- Ne? Kuşun kanatlanıyor ama ötmüyor Spermim Yere düştü ve ayağa kalkamıyor. | Open Subtitles | لا يستطيع رفع الشراع الرئيسي لقد سقط ولا يستطيع النهوض |
Altı ay önce Yere düştü ve kafatasını çatlattı. | Open Subtitles | منذ ستّة أشهر وقع له حادثٌ بمطبخه، لقد سقط بقوّة و تشققت جمجمته |
Daha sonra çocuğu kafasından vurdular ve çocuk Yere düştü. | Open Subtitles | واطلقوا عليه النار في رأسه وسقط على الارض |
Demek onu vurduktan sonra dönüp öyle Yere düştü. | Open Subtitles | استدار بعد أن أطلقت النار عليه ثم سقط أرضاً |
Şimdi burada tüyler, hava direncinden dolayı bovling topundan daha yavaş Yere düştü. | Open Subtitles | الآن، في هذه الحالة، الريشة سقطت على الأرض بمعدل أبطأ من كرة البولينج بسبب مقاومة الهواء. |
Scott üç kurşun yarası alıp Yere düştü ve kanamaya başladı. | Open Subtitles | إذاَ " سكوت " تلقى ثلاث ضربات جذعية فسقط على الأرض ينزف |
Bardak kendi kendine hareket etti. Ve Yere düştü. | Open Subtitles | الكأس كان يتحرّك لوحده لذا فقد سقط على الأرض |
Adam Yere düştü, hepsi bu. | Open Subtitles | لقد سقط الرجل، هذا كل ما بالأمر. |
Yere düştü, başının ağrıdığını söyledi. | Open Subtitles | لقد سقط أرضا، . وقال بأن رأسه يؤلمه |
Anne, babam Yere düştü. Anne. | Open Subtitles | أمي، لقد سقط أبي للتو |
Yere düştü, değil mi? | Open Subtitles | لقد سقط اليس كذلك ؟ |
Dün bir raf Yere düştü. | Open Subtitles | لقد سقط رف بالامس. |
Telefon elinden Yere düştü. | Open Subtitles | كان راج يتصل برقم السيد راكيش وسقط الهاتف من يده |
Bilmiyorum. Az önce iyiydi, sonra kasılmaya başladı ve Yere düştü. | Open Subtitles | أنا لا أعرف، دقيقة واحدة انه على ما يرام، ثم بدأ متشنجا وسقط أكثر. |
Daha tabancamın kılıfını açamadan ortağım Yere düştü. | Open Subtitles | وقبل أن أفتح الجِرَاب طُعِن وسقط أمامي |
Sonra kendiliğinden bir saat önce Yere düştü. | Open Subtitles | وبعد ذلك سقط أرضاً بنفسه من حوالي ساعة |
Bayılıp Yere düştü çim biçme makinesinin önü kalkıp... çitlere girdi sanki karnı açmış gibi bir gürültü çıkarıyordu. | Open Subtitles | هو فقط , نوعاً ما , مجرد سقط أرضاً و ألة القص إستمرت في العمل و إتجهت ... إلى السياج |
Nikki de onu itti, sonra nasıl oldu anlamadım ama kafasını çarptı ve Yere düştü. | Open Subtitles | نيكي دفعتها بعيدا , و أنا ليس لدي أي فكرة كيف حدث هذا لكنها ضربت برأسها و سقطت على الأرض |
Sonra da yüz üstü olarak Yere düştü ve çenesinde ve elmacık kemiğinde hasara sebep oldu. | Open Subtitles | سقطت على الأرض هابطة على وجهها مسببة الأضرار التي لحقت بالفك و الوجنة |
Ateşe karşılık verdim, adam Yere düştü. | Open Subtitles | بادلته الإطلاق , فسقط ميتا |
Enkaz Yere düştü bazı yerlerde hasar ve birkaç yaralı var fakat bildiğimiz kadarıyla hayat kaybı yok. | Open Subtitles | الحطام سقط على الأرض كان هناك بعض الأضرار وبعض الإصابات ولكن لا توجد أي حالات وفيات على حد علمنا |
Ordaki adam Kanlar içinde Şimdi Yere düştü. insanlar-- | Open Subtitles | هناك رجل مغطى بالدماء سقط للتو, والناس |