kitle imha silahları yerine daha güçlü birşeyi ortaya çıkarma zamanıdır. | Open Subtitles | بدلا من أسلحة الدمار الشامل, حان الوقت لإطلاق شيء أقوى بكثير. |
Bizim burnumuzdan çok daha güçlü olmasının yanında, bir köpeğin koku alma duygusu hiçbir şekilde görülmeyen şeyleri algılamasını sağlar. | TED | إلى جانب كونه أقوى بكثير من أنوفنا، يمكن للكلب شم أشياء لم يراها على الإطلاق |
Uyum sağlıyorlar. Sonuçta tek bir çözüm noktasına geliyor çok daha güçlü düşmanla savaşmak için. | TED | و على ما يبدو هناك حل وحيد لقتال عدو أقوى بكثير |
Ve bu akıllarında çok güçlü bir hayal yaratıyor. Beyaz haptan bile çok daha güçlü. | TED | حسناً في الواقع تلك تكون صورة قوية في أذهانهم, انها أقوى بكثير من القرص الأبيض. |
Size söylemek istediğim son söz, inandığım ve Mısırlıların doğruluğunu ispatladığı bir şey: "İnsanların gücü iktidardakilerin gücünden çok daha kuvvetlidir." | TED | آخر كلمة أقولها لكم هي مقولة أثبت المصريون صحتها قوة الشعب أقوى بكثير من قوة الذين يحكمون الشعب |
Fel'i bana onların önünde ver ki ne kadar güçlendiğimi görsünler. | Open Subtitles | هب لي فل أمامهم والسماح لهم برؤية ... كيف أقوى بكثير وأنا أصبحت. |
İyi yanın kötü yanından çok daha güçlü. | Open Subtitles | إن جانبك الطيّب أقوى بكثير من الجانب السيء |
Ertesi gün, dış dünyadan gelen tepkilerin kendi ülkemizdekinden çok daha güçlü olduğunu anladı. | Open Subtitles | وفى اليوم التالي ،فهم ردّ فعل العالم الخارجي كان أقوى بكثير مما كان عليه في بلادنا |
Eğer zaptedemezsek özgür kaldıklarında daha güçlü olucaklar! | Open Subtitles | إذا كانا بهذه القوة وهما مقيدان فهذا يعني أنهما أقوى بكثير عندما يكونا طليقان |
Sevgisi, onu yaşama döndürdü ve aşkın ölümden daha güçlü olduğunu kanıtladı. | Open Subtitles | حبها له أرجع حياته ثانيةً. وأثبتت أن الحب أقوى بكثير من الموت. |
Hula dansımız sevginin ölümden daha güçlü olduğunu kanıtlayan eski bir arkadaşlık hakkında. | Open Subtitles | مسرحيتنا ستكون عن الصداقات القديمة. وهذا يثبت أن الحب أقوى بكثير من الموت. |
Senin virüsünün daha güçlü olduğunu ispatlamak istedin, bu yüzden bunu masum insanlar üzerinde mi denedin? | Open Subtitles | لقد أردت أن تثيبت أن فيروسك أقوى بكثير لذلك اختبرته على ناس أبرياء؟ |
Hem sizin dünyanız hem de başka dünyalar düşleyebileceğinizden çok daha güçlü bir düşmanın tehdidi altında. | Open Subtitles | ..عالمكم وعوالم أخرى معرّضة لخطر الاجتياح من عدوّ أقوى بكثير ممّا تتصوّرون |
Demir bir plaka ile tekmeler daha güçlü olacak. | Open Subtitles | مع وجود سبيكة حديدية الضربة ستكون أقوى بكثير |
Şimdi, hiç kuşku yok ki uzun menzilin anlamı ilerlemiş yaşam formlarını bulmak için SETI programı gibi, sadece ondan daha güçlü,.. | Open Subtitles | لوسائل الاتصال بعيدة المدى يهدف لاكتشاف أشكال حياة متقدمة من برنامج مراقبة النجوم ولكنه أقوى بكثير |
Parmaklarıyla kelimelerden çok daha.... ....güçlü görünen bir söz işareti yaptı. | Open Subtitles | الوعد المنجز بالأيادي يبدو أنه أقوى بكثير من الكلمات |
Tecrübeden daha güçlü ve istenilesi bir şeye sahipsiniz. | Open Subtitles | لديك شئ مرغوب أكثر و أقوى بكثير من الخبرة |
"Cao ordusu çok daha güçlü ve Liu'ları ortadan kaldırmaya azmetmişler." | Open Subtitles | جيش الكاو أقوى بكثير وقد أسس للقضاء على الليوو |
Fakat, güvenilir yerel kaynaklarımıza göre bu çok daha güçlü bir şey olabilirdi. | Open Subtitles | ومع ذلك، تم أخباري من قبل مصدر محلي يحمل درجة عالية من الثقة أنه ربما يكون شئ أقوى بكثير من ذلك |
Savaş karşıtı kanıtlar savaş yanlısı kanıtlardan daha güçlü olasına rağmen savaş yanlısı kanıtlar dip notlar yüzünden öne çıkıyor. | Open Subtitles | الأمر سخيف قضية ضد الحرب أقوى بكثير عن قضية الحرب وقضية الحرب تنذر الكل بالجحيم |
Cisimlerin çekimsel güçleri Big Bangie yakın zamanlarda çok daha fazlaydı. | TED | سحب الجاذبية للأشياء كان أقوى بكثير قرب الإنفجار الكبير. |
Fel'i bana önlerinde ver ki ne kadar güçlendiğimi görsünler. | Open Subtitles | هب لي فل أمامهم والسماح لهم برؤية ... كيف أقوى بكثير وأنا أصبحت. |