ويكيبيديا

    "zorunda kalacaksın" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • سيكون عليك
        
    • سيتوجب عليك
        
    • ستضطرين
        
    • ستضطر
        
    • سيتحتّم عليك
        
    • سيتعيّن عليك
        
    • سيتوجب عليكِ
        
    • سيتحتم عليك
        
    • ستضطرّ
        
    • ستعمل أن
        
    • سيتوجّب عليك
        
    • سَيكونُ عِنْدَكَ
        
    • سيكون لديك
        
    • سوف تضطرين
        
    • فسيكون عليك
        
    Doğrusu, yeni kartvizit bastırmak zorunda kalacaksın ve bunun bir bedeli var. Open Subtitles في الحقيقة ، سيكون عليك أن تطبع كروت العمل الجديدة علي حسابك
    - Er ya da geç, istemesen de yapmak zorunda kalacaksın. Open Subtitles سيتوجب عليك فعل شيئاً لهم . أنت لا تُريد أن تفعله
    Evet, şey, Bir zaman onlarla görüşmek zorunda kalacaksın. Open Subtitles نعم ، حسنا ، ستضطرين للتعامل معهم احيانا
    İkimizden birini seç demiyorum ama bir noktada aramızda seçim yapmak zorunda kalacaksın. Open Subtitles وانا لا أقول أنه يجب أن تختار أحدنا ولكن أحياناً ستضطر لاختيار أحدنا
    İlk olarak, sonunda şu işine gitmek zorunda kalacaksın. Open Subtitles أحد الأسباب أنّي موقنة أنّه سيتحتّم عليك بالنهاية الذهاب لعملك...
    Ama bir noktada ona gerçeği söylemek zorunda kalacaksın. Open Subtitles لكن سيتعيّن عليك إخبارها الحقيقة في مرحلة ما.
    Bilirsin, sonunda o kadar zengin olacaksın ki, ...muhtemelen kendin cumhuriyetçi olmak zorunda kalacaksın. Open Subtitles , كما تعلمين , سينتهي بكِ الأمر ثرية للغاية مما سيتوجب عليكِ أن تكوني جمهورية
    Bree, eğer o kadının ayaklarına dokunursam, bana ötenazi yapmak zorunda kalacaksın. Open Subtitles بري ان لمست قدمي تلك الامرأة سيكون عليك ان تقتليني قتلا رحيما
    O şeyi asarsan, onu bir silahla savunmak zorunda kalacaksın ve sen silah kullanacak tipten biri değilsin. Open Subtitles اذا وضعت هذا الشيء بالخارج، سيكون عليك الدفاع عنها بمسدس، ..وانت ليس هذا النوع بالضبط
    Önümüzdeki günlerden birinde, sırtından atmak zorunda kalacaksın. Open Subtitles فى احد هذه الايام , سيكون عليك ان تتتجاهله
    Senin için ne kadar zor olsa da oluruna bırakmak zorunda kalacaksın. Open Subtitles بالرغم من صعوبة الأمر عليك سيتوجب عليك أن تتخطاه
    Buraya gelip bir bak. Ödemek zorunda kalacaksın. Open Subtitles تعال إلى هنا و ألق نظرة سيتوجب عليك الدفع
    Hareketlerimi izleyerek ve beni bu hale getirenin sen olduğunu bilerek yaşamak zorunda kalacaksın. Open Subtitles سيتوجب عليك الحياة مع أفعالى وتعلم أنك من جعلنى هكذا
    Neticede bununla ilgilenmek zorunda kalacaksın. Yok sayamazsın. Open Subtitles ستضطرين لاستخدامه في النهاية فلا يمكنك تجاهله
    Neticede bununla ilgilenmek zorunda kalacaksın. Yok sayamazsın. Open Subtitles ستضطرين لاستخدامه في النهاية فلا يمكنك تجاهله
    Dinle Hervé er ya da geç birisiyle konuşmak zorunda kalacaksın. Open Subtitles اسمع,هيرفيه عاجلا أم أجلا,ستضطر للتحدث مع شخص ما
    Biliyor musun, günün birinde ailenden birilerine bizden bahsetmek zorunda kalacaksın. Open Subtitles أتدري, يوما ما, ستضطر لإطلاع أحد من عائلتك عنا.
    Beni gebertmek zorunda kalacaksın, Morgan! sson daedalus Open Subtitles سيتحتّم عليك قتلي يا (مورغان)! ( شوتايم )) تقدّم ( ديكستر )) الموسم الثاني
    Sırada ne olduğunu görmek için burada tek başına beklemek zorunda kalacaksın. Open Subtitles سيتعيّن عليك الإنتظار هنا وحيداً حتى الحدث التالي.
    Çünkü biz evlenip çocuk sahibi olursak sen de torun sahibi olacaksın. O zaman beni sevmek zorunda kalacaksın. Open Subtitles كلا ، لأنه إن تزوجنا وحظينا لأطفال فسيكونوا أحفادكِ ، لذا سيتوجب عليكِ حبي
    Yani, burası iki yatak odalı olduğu için yerinden vazgeçmek zorunda kalacaksın. Open Subtitles سيتحتم عليك التخلي عن شقتك، لأن ثمة غرفتي نوم هنا
    İçindeki zayıflıkla hayatını paylaşmak zorunda kalacaksın. Open Subtitles ستضطرّ لمشاركة حياتك مع الضعف الذي بداخلك
    Bir gün, ona gerçeği söylemek zorunda kalacaksın. Open Subtitles يوم واحد، كنت قد ستعمل أن أقول لها الحقيقة.
    Bir gün, bu kararı vermek zorunda kalacaksın. Open Subtitles سيتوجّب عليك يوماً ما أن تقوم بهذا الخيار.
    Peki, bir yolunu bulabilmem için bunu bana hatırlatmak zorunda kalacaksın. Open Subtitles حَسناً، أنت سَيكونُ عِنْدَكَ للتَذكير ني للتَقَدُّم إلى ذلك يوماً ما.
    Ama geçit yok oldu, eve gitmek için başka bir yol bulmak zorunda kalacaksın. Open Subtitles ولكن مع البوابة دمرت، سيكون لديك لإيجاد طريقة أخرى المنزل.
    Bir noktada veteriner hekim olarak bunu yapmak zorunda kalacaksın. Open Subtitles بصفتكِ طبيبة بيطرية، سوف تضطرين لإجراء هذه العملية يوماً ما.
    Eline yüzüne bulaştırırsa akciğerinin yarısını almak zorunda kalacaksın. Open Subtitles إذا أفسدت هذا الأمر، فسيكون عليك إخراج نصف رئته.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد