ويكيبيديا

    "yolculuğa" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • رحلة
        
    • الرحلة
        
    • جولة
        
    • السفر
        
    • رحله
        
    • لرحلة
        
    • للرحلة
        
    • رحلتنا
        
    • برحلة
        
    • رحلته
        
    • بجولة
        
    • برحله
        
    • للسفر
        
    • الرحلةِ
        
    • الرحله
        
    Bugün, yani 100 yıl sonra, hepinizi, benimle -37 yaşında ve Yale mezunu bir profesörle- müthiş bir yolculuğa davet ediyorum. TED إذن اليوم، بعد 100 سنة، أدعوكم جميعا في رحلة رائعة معي، خريجة جامعة ييل وأستاذة جامعية بالغة من العمر 37 عاما،
    Tek başlarına bir yolculuğa çıkmalarına izin vermemizi öneriyorsunuz yani. Open Subtitles أنت توصى بأن نسمح لهم بالخروج فى رحلة موجهة ذاتياً
    Sonra ailesi bir yolculuğa çıkıyor ve kızı eve kilitliyorlar. Open Subtitles ثم يذهب الوالدان في رحلة ويبقيان الفتاة محبوسة في المنزل
    Sizi de bu heyecan verici, tutkulu, eğlenceli yolculuğa davet ediyorum. TED لقد دعوتكم كي نكون في هذه الرحلة المثيرة، العاطفية والمبهجة معًا
    Bu yolculuğa başladığım zaman annemin beni artık sevmediğini düşünüyordum. Open Subtitles عندما قمت بهذه الرحلة ظننت أن أمي لم تعد تحبني
    Sonrasında tekrar içeriye gidip oturma odasının zeminine üç gram eroin bıraktım ve babayı yedi yılla on yıl arası yolculuğa gönderdim. Open Subtitles لذا عدت للداخل وضعت جرامات من الهيروين على أرضية غرفة المعيشة و أرسلت الأب في جولة للسجن من 7 إلى 9 سنوات
    Önümüzdeki 60 dakikada, zaman ve ırkta bir yolculuğa çıkacağız. Open Subtitles سنأخذ رحلة عبر الزمن و العرق شكراً جزيلاً يا رفاق
    Erkek arkadaşımın 1983'e yetkisiz yasa dışı bir yolculuğa çıkması ve bana haber vermeye zahmet bile etmemiş olması dışında. Open Subtitles حسناً، إلا أن صديقي أقلع برحلة غير مصرح بها. رحلة غير شرعية إلى عام 1983 ولم يكلف نفسه عناء أخباري.
    Bugün yolculuğa çıkacağımız alan zenginliği ve içerdiği harikalıklar hakkında size biraz fikir ve heyecan vermesi için bu özel yerlerin küçük bir örneği. TED سنذهب اليوم في رحلة لنماذج صغيرة من بعض هذه المناطق الخاصة لإعطائكم فكرة عن طعم الغنى والجمال الذي تحويه
    Okuldan mezun oldum, ve en yakın iki arkadaşımla bir yolculuğa çıktım. TED فقد تخرجت من الجامعة وذهبت في رحلة مطولة عبر البلاد مع 2 من اقرب اصدقائي
    Tom Zimmerman: Sizi, Kıdemliler olarak adlandırdığımız varlıkları ziyaret etmek için fantastik bir yolculuğa çıkarmak isteriz. TED توم زيمرمان: نود أن نأخذكم في رحلة مدهشة لزيارة الكائنات التي نسميها الأجداد.
    Ama ilk önce, sizi kısa bir yolculuğa çıkarmak istiyorum. TED ولكن في البداية، أود أخذكم في رحلة صغيرة.
    Birkaç dakika sonra, siz şanslı insanlar muhteşem bir yolculuğa adım... Open Subtitles خلال دقائق قليلة أنتم أيها المحظوظون ستبدأون الرحلة الرائعة عبر التاريخ
    Geçen sene çıkmadığımız o yolculuğa çıkalım işleri yoluna koyalım. Open Subtitles فلنأخذ الرحلة التي لم نأخذها العام الماضي و نحل الأمور
    Ve bu anma gününde benimle bu yolculuğa çıktığınız için sizlere teşekkür ederim. Open Subtitles إذًا في هذا اليوم من التفكير أشكركم على مضيكم في هذه الرحلة معي
    Normal bir yolculuk hikayesinin girişinde, yolculuğa karar verilir gelişmedeyse yolculukta bir felaket olur, hikayenin sonunda yeniden bir araya gelinir. Open Subtitles الفصل الأول سينتهي بقرار الذهاب في الرحلة الفصل الثاني سيكون عن الرحلة و سينتهي بكارثة و الفصل الثالث سيكون عن عودتنا
    Bugün de, sizleri, yaptığım ilk puzzledan bugün ne yaptığıma kadar ufak bir yolculuğa çıkarmaya geldim. TED وأنا هنا اليوم لأعطيكم جولة صغيرة من أول لغز قمت بتصميمه من خلال ما أٌقوم به الأن
    Ve bu benimle alakalı. 1994'te, sırt çantama birkaç parça eşya koyup, üniversite kariyerimin ortasında bir yıl sürecek bir yolculuğa çıktım. TED والذي له علاقة بي. ﻷنه في 1994، حزمت بعض الأشياء في حقيبة الظهر وأتجهت لمدة سنة من السفر أثناء مسيرتي الجامعية.
    Kara bir kedi önünüzden geçti. yolculuğa kara kediyle başlarsanız Open Subtitles قطه سوداء ظهرت فى دربك لا يمكنك بدأ رحله عندما ترى قطه سوداء
    Fakat neden bir yolculuğa çıkar gibi hazırlık yapıp bir bebeği terk edesin ki? Open Subtitles ولكن لماذا يحزمون كل أمتعتهم وكأنهم ذاهبون لرحلة ثم يتخلون عن الطفلة ؟
    yolculuğa hazır mısın? Babam gidip yeni bir balıkçı çizmesi aldı da. Open Subtitles هل انت جاهزة للرحلة, ابي اشترى عدة جديدة للصيد
    Jeff 1980'de liseden mezun olduğum zaman Avrupa'ya çıktığım yolculuğa rehberlik etmişti. TED ان جيف هو من قاد رحلتنا الى اوروبا عندما تخرجنا من المدرسة الثانوية في بداية الثمانينات
    I., çok uzun şimdilik bu deli sihirli yolculuğa olmuştur .. Open Subtitles لقد كنت برحلة السحر .. المجنونة لوقت طويل الآن ، أنا
    Her biri bu yolculuğa bir gönül yarasından çıkıyor. Open Subtitles كل من ينطلق في رحلته كشخص مخلص يذرف الدمع من أجل طلب المساعدة
    Kırsalda mükemmel, masum bir yolculuğa çıkıyorum sevdiğim çocuklarımla. Open Subtitles أقوم بجولة مع أولادى الذين أحبهم , أليس صحيحا
    Beyler, Kung Fu Adası'na yolculuğa çıkıyoruz. Open Subtitles ايها الرفاق سنقوم برحله الى جزيرة الكونغ فو
    Nihayet, herkes yolculuğa hazır fakat çok geç kalmış olabilirler. Open Subtitles أخيراً يبدو الجميع مستعدا للسفر و لكن ربما قد يكون الوقت قد فات
    Eğer şimdi son yolculuğa hazırsak... PERDELER Open Subtitles إذن، لو نحن مستعدّون لبَدْء الرحلةِ النهائيةِ
    Bir tane daha var. Yarın Chicago'ya varıyoruz... ve ben bu yolculuğa bazı işler yapmak için katıldım. Open Subtitles سنصل الى شيكاجو باكر , وقد اتيت الى هذه الرحله لانجز بعض الاعمال

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد