"أخلاقي" - Translation from Arabic to Turkish

    • ahlaki
        
    • ahlaksız
        
    • ahlaklı
        
    • ahlaka
        
    • ahlaksızlık
        
    • etik
        
    • manevi
        
    • ahlaksızca
        
    • Ahlâk
        
    • ahlaken
        
    • adice
        
    • Moral
        
    • ahlâkî
        
    • ahlâki
        
    • kabayım
        
    Ve bu daha sonra görülmemiş ve beklenmedik ahlaki bir tartışmaya yol açtı. TED و هذا قد أدى إلى جدال غير مسبوق و غير متوقع جدال أخلاقي.
    Çünkü, aslında insanlarla ilişkiye geçmeyi gerektiren her iş, bir ahlaki görevdir. TED فالحقيقة أن أي عمل يقتضي تعاملاً مع أفراد آخرين هو عملٌ أخلاقي.
    ahlaksız bir tutum değil, iffetimi koruyor diyebilirim. Open Subtitles غير أخلاقي بالكاد, بما أنّه سيبقيني عفيفة.
    Seni buna kim inandırdı bilmem ama ahlaklı menajer diye bir şey yoktur. Open Subtitles أنا لا أَعْرفُ ما قالَ لكن هناك لا مثل هذا الشيءِ كوكيل أخلاقي.
    Tüm satış sürecinin ahlaka aykırı bir konumu vardır. Open Subtitles لا أدري هناك شيء لا أخلاقي حول جزئيّة البيع كلها
    Önemli olan filmimin sonunu değiştirmeleri, bu ahlaksızlık. Open Subtitles المقصد أنه أمر غير أخلاقي أن يلمسوا نهاية فيلمي
    Ve şimdi, tedarik zincirinin bağımsız cumhuriyeti... bizi tatmin edecek şekilde... ...yönetilmemekte olan etik tüketim... ...ve ticaretiyle uğraşabiliriz. TED والآن جمهورية سلسلة التوريد المستقلة هذه لا يتم حكمها بطريقة ترضينا بأن تشارك في تجارة أخلاقية أو استهلاك أخلاقي
    Onunla ilgilenmezseniz, kendinizi, onun hayatını şekillendiren durumları düşünmek için gereken manevi yükümlülüğe sahipmiş gibi görmek zorunda olmazsınız. TED وإذا كنتم لا تهتمون به، لا ينبغي عليكم أن تشعروا بوجود التزام أخلاقي للتفكير حول الظروف التي شكلت حياته.
    Bir astrofizikçi için çok ahlaksızca. Open Subtitles ذلك غير أخلاقي بالنسبة لعالم فيزياء فضائية
    Çocukçaydı. Ne bir bakış açısı, ne de ahlaki içeriği vardı. Open Subtitles لقد كان طفولي ليس به وجهة نظر للحياة او محتوى أخلاقي
    Suratı olan şeyleri yemeyeceğime dair ahlaki bir söz verdim kendi kendime. Open Subtitles أنا للتو أتخذت قرار أخلاقي أن لا أكل أيّ شئ له وجه.
    Elli eyalet içerisinde hapis cezası oranları en yüksek olan eyalet Kaliforniya'dır. Şu anda bizim ahlaki bir durumla yüzleşmemiz lazım. TED ان كاليفورنيا .. هي التي تملك اعلى نسبة من المساجين .. من بين كل الولايات الخمسين الاخرى .. لدينا اليوم تحدٍ أخلاقي ..
    ahlaksız bir emir. Savaş Yasalarına göre, uymak zorunda değilim. Open Subtitles هذا أمر غير أخلاقي يخالف قوانين الحرب أنا لست مضطرا للإلتزام به
    ahlaksız ya da yasadışı bir şey yapmıyoruz. Open Subtitles نحن لا نقوم بعملٍ غير قانوني أو غير أخلاقي
    Saygın ve ahlaklı hissetmeniz gününüzü güzelce geçirmenize yardımcı oluyorsa orası sizin bileceğiniz iş. Open Subtitles وإذا شعرتِ بطريقةٍ ما أنه أخلاقي ومعنوي ويساعدكِ لتقضي يومكِ هذا عملكِ أنتِ
    Yaptığım şeyler sadece yanlış değil, aynı zamanda ahlaka aykırıydı. Open Subtitles ...ما فعلته كان أكثر من مجرّد خاطئ كانَ غير أخلاقي
    Onu, ahlaksızlık yapmayan biri olarak tanıyorum. Open Subtitles في كل مرة كنت أعرفه، فهو لم تفعل أي شيء غير أخلاقي.
    Çok etik. Tabii evli erkeklerin çoğu kimseyle çıkmadıklarını söylerler. Open Subtitles أخلاقي جداً معظم الرجال المتزوجين سيقولون أنهم لا يواعدون أبداً
    Doğamızın içsel yönü ise manevi bir mantığa sahiptir ve bu mantık genelde ters işler. TED الجانب الداخلي من طبيعتنا هو منطق أخلاقي وغالبا منطق عكسي.
    Yasadışı ya da ahlaksızca demedi, hatta yanlış bile demedi. Kısaca imkansız dedi. Open Subtitles فلَم يعتبر الأمر غير قانوني أو غير أخلاقي بل اعتبَرَه مستحيلا فحسب
    Yoksa Ahlâk dışı ya da etiğe uymayan bir şey yapmak istediğimden değil. Open Subtitles أن ما أريده.. ليس, على نحوٍ ما.. غير أخلاقي
    Sanırım insanlar seks ilacımıza ahlaken karşı. Open Subtitles أعتقد أن الناس لديهم اعتراض أخلاقي لدوائنا الجنسي
    Ben sadece adice görünmemeli ve sanki öyle görünüyor. Open Subtitles أنا فقط يجب أن لا نشعر بأنه أمر غير أخلاقي وهو نوعا ما ما زال يبدو كذلك
    Moral desteği istiyorsan seninle gelirim. Open Subtitles إذا هو دعم أخلاقي تَحتاجُ، أنا سَأَذْهبُ مَعك.
    Bu tür bir yaşam mutlu ve aynı zamanda ahlâkî yaşamdır. Open Subtitles هذا لنوع من الحياة سعيد و فى نفس الوقت أخلاقي.. حياة.
    Ama hükümetin ellerinde can vermeni de ahlâki açıdan doğru bulmuyorum. Open Subtitles ولكني أعتقد أيضاً أنَّ إعدامكَ لا يخدم أي عرض أخلاقي
    Ne kadar kabayım. Open Subtitles أين أخلاقي الحسنة؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more