"أتصل" - Translation from Arabic to Turkish

    • arıyorum
        
    • aradı
        
    • arayıp
        
    • ararım
        
    • arayacağım
        
    • aramam
        
    • aramamı
        
    • aradım
        
    • arayayım
        
    • aramıştım
        
    • aramak
        
    • haber
        
    • telefon
        
    • arayın
        
    • aramalıyım
        
    - Tekneyi arıyorum. - Başka bir yere gitmek istiyorum. Open Subtitles أحاول أن أتصل بالمركب أريد أن أذهب إلى مكان آخر
    Sonra beni aradı, tabii ki ben de telesekretere yönlendirdim. Open Subtitles إذن، فقد أتصل بي وقد تركت البريد الصوتي يجيب بالطبع
    Bilim Dergisini arayıp kapağı senin için bekletmelerini söyleyeyim mi? Open Subtitles هل أتصل بمجلة العلوم و أخبرهم أن يحجزوا الغلاف الرئيسي؟
    Siz dönmeden herhangi bir şey bulursam, sizi buradan ararım. Open Subtitles لو حدث أى شيء جديد قبل عودتك سوف أتصل بك
    Malcolm'u arayacağım. Her şeyi düzeltmemize yardım edecektir. Hiç tasalanma. Open Subtitles سوف أتصل بمالكولم، وهو سيساعدنا باصلاح كل شي، لا تقلقي
    Bir kızı aramam gerekti. Sanırım 14 yaşındaydı. Fakat kız telefona gelemedi. Open Subtitles كان و لابدّ أن أتصل بتلك البنت اعتقد كانت بسن الرابعة عشر
    - Warren. Angela lobiden aramamı istedi ama ben sizinle karşılaşıp tanışmak istedim. Open Subtitles ‫الأستقبال قال لي أن أتصل لكنني رفضت ‫وأردت القدوم هنا لمقابلتك وجهاً لوجه
    O akşam onun ofisini aradım ve bana işten çıkalı çok olduğunu söylediler. Open Subtitles حاولت أن أتصل بمكتبها في تلك الليلة وقالوا أنها غادرت العمل منذ فترة
    Eşimi telefonla arayayım dedim, saat gecenin 3'ü falandı. Evde yokmuş. Open Subtitles ثم أتصل بها في الـ 3 صباحاً, لكنها ليست في المنزل
    Mmm hayır ... sen beni aramışsın Ben de o yüzden arıyorum. Open Subtitles كلا , بل أنت من فعل أولا و ها أنا أتصل بك
    Yardımcım haklı. Askeri arıyorum, biz de buradan ayrılıyoruz. Ateş etme! Open Subtitles إن العريف على حق، سوف أتصل بالجيش و سنغادر ذلك المكان
    Komiser, gazetenin yerel haberler servisini yarım saatte bir arıyorum polis ne yapıyor diye. Open Subtitles حضرة الملازم أنا أتصل بمجلس المدينة كل نصف ساعة لأعرف ما يفعله كل شخص
    Planları iptal etmek için aradı ama fikrinin değiştiğini umuyordum. Open Subtitles لقد أتصل ليلغي موعدنا، لكن كنت آمُل أن يغير رأيه
    Ne öneriyorsun, onu arayıp... öğlen yemeğine mi davet edeyim? Open Subtitles , ما الذي تقترح فعله أتصل بها و أدعوها للغداء؟
    Dinle ya bana paramı hemen ödersin ya da polisi ararım. Open Subtitles اسمع ، إما أن تدفعي لي المال المطلوب أو أتصل بالشرطة
    Onu tekrar arayacağım ve... beni tekrar kabul edene kadar aramayı sürdüreceğim. Open Subtitles سأتصل بها و أظل أتصل بها إلى أن تقبل بي من جديد
    Aslında, bildiğin çıkma değil, ama onu aramam gerektiğini söyledi. Open Subtitles حسناً ليس موعد بالضبط لكنها طلبت مني أن أتصل بها
    Joe seni aramamı istemedi de. Eee söyle bakalım ne yapıyorsun? Open Subtitles جو , أخبرني بأن لا أتصل بك إذا , ماذا تفعل؟
    Bak, seninle ayrıIdığımı söylemek için aradım çünkü bir başkasını buldum. Open Subtitles انظري, أنا أتصل لأخبرك بأني قابلت شخصاً آخر لذا أنا سأهجرك
    - En azından işin köküne inene kadar. - Oteli arayayım mı madam? Open Subtitles حتى نستطيع أن نحصل على الحقيقة الكاملة هل أتصل بالفندق يا سيدتى ؟
    Babamın iyileştiğini ve doktorların onun iyi olacağını söylediğini haber vermek için aramıştım. Open Subtitles كنت أتصل فقط لأقول له أن أبي يتعافى والطبيب قال أنه سيكون بخير
    Ben de seni aramak üzereydim. Oturma odası duvarın için özür dilerim. Open Subtitles كنت على وشك أن أتصل بك، أنا آسف على جدار غرفة الجلوس
    Kendini kötü hissedersen haber ver. Hemen Doktor Kang'ı çağıralım. Open Subtitles أتصل بي و ساطلب من الطبيبة كانج ان تاتي فورا
    istasyon sefine telefon et. Ravi oraya varana kadar Treni ertelesinler. Open Subtitles أتصل بمدير المحطة و اطلب منه تأخير القطار لحين وصول رافي
    Bak, bir tane daha var. "Lütfen yemek için Bayan Dorn'u arayın. Open Subtitles أنظرى دعوى أخرى من فضلك أتصل بالسيدة دورن , بخصوص العشاء معنا
    Karımı aramalıyım. Hastaneye gitmeliyim! Open Subtitles عليّ أن أتصل بزوجتي عليّ الذهاب للمستشفى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more