"أنتِ غاضبة" - Translation from Arabic to Turkish

• kızgınsın
• Kızdın
• kızgın
• Sinirlisin
• kızıyorsun
• Kızgınken

- Sevgili Scarlet, ölümümle buluşmaya gittiğim halde neden bana kızgınsın anlamıyorum.
عزيزتي سكارليت، رغم أنني ذاهب إلى حتفي أنتِ غاضبة مني

yaşadığını düşündüğüm için kızgınsın, onu aradığım için kızgınsın, ve döndüğüm için kızgınsın.
أنتِ غاضبة لأنه حي, ولأنني حاولت العثور عليه ولأنني عدت إلى هنا

Tamam, kızgınsın. Fahişe ithamını kızgınlığına vereceğim.
حسناً، أنتِ غاضبة سأخرج فقط من فتحة العاهرات هذه

Ha! Arabaya Kızdın, biliyorum. Merak etme.Ben onarmanın bir yolunu biliyorum.
أنتِ غاضبة من أجل السيارة لا تقلقين سأفكر بطريقة لإصلاحها

Buradan gideceğiz diye sana gaz verdiğim için bana Kızdın mı?
هل أنتِ غاضبة مني لأني شجعتك على الرحيل من هنا؟

Bak, neden kızgın olduğunu anlayabiliyorum ama hala tamamen adil olduğunu sanmıyorum.
أنا أتفهم لماذا أنتِ غاضبة لكني لا زلتُ لا أعتقد أنكِ عادلة.

Öyle demek istedin, şimdi de Sinirlisin.
لكنكِ تتمنى بأن تكوني قد قلتيه والآن أنتِ غاضبة

Biliyor musun, aslında yalan söylememe değil yakalanıp seni kötü duruma düşürdüğüm için kızıyorsun.
أتعليمن، أنتِ لستِ غاضبة لأنّى كذبت أنتِ غاضبة أنّى فشِلت، وجعلتُكِ تبدين فى أسوأ حال

Sen kendine kızgınsın. Çünkü evliliğini kendin yıktın.
أنتِ غاضبة من نفسك لأنك تركت زواجك يتفكّك

Lucy, kızgınsın, üzgün ve böyle hissetmekte de haklısın.
لوسي .. أنتِ غاضبة و مستائة و ينبغي أن تكوني كذلك

Tamam, anladım. kızgınsın çünkü ben haklıydım.
حسناً, أفهم ذلك أنتِ غاضبة مني لأني كنتُ محقاً

Seni yemeğe çağırmadım diye mi bana kızgınsın?
هل أنتِ غاضبة لأنني لم أسألكِ حول العشاء؟

Ama bunu sana hiç belli etmedim, belki de bu yüzden bana kızgınsın.
لكني لا أستطيع أن أقولها لكِ و لهذا أنتِ غاضبة مني

Dur tahmin edeyim. Lanetini kullanması için beni seçti diye mi kızgınsın?
دعيني أخمّن، أنتِ غاضبة لأنّه اختارني لإلقاء لعنته؟

kızgın.Evet , sen çok kızgınsın!
فأنا بالفعل غاضبة جدا أنتِ غاضبة جدا

Bukadar uzun sürdüğü için kusura bakma. Bana Kızdın mı?
آسفة لأنه استغرق مني وقتاً طويلاً,هل أنتِ غاضبة مني؟

Sadece gerçeği. Bu duruma yıllarca Kızdın.
فقط الحقيقة التي أنتِ غاضبة بسببها منذ سنوات

Ona çok Kızdın, çünkü artık iyi olan kardeş sen değilsin.
أنتِ غاضبة منها كثيراً لأنكلست... الأخت الجيدة بعد الآن

Oyuna geldiğin için kendine Kızdın.
أنتِ غاضبة لأنه تم التلاعب بكِ

- Böyle kızgın olduğunu bilmiyordum doktor.
ليست أدري لما أنتِ غاضبة جداً أيتها الطبيبة

- Bana kızgın mısınız? - Kızmış gibi mi duruyorum?
إذًا أنتِ غاضبة مني أنا الآن؟ هل أبدو غاضبة؟

Çekip gittiğim için bana Sinirlisin.
أنتِ غاضبة مني لتركي إياكِ.

Sen neden evi terk edecek kadar kızıyorsun?
لماذا أنتِ غاضبة جداً لدرجة . أنكِ تُريدى ترك المنزل

Kızgınken dans etme şeklin hoşuma gitti.
أحب عندما ترقصي و أنتِ غاضبة