Open Subtitles انه يتكلم عن اعطاء فنانين مثل جوانا فرصة للقيام بأعمالها
    -Bence, şaka olduğu söylenmiştir ona. Bunu yapması için para verilmiştir. Open Subtitles أظن أنه قيل له أنها مزحة، دُفع له للقيام بذلك بالطبع
    Bunu yapması için de bu genç arkadaşımın hazır olmasını bekliyordum. Open Subtitles ولقد كنت أنتظر لصديقتى الصغيره هنا كى تكون مستعده لفعل هذا
    İlki, bloglar fikirlerimizle ilgili ne söyler, insanların bir şeyler yapması için ne güdüler? TED الأول هو ماذا قد يخبرنا هذا عن أفكارنا و ما قد يحفز الناس لفعل الأشياء؟
    Evet ama bunu yapması için kendi kariyerini mahvetmesi gerek. Open Subtitles نعم, و لكن ليفعل هذا سيكون قد انهى مستقبله المهني
    Onun işini yapması için 2 gün başkasını tutmak zorunda kaldım. Open Subtitles وكان ينبغي أن استأجر فتى أخر ليقوم بعمله ليومين
    Eğer onu gerçekten seviyorsan, doğru şeyi yapması için bir şans tanırsın. Open Subtitles إذا حقاً أنت معجبة به، سوف تتراجعين وتعطينه فرصة للقيام بالأمر الصائب.
    Sana kalsa, şeytanın hizmetkârına daha fazla kötülük yapması için serbest bırakacaksın. Open Subtitles أما رأيك سيطلق سراح وكيل للشيطان يمشي حراً للقيام بالمزيد من الخبائث.
    Belki de işlerimizi yapması için başka insanlar kiralamayı bırakmalıyız. Open Subtitles ربما يجب علينا أن نتوقف عن إستئجار أشخاص للقيام بعملنا.
    Bunu bizim için yapması için bir medya kuruluşuna ihtiyacımız yok. TED لا نحتاج لوسائل الإعلام لمساعدتنا للقيام بذلك.
    İtirafta bulunan çocuk? Belki bunu yapması için ona para vermişimdir. Open Subtitles مثل الولد الذى اعترف, ربما اعطيته المال للقيام بهذا
    Bize bütün bunları yapması için beş dakika yetti. Open Subtitles لقد استغرق منها خمس دقائق لفعل كل ذلك بنا
    Bunu yapması için, ailemizin seçilmiş olmasından dolayı şanslıyız. Open Subtitles ونحن محظوظون أن اسرتنا تم اختيارها لفعل هذا
    - Bunu yapması için başka birine verebilir miyim? Open Subtitles لو سمحتى هل استطيع ان تجدي احد غيري لفعل ذلك؟
    Evet ama bunu yapması için kendi kariyerini mahvetmesi gerek. Open Subtitles نعم, و لكن ليفعل هذا سيكون قد انهى مستقبله المهني
    Daha da belli ki, işi yapması için gönderdiğiniz adamı gözünüzde çok büyütmüşsünüz. Open Subtitles والأكثر وضوحاً, أنّكم زدتم من شأن ذلك الرجل الذي أرسلتموه ليقوم بالعمل.
    Doğru, bir tutukludan bir şey alma bir tutukluya bir şey yapması için teklifte bulunma. Open Subtitles حسناً . لاأقبل اي شيء من السجين لا تقدم على فعل أي شيء للسجين
    Christian Beaumont'a bomba yapması için gübre verdiysen, senide onun gibi cinayetten içeri atarız . Open Subtitles ولكن لو أعطيت كريستان بيومنت هذه الأسمدة لصنع القنابل سنتعتقلك للقتل مثله تماماً
    Böyle bir şey yapması için tüm umudunu kaybetmiş olması lazım. Open Subtitles لا بد من أنها فقدت كل الأمل لكي تفعل شيء كهذا.
    Bu herhangi birinin her şeyi yapması için tek neden. Open Subtitles هذا هو السبب الوحيد كي يفعل أيّ شخص أيّ شئ
    Sana çok faydası olacak. Gönüllü mü, yoksa bu işi yapması için zorladınız mı? Open Subtitles هل أجبرتموه على القيام بذلك، أم أنه تطوع؟
    Birinin ajan polis olarak görev yapması için kafadan bayağı çatlak olması lazım. Open Subtitles عليه أن يضع خوذة على رأسه ، قياس جبر النار ليعمل متخفيا
    Hayır, bir erkeğin işini yapması için oğlanları göndermeyiz. Open Subtitles لا، لا نرسل الأولاد ليقوموا بعمل الرجال.
    Biz, bunu yapması için adam tutarız. Neden bir usta çağırmıyorsun? Open Subtitles . نحن نستأجر الناس ليفعلوا هذا لماذا لا نجلب المقاول ؟
    Guy, eşim tüm bu kıyafetleri... gece kaçamağında kendi salatasını yapması için giymedi. Open Subtitles جاي زوجتي لم ترتدي الا ليله خاصه خارجاً حتى تتمكن من ان تعد لنفسها سلطه
    Theo'yla benim uzun zamandır yapmayı düşündüğümüz bir şey var ama bunu bizimle birlikte yapması için doğru kişiyi bekliyorduk. Open Subtitles فهناك شىء أنا وثيو أردنا , أن نفعلة منذ وقت طويل لكننا كنا ننتظر الشخص المناسب . كى يقوم به معنا
    Birinin bu bir stille yapması için. Open Subtitles أنت بحاجة لرجل مع بعض الإناقة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد