ويكيبيديا

    "yardım etmek için" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لمساعدتك
        
    • للمساعدة
        
    • لمساعدته
        
    • لمساعدتي
        
    • لتساعد
        
    • لمساعدة
        
    • لمساعدتنا
        
    • لمساعدتها
        
    • لأساعد
        
    • لأساعدك
        
    • لتقديم المساعدة
        
    • لمساعدتكم
        
    • ليساعد
        
    • لمساعدتكِ
        
    • للمساعده
        
    Macerana yardım etmek için her zamanki gibi elimizden geleni yapacağımızı biliyordun. Open Subtitles علمت أننا سنفعل كل ما بوسعنا لمساعدتك في مغامرتك، دائمًا نفعل ذلك
    Birçok akıllı insan sana yardım etmek için çok çalışıyor. Open Subtitles يوجد الكثير من الناس الآخرين الأذكياء يعملون بجهد حقيقي لمساعدتك
    Şehir kayıp çocuğu kurtarmaya yardım etmek için ne yapıyor? Open Subtitles ماذا يمكن للمدينة أن تفعل للمساعدة في إنقاذ الطفل المفقود
    Bak, yardım etmek için buradayım. Ama bu benim koşullarımla olmalı. Open Subtitles أنصت، أنا هنا للمساعدة لكن يجب أن يكون ذلك وفقًا لشروطي.
    Babamın garajına gitmem lazım. Bilgisayarları satmasında yardım etmek için. Open Subtitles عليّ الذهاب إلى مرآب أبي لمساعدته في بيع أجهزة الحاسوب.
    Şu anki arkadaşlarım bana yardım etmek için hayatlarından birkaç saatlerini bana ayıramıyorsa nasıl arkadaş edinme şansım olur? Open Subtitles أي أمل لي في إنشاء علاقات جديدة إذا كان أصدقائي الحاليّون يرفضون قضاء بضع ساعات من حيواتهم لمساعدتي ؟
    Lütfen benim yerimde olan çocuklara yardım etmek için 5k yarışına katıl. Open Subtitles أرجوك سجّل لمضمار الـ5 كيلو لتساعد في وضع الأطفال أمثالي في مكاني
    Karınıza yardım etmek için her şeyi yapıyoruz. İçişleri Bakanını sıkıştırıyoruz. Open Subtitles إننا نعمل ما بوسعنا لمساعدة زوجتك وضغطنا على وزير الداخلية الفرنسى
    Sağlık sigortası şirketlerinin bize yardım etmek için var olduklarına inanıyordum. Open Subtitles أنا دائماً كنت أعتقد أن شركات التامين كانت دائماً هناك لمساعدتنا
    Tekrar yapmana yardım etmek için gücümün yettiği her şeyi yapmaya hazırım. Open Subtitles سوف أعطي أي شيء في وسعي لمساعدتك على القيام بذلك مرة أخرى.
    Çünkü sana yardım etmek için yapabileceğim bir şey varsa bana söylemen yeter. Open Subtitles لأنه إذا وجدت شيئاً .... يمكنى فعله لمساعدتك أخبرنى فحسب , وسأقوم به
    Ama yemin ederim sana yardım etmek için elimden gelen her şeyi yapacağım. Open Subtitles لكنّي أقسم بأن افعل كل مافى وسعى لمساعدتك
    Charlotte Cross bu kasabayı sorunlardan kurtarmaya yardım etmek için geldi. Open Subtitles لقد جاءت شارلوت كروس هنا للمساعدة لإنقاذ هذه المدينة من الإضطرابات
    Oraya bir salgına yardım etmek için CDC ile gitmiştim. Open Subtitles ذهبت إلى هناك مع مركز مكافحة الأمراض للمساعدة فى المكافحة
    Ama diğerleri burada kalıp karadaki işlere yardım etmek için müsaadenizi istiyorlar. Open Subtitles لكن الآخرين يودّون إذنك للسماح لهم بالبقاء هنا للمساعدة هناك على الأرض
    Yeğenim hakkında konuşuyorsun ve ben ona yardım etmek için elimden geleni yaparım. Open Subtitles أنت تتحدث عن ابن أخي هنا، و أنا سأفعل كل ما بوسعي لمساعدته.
    İnsanlar birçok kez bana yardım etmek için zahmete girdi. TED في كل مرة، يخصص بعض الناس وقت لمساعدتي.
    Toz ve dumanın ötesini görmeye çalışırken, yaralılara yardım etmek için elinizden geleni yapıp yakındaki bir sığınağa doğru emekliyorsunuz. TED وبينما تجاهد لترى عبر الغبار والدخان، تفعل مافي وسعك لتساعد الجرحى لتزحف بعد ذلك إلى مخبأ قريب.
    İnsanları öldürmek için para bulunabiliyorsa insanlara yardım etmek için de para bulunabilirdi. Open Subtitles إذا يمكنك أن تجد مال لقتل الناس يمكنك أن تجد مال لمساعدة الناس
    Tekno yıldızların bize yardım etmek için sıralandıkları nokta burası. TED وهنا حيث اقترنت نجوم التقنية بالفعل لمساعدتنا.
    Bu arada ona yardım etmek için elimizden geleni yapmalıyız. Open Subtitles في الوقت الحالي علينا أن نقوم بما في وسعنا لمساعدتها
    Dostum Caleb'e bu derdinde yardım etmek için, unuttun mu? Open Subtitles لأساعد صديقي مع كل هذه المصاعب هنا ، أتتذكرين ؟
    Dostum, sana yardım etmek için buradayım ama beni işlerin dışında bırakıyorsun. Open Subtitles يا رجل أتيت لأعمل لديك لأساعدك ولكنك تبقيني بعيداً عنك يا رجل
    Daha iyi olabilir diye düşünüp yardım etmek için gönüllü oldu. Çok kısa bir zamanda da bir gösterinin müzik yönetmeni bir diğerinin ise yönetmeni oldu. Open Subtitles لذا تطوع لتقديم المساعدة وسرعان ما أصبح المخرج الموسيقي للعرض
    Biliyorum, elimizden geldiğince yardım etmek için buradayız. Sorumlu benim. Sorumlunun o olduğunu sanıyordum. Open Subtitles لا أفهمك ونحن هنا لمساعدتكم بكل ما يمكننا من الآن أنا المسؤولة
    Böylesi daha iyi olur. Partnerim birisine yardım etmek için yanıp tutuşuyor. Open Subtitles هذا من الافضل ان يكون جيدا شريكى سيموت ليساعد احدا
    Sana yardım etmek için hiç bir şey yapmadım. Sadece kendimi düşündüm Open Subtitles .لم أفعل أيّ شيئ لمساعدتكِ لقد كنتُ أفكّر في نفسي فقط
    Ekili alanları geliştirmekten tutun da her şeye yardım etmek için. Open Subtitles لتطوير الدول , للمساعده بكل شي بدءاً بالزراعه الى ادارة البيئه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد