"أعيدها" - Translation from Arabic to Turkish

    • Geri
        
    • iade
        
    • Tekrar
        
    • götürmem
        
    • getirmek
        
    Bu bisikleti al, patlak yeri tamir edip Geri getir, kendininkini alırsın. Open Subtitles خذ هذه الدراجة و اصلح ما فسد ثم أعيدها و خذ دراجتك
    En azından şunu Geri vermeden hadi bir tur atalım. Open Subtitles على الأقل دعينا نأخذ جولة واحدة عليها قبل أن أعيدها
    Anlatamayacağım sebeplerden dolayı bir şekilde o kamerayı Geri götürmeliyim. Open Subtitles ولعدّة أسباب لا يُمكنني ذكرها يجب أن أعيدها بأي طريقة
    ve bu elbisenin içinde nefes alamıyorum ve elbiseyi Geri iade edebilirim, çünkü hala etiketi üzerinde. Open Subtitles ولا يمكنني التنفس في هذه البدلة وربما أعيدها مما يعنني أنني لازلت أتحصل على العلامة المرفقة
    Öğrendikten sonra göreceksin. Şimdi Tekrar çalacağım. Open Subtitles عندما تتعلم سوف ترى وقتها الآن, سوف أعيدها مرة قانية.
    Kendisini adli araç parkına götürmem gerekiyor. Open Subtitles يفترض أن أعيدها لجراج الطب الشرعي للسيارات
    Eun Gi'nin iyiliği için onu asıl konumuna getirmek için yapamayacağım şey yok. Open Subtitles من أجل يون جي، لا يوجد شىء لا يمكنني فعله حتى أعيدها لمكانها الأصلي، لذا..
    - Geri verebilirim ya da senin çocuğun 7 yaşına gelene kadar saklayabilirsin. Open Subtitles حسناً، أما أعيدها أو يُمكنكِ الإحتفاظ بها حتى تحظين بطفل في سن السابعة
    Ben şu an buradayım çünkü bunları sana Geri verebilirim. Open Subtitles ستغير طبيعتك الأساسية وأنا هنا، لأنني أستطيع أن أعيدها لك
    Bu yüzden gazeteyi dokuz aylığına bana ver, Geri vereceğim. TED إذن أعطني الجريدة لمدة تسعة أشهر، وسوف أعيدها لك.
    Çoraplarını, puro izmaritlerini, uzun donlarını ve... şerif rozetini toplayıp kendi odana Geri dönmeni istiyorum. Open Subtitles أريد أن آخذ جواربك و أعقاب سجائرك، و ملابسك الداخلية و شارة المأمور الخاصة بك و أعيدها إلى غرفتك بأسفل بهدوء
    Ama günlüğümü almıştı ve Geri almaya çalıştım. İşte o zaman bana vurdu. Open Subtitles لكنه كان عنده مفكرتى , وأنا حاولت أن أعيدها وذلك عندما ضربنى
    Yarışmayı kazandıktan sonra, bunları Geri verip paramı Geri alacağım. Open Subtitles ثم بعد أن أربح المسابقة، أعيدها كلها وأستعيد مالي.
    Orada tamir edip Tekrar Geri getireceğim. Open Subtitles وسوف أصلحها هناك وسوف أعيدها الى هنا على الفور
    Asla Geri ödemeyeceğim. çünkü bu pisliğin bir parçası olmak istemiyorum. Open Subtitles لن أعيدها أبدا لأنني لا أريد أن أكون جزءاً من هذه القذاره
    Washington'a ilk defa geliyorum. Bunu bizzat Geri getirmem gerektiğini düşündüm. Open Subtitles كانت أول مرة لي أكون فيها في واشنطن لذا فكرت بان أعيدها لكِ شخصياً
    Başlarına bir şey gelmeden iade edilmelerini kendime iş edindim. Open Subtitles لذلك تعهدت على نفسي بأن أعيدها إليه سالمة ..
    Ödünç aldım, yani sonrasında iade edeceğim. Open Subtitles وبكلمة "إستعارة" أعني: بأنّي سوف أعيدها في النهايةِ
    İstersen senin için iade edebilirim siparişi. Open Subtitles أستطيع أن أعيدها من أجلك إذا ما أردتي
    Onunla yatar daha sonra onu Tekrar eski haline döndürür ve günlük işlerim için kullanırım. Open Subtitles و أنام معها ثم أعيدها ثانية و استخدمها في العمل
    Bizimkiler bunun kokusunu almadan onu eve götürmem lazım. Open Subtitles عليّ أن أعيدها للمنزل قبل أنيكتشفوالديّالـأمر.
    Bana ne yaptılar bir bilseydin, içime neler yaptıklarını, o zaman anlardın onu götürmem gerektiğini. Open Subtitles إن كنت تفهم ما فعلوه بي ما فعلوه بداخلي ستعرف لماذا أعيدها
    Onu Geri getirmek istemedi. Mide bulandırıcı. Open Subtitles هي لم تريدني أن أعيدها هنا لكنها مريضه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more