"أنا لا أستطيع" - Translation from Arabic to Turkish

    • Yapamam
        
    • edemem
        
    • Seni
        
    • veremem
        
    • türlü
        
    • alamıyorum
        
    • Şu
        
    • Sana
        
    • alamam
        
    Buradasın. Bak, bunu daha fazla Yapamam, o çocuk değil, o bir canavar! Open Subtitles إنظري، أنا لا أستطيع الإستمرار أكثر من هذا إنها ليست طفلة، إنها وحش
    Ona göre o burada arkadaş çevresi kurabilir ama ben Yapamam. Open Subtitles تظن أنّها تستطيع أن تجلب أصدقائها هنا .و أنا لا أستطيع
    Bir keşişin bana meydan okumasını kabul edemem ve etmeyeceğim. Open Subtitles أنا لا أستطيع ولن إقبل تحديا ً من ِقبل راهب
    Anlamaya çalış, Andrzej. Öldürüp saklanmaya devam edemem. Open Subtitles أنا لا أستطيع مواصلة قتل الناس والاختباء بعد الآن.
    Yürümeye başla yoksa Seni burada bırakırım ölüp gidersin, anladın mı? Open Subtitles لو لم تأتى، سأرحل أنا لا أستطيع مساعدتك أكثر من ذلك
    Bu insanlara Rum ateşini veremem. Bu tarihin akışını değiştirir. Open Subtitles أنا لا أستطيع إعطائهم نار إغريقية واغير فصل من التاريخ
    Dağların haydutlarla dolu olduğuna bir türlü inanamıyorum. Open Subtitles أنا لا أستطيع أن أتخيل أن الجبال ممتلئة بقطاع الطرق
    Bunun gibi teorileri yüzünden, onu ciddiye alamıyorum. Open Subtitles نظريات مثل تلك التي أنا لا أستطيع أخذه بجدية.
    Çok kötüyüm. Bu şekilde hiçbir şey Yapamam, bayım. Open Subtitles إنها سيئة للغاية, و أنا لا أستطيع علاجها
    Keşke Sana yardım edebilseydim, ama Yapamam, elimden gelmez. Open Subtitles أتمنى بأنني يمكن أن أساعدك، لكني لا أستطيع. أنا لا أستطيع.
    Senin yaptığını ben Yapamam. Sen kurtar onları. Open Subtitles أنا لا أستطيع فعل ما تستطيع فعله عليك أن تاخذ هولاء الناس الى بر الامان
    Beni öldürmeden onu gönderin. Bunu Yapamam. Üç atış yaptım. Open Subtitles أنا لا أستطيع عمل هذا كان لدي طلقاتي الثلاثة
    Artık Yapamam, bilmeniz gerek. Uzun zaman oldu. Open Subtitles أنا لا أستطيع عمل ذلك الأن, أنت تعلم أنه قد مر وقت طويل
    Ne hissettiğimi ve ne düşündüğümü tarif edemem. Open Subtitles أنا لا أستطيع ان اصف ما أشعر به و لا ما أفكر فيه
    Buraya öylece park edemem. Burası federal bir bina! Open Subtitles أسمع ، أنا لا أستطيع أن أركن أمام مبنىً مثل هذا ، إنه مبنىً فيدرالي
    Yardım edemem. Kimseye yardım edemem. Nedenmiş o? Open Subtitles أنا لا أستطيع أن أساعد أنا لا أستطيع أن أساعد أحد
    Yardım edemem. Kimseye yardım edemem. Nedenmiş o? Open Subtitles أنا لا أستطيع أن أساعد أنا لا أستطيع أن أساعد أحد
    Seni aklımdan çıkaramıyorum... ve çok büyük bir salaklık ettiğimi düşünüyorum. Open Subtitles أنا لا أستطيع التوقف عن التفكير فيكِ والتفكير فى مدى غبائى
    Seni askerlere verdiğimi düşünerek ölmene izin veremem. Open Subtitles أنا لا أستطيع تركك تموت وأنت تظن أني أنا التي سلمتك للجنود
    Ben uyanıkken nasıl yaptığını bir türlü anlayamıyorum. Open Subtitles أنا لا أستطيع فهم كيف هو يدخل عندما أكون مستيقظة
    Eve gitmeyelim. Orada nefes bile alamıyorum. Open Subtitles هل يمكننا بحق أن نعود للوطن أنا لا أستطيع التنفس
    Oh, bana kendin hakkında anlattığın bazı şeyler vardı ya, Seni Şu anda Dufton'da hayal edebiliyorum. Open Subtitles أوه , أشياء من قبيل تلك التي سبق و أن أخبرتني بها عن نفسك , أنا لا أستطيع أن أراك كما لو
    Sana bunu sormak zorunda olduğuma inanamıyorum, ama ondan hoşlandın mı? Open Subtitles حسناً,أنا لا أستطيع أن أصدق أنني يجب أن أسألك عن هذا
    - Aslında bak ne diyeceğim? Bi' dakika. Seni ben alamam. Open Subtitles هل تعرفين ماذا , انتظري لحظة أنا لا أستطيع أن أمرك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more