Büyüfiks, rahatsız ettiğim için bağışla. Bir ziyaretçin var | Open Subtitles | بانوراميكس ، اعذرني للإزعاج لكنّك عندك زائر |
Girişteki bayan ziyaretçin olduğuna bile inanamadı. | Open Subtitles | السيده على المنضده الاماميه لم تصدق ان لديك زائر |
Girişteki bayan ziyaretçin olduğuna bile inanamadı. | Open Subtitles | السيدة في المنضدةِ الأماميةِ لا تَستطيعُ أَنْ تصدق بأنّه كَانَ لديك زائر |
Müdüriyette odana telefon edildiğine ya da ziyaretçin olduğuna dair bir kayıt yok. | Open Subtitles | المدير ليس لديه أي تسجيلات لمكالمات هاتفية من هذه الغرفة. بلا زوار. |
Ziyaretçi saatimiz yok ama onu ziyaret eden hiç olmadı. Ebbe, bir ziyaretçin var. | Open Subtitles | ليس لدينا أوقات للزيارة, ولكن لا أحد يزوره اببي, لديك زائرة |
Chuck, madem benimle konuşmayacaksın bir ziyaretçin var. | Open Subtitles | تشاك إذا كنت لا تريد التحدث معي فأنت لديك زائر |
Bu da demektir ki her başın ağrıdığında ya da ziyaretçin geldiğinde gidemezsin. | Open Subtitles | وهذا يعني من انك لا تستطيعين الذهاب عندما يأتيك زائر او صداع |
Kusura bakmayın bölüyorum ama ziyaretçin var patron. | Open Subtitles | آسف على المقاطعة لكن لديك زائر يا زعيم،السيد إيليا |
Ve herhangi bir ziyaretçi böyle bir not hakkında konuşabileceğinden, hiç ziyaretçin olmadığını varsaymalıyım. | Open Subtitles | ومن المتوقع أن يسأل أي زائر عن مذكرة كهذة أفترض أن ليس لديكِ أي زوار |
Bir ziyaretçin geldi, randevusuna gitmediğin bir matematikçi. | Open Subtitles | في الاكاديمية كان لديك زائر, رجل رياضيات |
ziyaretçin var. Onlara zorluk çıkarma. | Open Subtitles | لديك زائر هنا لا تسبب لهم المتاعب |
Şey, hastasın koridorda 20 kişi bekliyor ve sadece bir tane ziyaretçin var. | Open Subtitles | حسناً... أنتِ مريضة لديكِ 20 شخص بالردهة وعندك فقط زائر واحد |
Sürpriz bir ziyaretçin var ve sana şok terapisi uygulamak üzere. | Open Subtitles | ، لديك زائر مفاجيء ! وهي على وشك أن تعطيك صدمة علاجية |
Yarıtanrı, bir ziyaretçin var. | Open Subtitles | حسناً، يا نصف الإله، لديك زائر |
Özel bir ziyaretçin var. Eski hastanenin başhekimiymiş. | Open Subtitles | لديك زائر هام عميد الطب من مشفاك القديم |
Resepsiyonda bir ziyaretçin var. | Open Subtitles | اميليا لديكِ زائر في مكتب الأستقبال |
Lobide bir ziyaretçin var. | Open Subtitles | لديك زائر في الاسفل عند الردهة |
Pardon Lana. ziyaretçin var. | Open Subtitles | آسفة لانا ثمة زائرة تريد رؤيتك |
Mary. ziyaretçin var. Acele et üzerini değiştir. | Open Subtitles | ماري، عندكِ ضيف أسرعي وارتدي ملابسك |
- ziyaretçin olduğunu söylemeye geldim. | Open Subtitles | أتيت لأخبرك أنك على وشك تلقي زيارة |
Gel buraya. Jerry Lee, ziyaretçin var. | Open Subtitles | وحتى في 'م. جيري لي، كنت حصلت على الزوار. |
Ne haltsa. ziyaretçin var. | Open Subtitles | مَهما يَكُن، لديكَ زائِر |