Doğru olanı yapmaya çalışıyorum ama bunların hiçbiri bana doğru gelmiyor. | Open Subtitles | أحاول فعل الشيئ الصحيح لكن لا أحد منها يبدو صالحا لي |
Mesele şu ki ben doğru olanı yapmaya çalışıyorum. Adaletten bahsediyorum. | Open Subtitles | القصد هنا أنى أحاول فعل الصواب أنا أتحدث عن العدالة |
Senin yapman gereken herşeyi yapmaya çalışıyorum ve şimdiye kadar iyi gidiyor. | Open Subtitles | ،أنا أحاول فعل كل شيء قد تفعله . و حتى الآن، تسير الأمر على نحو جيد |
Ama kabul et. Hiç değilse ben bir şey yapmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | عليك أن تعترفي على الأقل بأني كنت أحاول فعل شئ |
Bir süredir yapmaya çalıştığım şey de bu. | Open Subtitles | حسناً , كنت أحاول فعل ذلك بالضبط منذ بعض الوقت |
Şimdi, ister cesaret, ister ahmaklık de bir çok insanın yapmadığı şeyi yapmaya çalışıyorum o anı tekrar yakalamayı. | Open Subtitles | الآن, عبر الشجاعة أو عبر الغباء, انا فقط أحاول فعل ما الذي لا يفعله أغلب الناس. إعادة أحياء تلك الفرصة. |
Onun için en iyi olanı yapmaya çalışıyorum. Niye göremiyor bunu? | Open Subtitles | أحاول فعل ما بوسعي لمصلحتها لم لا تري هذا؟ |
Dediğin şeyi yapmaya çalışıyorum, ama işe yaramıyor. | Open Subtitles | حسنا، كنت أحاول فعل ما طلبت لكنّه لا ينفع. |
Daha doğrusu kendim için bir şeyler yapmaya çalışıyorum. Hayatımda ilk defa. | Open Subtitles | أو بالأحرى لأول مرة في حياتي أحاول فعل شيء من أجلي |
Tekrar yatırım yapıyorum. İyi bir şeyler yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | و أقوم بإعادة إستثمارها و أحاول فعل شيئاً جيداً بها. |
Geri kalan her şeyi de kaybetmemek için, bir şeyler yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول فعل شيء لكي لا أخسر كل شيء,أيضاً |
Şimdi kendi başıma ilk defa bir şey yapmaya çalışıyorum ama kendime güvenemiyorum. | Open Subtitles | بالواقع أنا أحاول فعل شيء بمفردي لكن لست واثق بمقدرتي |
Bahsettiğim şey de bu. Burada kendime düşen payı yapmaya çalışıyorum, tamam mı? | Open Subtitles | هذا ما أتحدث عنه أحاول فعل دورى هنا, حسناً؟ |
Özür dilerim, iki işi bir arada yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | آسف، إني أحاول فعل شيئين في آن واحد. ماذا؟ |
Sonunda meclisim için düzgün bir şey onurlu bir şey yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | انا اخيراً أحاول فعل شيء صائب شيء يفيد الطائفة |
Haklısın. Sanırım onu yapmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | أنتِ مُحقه، أعتقد أنّي كنتُ أحاول فعل ذلك |
Benden, bizden daha önemli bir şey yapmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | كنـُـت أحاول فعل شيء ما شيء أكبر مني وحتي أكبر منا |
Futbol kariyerimi doğru olanı yapmaya çalıştığım için kaybettim. | Open Subtitles | لقد فقدت مكانتي كلاعب لأني كنت أحاول فعل الصواب |
Gerçekten bak, ne zaman eğlenceli ya da heyecanlı birşeyler yapmaya çalışsam, ...sen bunu tam tersine çeviriyorsun. | Open Subtitles | حقاً، كلما أحاول فعل شئ ممتع أو مثير تقتل متعته |
Hiçbir şey yapmaya çalışmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أحاول فعل شيء. صدقاً جين. |
- Marifetli adamsın. - Deniyorum. | Open Subtitles | ـ إنّك تحظى بكثير من المواهب ـ أحاول فعل ذلك |
! En azından Uğraşıyorum! | Open Subtitles | على الأقل أنا أحاول فعل شيء ما |
Senin istediğin herşeyi yapmaya çalıştım ama asla yeteri kadar iyi değildi. | Open Subtitles | أحاول فعل كل ما تريده، لكن يبدو أن ذلك ليس جيداً بما يكفى |
Birşey yapmaya çalışmadım. Bilirsin, daha dün gece tanışmıştık. | Open Subtitles | هي بنت لطيفة أنا لم أحاول فعل أيّ شئ |