- Senin için söylüyorum. - Bir şey yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | ـ أنا أحاول أساعدك ـ أنا أحاول القيام بشيء ما |
Ben büyük bir şey yapmaya çalışıyorum. Anlıyor musun? | Open Subtitles | أنت تعرف أني أحاول القيام بعملية كبيرة هنا |
Bak, müfettiş, ben sadece işimi yapmaya çalışıyorum, tamam mı? | Open Subtitles | اسمع، أيمها المفتش، لقد كنت أحاول القيام بعملي، حسناً؟ |
Ben sadece işimi yapmaya çalışıyordum, sonra olan oldu. | Open Subtitles | أنا فقط كنت أحاول القيام بعملي وتلك الأشياء حدثت |
Şu anda menajerinim. Doğru olanı yapıyorum. | Open Subtitles | أنا مدير أعمالك الآن أحاول القيام بالصواب |
Doğru şeyi yapmaya çalıştığımı biliyorsunuz. Bunların ardımızda bırakıp aileyi tekrar toparlamaya yardım edin. | Open Subtitles | أنا أحاول القيام بالأمر الصائب هنا بمحاولة لم شمل العائلة |
Ben yazar değilim ama resim yaparken bunu yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا لست كاتبة لكن هذا ما أحاول القيام به عندما أرسم |
- yapmaya çalışıyorum zaten. | Open Subtitles | أنا أحتاجك بأن تقومي بذلك أنا أحاول القيام بهذا |
Doğru olanı yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | حسناً، إنى أحاول القيام بالشىء الأمثل هنا |
Doğru olan şeyi yapmaya çalışıyorum çünkü bugün seninle birlikte dönüştüğüm adam tam da bu. | Open Subtitles | أنا أحاول القيام بالأشياء الصحيحة لأنني الرجل الذي تغير بجانبكِ |
Bak, ben sadece burada doğru olan şeyi yapmaya çalışıyorum ve neye bulaştığını bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | أحاول القيام بالشيء الصحيح هنا واريدكِ فقط ان تعرفي ما تقحمين نفسكِ فيه |
Bu kadın için hiçbir şey hissetmiyorum ve bu akşam doğru şeyi yapmaya çalışıyorum çünkü şu an yalnız başına ve bebek benim yüzümden oldu. | Open Subtitles | إقترفت خطئاً واحداً لا أشعر بأي شيئ تجاه هذه المرأة وأنـا أحاول القيام بالشيئ الأصح هذه الليلة |
Beni korkutan daha fazla şey yapmaya çalışıyorum ve buraya gelmek de onlardan biriydi. | Open Subtitles | كنت أحاول القيام بأمور تخيفني اكثر و القدوم إلى هنا كان بالتأكيد أحدها |
Burada profesyonel bir anlaşma yapmaya çalışıyorum sen biraz dangalakça konuşmuyor musun? | Open Subtitles | أحاول القيام بمفاوضة محترفين هنا وأنت تحاول أن تتحدث بهذه الطريقة |
Yazık olmuş dedik ya. Şimdi çekilin. Atış yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | قلنا للتو أنّه أمر محزن، والآن تحرك، أنا أحاول القيام بتسديدة هنا. |
Hayatımda ilk defa doğru olanı yapmaya çalışıyorum! | Open Subtitles | للمرة الأولي بحياتي أحاول القيام بالشيء الصحيح |
Yeni bir hayata başlamamı istemiştin şu anda ben onu yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | حسنا، أردت لي أن أبدأ حياة جديدة، وهذا هو بالضبط ما أحاول القيام به. |
Ama işe alındığın şeyi yapmaya çalışıyorum, tamam mı? | Open Subtitles | لكن أنا أحاول القيام بالعمل الذي تم تعييني للقيام به ، حسناً؟ |
Senin için eğlenceli bir şeyler yapmaya çalışıyordum ve bu benim için gerçekten kötüye gidiyor. | Open Subtitles | وقد كنتُ فقط أحاول القيام بشيء ممتع لأجلكِ، وهذا سيسير بنحو سيئ للغاية لي. |
Zarif bir çıkış yapmaya çalışıyordum ama görünüşe göre sinirden yüzü kızaran hokey babası bebeği köşede tutmayı ve kapılarını kilitli tutmayı seviyor. | Open Subtitles | [ صوت بوابة ] حسناً , أتعلم , كنت أحاول القيام بخروج شاكر ولكن يبدو , صاحب الوجه الأحمر , والد الهوكي |
Sus şimdi... Şurada işlem yapıyorum. | Open Subtitles | صهٍ، إنّي أحاول القيام ببعض الإحصاء، حسنٌ. |
Yıllardır bunu yapmaya çalıştığımı biliyorsun. | Open Subtitles | تعلم أنّني قد كنت أحاول القيام بذلك لسنوات. |
Ben senin işini yapmaya çalışmıyorum değil mi? | Open Subtitles | أنا لا أحاول القيام بعملك, أليس كذلك؟ |
İyi biriydi. Burada yapmaya çalıştığım şeyin büyük bir destekçisiydi. | Open Subtitles | كان رجلاً صالحاً مؤيّد كبير لما أحاول القيام به هنا |