ويكيبيديا

    "yer altı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تحت الأرض
        
    • تحت الارض
        
    • تحت أرضية
        
    • السراديب
        
    • المياه الجوفية
        
    • تحت سطح
        
    • باطن الأرض
        
    • الأرض الجوفاء
        
    • المكان تحت
        
    • تحت أرض
        
    • سيعبرون
        
    yer altı olsa bile burada benim misafirin olduğun için memnunum. Open Subtitles أنا مسرور أنك ضيفي هنا بالرغم من أن ذلك تحت الأرض
    Bu yaklaşık beş yıldır sürüp giden bir tür yer altı oluşumu. Open Subtitles انها فقط كانت تحت ظاهرة تحت الأرض منذ خمس سنوات وحتي الان
    Sonrasında hatırladığım tek şey bir yer altı hücresinde uyandığım. Open Subtitles الشيء التالي الذي أعرفه أني إستيقظت في زنزانة تحت الأرض
    Neyse ki, füze vinç tarafından yer altı ambarına yüklenirken bu görüntüleri alabildik. Open Subtitles فى مركز قذف يونجيرى نحن محظوظون لالتقاط هذه الصور عندما كانت الرافعة تحمل القذيفة الى مستودعها تحت الارض
    Bir zamanlar Avrupa'da, antik insanlar da bu yer altı dünyalarına girdiler. TED منذ فترة طويلة في أوروبا، دخلت الشعوب القديمة أيضا هذه العوالم الموجودة تحت الأرض.
    Benim için uzun sürmeyebilir. - yer altı ordusundaymışsınız? Open Subtitles كنت فى الجيش الذى تحت الأرض لقد كنت ف المقاومه
    Bu, izcilerinin rapor ettiği yer altı geçidi olmalı. Open Subtitles يجب أن يكون هذا الذي ذكره كشافتك ممر تحت الأرض
    Dış Dünya ordularının generali... ve yer altı alemi Shokan'ın prensi. Open Subtitles جنرال جيوش آوت وارلد و أمير مملكة شوكان تحت الأرض
    Babacığın o uzaklardaki yer altı sahillerinde dolaşacak. Open Subtitles والدكِ والدكِ سَيَتمشّى في ذلك الشاطئ تحت الأرض
    Bir yer altı bölmesi vardır pazarı saf dışı bırakmak ve fiyatı yüksek tutabilmek için ... tümünü aldıkları taşları burada saklarlar. Open Subtitles هناك سرداب تحت الأرض حيث يحتفظون بكل الماس الذي اشتروه كي يحتكرون السوق وبهذا يبقى السعر مرتفعا
    Kara Bakire mezhebi, keçi maskeli canavar olayı arkadaşları korkutmak için kullandıkları bir yer altı hayalet hikayesi. Open Subtitles عبادة العذراء السوداء المسخ ذو القناع من جلد الماعز إنه مجرد بيت مسكون تحت الأرض بهدف إخافتنا سريعاً
    Hayvanlarınızı içeri alın, fazladan su depolayın ve mümkünse yaklaşık bir buçuk metrelik yer altı sığınaklarında saklanın. Open Subtitles ننصح الناس أن يبقوا بالداخل إلى أن نخبرهم و يخزنوا المياه الطبيعية بقدر الإمكان و يحاولوا أن يجدوا ملجأ تحت الأرض
    Taşlardan yayılıyorlar, yani kaynağı yer altı olabilir. Open Subtitles إنها تنتشر خلال الأحجار لذا قد يكون مصدرها تحت الأرض
    Evet, düşmanlarım tarafından bir yer altı sığınağında işkence görme ihtimalime karşı. Open Subtitles أجل، في حالة إن تم تعذيني من قِبَل أعدائي في قبو سري تحت الأرض
    Bu tip yasa dışı yer altı kullanımlarına Üçüncü Dünya ülkelerinde yıllardır yaygın olarak başvurulur. Open Subtitles هذا التصريف تحت الارض غير قانوني يتم ممارسته منذ سنوات في العالم الثالث
    Sihirbaz kurbanlarını eğri büğrü bir kütüğün oradaki bir yer altı mağarasında tutuyormuş falan. Open Subtitles و عن بعض الجذوع الملتوية القديمة في حفرة تحت الارض حيث احتفظ الرجل السحري بضحاياه في أقفاص عملاقة
    13 Haziran'dan sonra kardeşin evrim geçirenler için bir yer altı tüneli yapımına başladı. Open Subtitles بعد أحداث 13 يونيو، بدأ أخوك سكّة حديديّة تحت أرضية للبشر المتطوّرين
    Askerleri barındırdıkları yeri bulmak için yer altı geçitlerini kullanırız. Open Subtitles سنستخدم السراديب لنكتشف أين يُؤوون جنودهم
    Çoğu toprakta kalır ve yağmur yağdığında bu kimyasallar yer altı suyuna karışır. TED الكثير منها يبقى في التربة، وعندما تمطر، تذهب هذه الكيماويات إلى المياه الجوفية.
    Peki, bildiğimiz kadarıyla yer altı yaşamı yapmanın iki yolu vardır. TED حسنًا، بعيدًا جدًا عمّا نعلم، هنالك طريقتان للحياة تحت سطح الأرض.
    Bu derin yer altı mikropları bir problem olacak mı çünkü aslında orada bir şey tutmak için çok yavaşlar? TED هل ستشكّل هذه الميكروبات السحيقة في باطن الأرض مشكلةً بسبب بطئها الشديد لكي نستطيع حقًا حفْظ أي شيء بالأسفل؟
    "Oyuk yer altı" makalesini yazdığımda komitedeki herkes gülmüştü bana. Open Subtitles عندما كتبت بحثي الأول (الأرض الجوفاء) كل اللجنة ضحكت علي
    Senin tutuk altına alındığın yer altı barının yanındaki köprünün altındaki yer işte. Open Subtitles هل تعلمين، ذلك المكان تحت الجسر قرب حانة حيث حصلت على قيد الاعتقال
    Yalnızca yer altı. Open Subtitles هناك واحد تحت أرض
    Tamam, sanal görüntü "sermayesi bilgi ve ruhu dürüst olan yer altı dünyasına girecek" dedi. Open Subtitles قال الطيف إن أولئك فقط ذوي الثراء بالمعرفة والروح الحقيقية سيعبرون

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد