"أملأ" - Translation from Arabic to Turkish

    • doldurmak
        
    • dolduruyorum
        
    • dolduracağım
        
    • doldur
        
    • doldurmam
        
    • doldururum
        
    • doldurayım
        
    • doldurup
        
    • doldurmalıyım
        
    • dolduruyordum
        
    • doldurmaya
        
    • doldurmamı
        
    Boşluğu eşit parçalarla doldurmak istesek, yine hiç aralık kalmadan. Küpler kullanabilirim, değil mi ? TED إذا أردت أن أملأ الفضاء بقطع متساوية بدون أن نترك أي فراغات بينها يمكنني استخدام المكعبات، صحيح ؟
    Çöplükte bulduğum birayı topların içine dolduruyorum. Open Subtitles أملأ الكرات بالبيرة التي أعثر عليها من النفايات، ثم ألقي الكرات،
    Tıraş olacaksan, leğen dolduracağım. Open Subtitles إذا أردت أن تحلق ذقنك سوف أملأ الوعاء مرة آخرى
    Ben patates kızartmasını alırken sen bunu doldur. Open Subtitles املأي هذا بينما أنا سأحضر البطاطس المقلية أملأ هذا ؟
    Köşe ofisteki boşluğu doldurmam an meselesi. Babanın tam yanındaki. Open Subtitles باتت مسألة وقت حتى أملأ فراغ المكتب الجانبي المجاور لأبيك
    Sirkimi istediğim gibi doldururum ya da doldurmam. Open Subtitles سوف أملأ السيرك بطريقتي أو سأجعله خالياً بطريقتي
    Sen bana küçük savaşını anlatırken ben de kadehini doldurayım. Open Subtitles دعني أملأ كوبك بينما تخبرني عن حربك الصغيرة
    Sırt çantasını tuğlayla doldurup Baston Şeker Nehri'ne atmak istiyorum Dora'yı. Open Subtitles و يهمني ان أملأ ظهرها مع الطوب ورميها في حلوى النهر
    Şimdi, izninizle, gidip buzluğumu kanımla doldurmalıyım. Open Subtitles الآن وبعد اذنكما عليّ أن أملأ ثلاجتي بدمي.
    Hayatımı geçici çözümlerle dolduruyordum. TED وبدلا من ذلك، كنت أملأ حياتي بجملة من إصلاحات مؤقتة.
    Ama bir saniyeliğine dışarı çıkmayı isteyebilirsin. Şunu doldurmak üzereyim. Open Subtitles ولكنّك قد ترغبين في الخروج لأنني على وشك أن أملأ هذه
    Haklısın, dolayısıyla seni benzettikten sonra üç nüsha form doldurmak zorunda da değilim. Open Subtitles هذا صحيح, حتى لا يتوجب علي أن أملأ العمل الورقي في ثلاث نسخ عندما أركل مؤخرتك ثانية
    Sırtını küçük siyah çizgilerle doldurmak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles أتحرق شوقًا كي أملأ ظهره بخطوطٍ سوداء صغيرة.
    Şimdilik sadece formları dolduruyorum, ama haftaya başlayacağım. Open Subtitles أنا أملأ الإستمارات فحسب لكني سأبدأ الأسبوع القادم
    Kendimi senin yerine koydum, ...görüşmelere gittim ve fark ettim ki, ...odayı karamsarlıkla dolduruyorum. Open Subtitles كنت بمكانك وذهبت بمقابلات عمل وأدركت أني أملأ الغرفة باليأس.
    Vücudunuzdaki delikleri başka bir insanla dolduracağım. Open Subtitles سوف أملأ تلك الحفرة الفارغة في جسدك بشخص آخر
    Şuradaki adamın dikişlerini tamamladıktan sonra bu kadının öldürdüğü insanların birinin daha ölüm kâğıdını dolduracağım. Open Subtitles بعدما أنتهي من خياطه هذا الرجل, سوف أملأ شهاده وفاه لضحيه أخر من ضحاياها
    Kalbimi şarkıyla doldur ve sonsuza kadar daha çok söylememe izin ver. Open Subtitles أملأ قلـبي بالأغنيــة و أتركــني أغني للأبد
    "Kavgayı kesin çocuklar, yoksa kafanızı jöleyle doldururum." Open Subtitles يا أولاد, توقفوا عن القتال وإلا سوف أملأ رؤسكم بالجلو
    Bırak da doldurayım. Bardağın köpük dolu. Open Subtitles دعني أملأ كوبك لقد كانت مملوءة بالرغوة
    Buzdolabını biralarımla ağzına kadar doldurup her gün gelip birer tane içmek istiyorum. Open Subtitles أنا أريد أن أملأ ثلاجتكِ بزجاجات البيرة و أشرب كل يوم زجاجة
    Patronum ensemden insin diye şu şeyi, kusursuz bir şekilde doldurmalıyım. Open Subtitles يجب أن أملأ هذا التقرير بشكل مثالي لكي يتوقف قائدي عن مراقبتي
    Hayır, sen örgü ördün. Ben form dolduruyordum. Oh... Open Subtitles كلا ، أنتِ كنتِ تحيكين و أنا كنت أملأ الإستمارات
    Danny'nin cinayetiyle ilgili boşlukları doldurmaya çalışıyorum sadece. Ne oldu ki? Open Subtitles إنني أحاول أن أملأ الفراغات فحسب في جريمة قتل (داني)، لماذا؟
    Anket doldurmamı istemiyorsanız tabi. Open Subtitles .فقط لا تطلب مني أن أملأ إستمارة أسئلة لك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more