| Planlamam gereken bir basın toplantım var. Gördüğün gibi, şehri kurtardım. | Open Subtitles | حسناً، لديّ مؤتمرٌ صحفيّ لأعقده فكما ترى، تبيّن أنّني أنقذتُ المدينة |
| -Sen de denemelisin. Daha sabah bitmeden, 2000 uzaylı öldürüp, dünyayı kurtardım. | Open Subtitles | في صباح واحد، قتلتُ 2,000 فضائي و أنقذتُ العالم. |
| Biliyorum hala bana merdiven olayı yüzünden kızgınsın ama hayatını kurtardım. | Open Subtitles | أَعْرفُ بأنّك ما زِلْتَ غاضِباً بشأن ما حصل على الدَرَجْ لكنِّي أنقذتُ حياتَك |
| Zamanında yasadışı bir pai gow oyununda hayatını kurtarmıştım. | Open Subtitles | أنقذتُ حياتهُ في لعبة ورق غير شرعيّة مرّة |
| Hayatını kurtardığımı bilmesi bana ona karşı bir avantaj verir. | Open Subtitles | معرفتهُ بأنّي أنقذتُ حياتهُ، ذلك يعطيني دعما داخليا. |
| Hamileliğinin eşeysiz üreme sonucu olduğunu göstererek evliliğini kurtardım. | Open Subtitles | لقد أنقذتُ زواجها بإثباتِ أنّ حملها كان نتيجةَ توالُدٍ بكريّ |
| Hatırlatmak isterim ki kocanı ve aileni hayat boyu yaşayacağınız çile ve mahkumiyetten ben kurtardım. | Open Subtitles | أودُّ تذكير من يهتم أنني أنقذتُ زوجكِ وبقيتِكُم من حياة من المعاناة والسجن. |
| Ama öldürmek yerine hayatını kurtardım. Şimdi onları da kurtarmak istiyorum. | Open Subtitles | لكن عوضَ قتلك، أنقذتُ حياتك و الآن أريد إنقاذهم أيضاً |
| Hayır, hayır ben birini kurtardım. Karşımda oturan o kızı. | Open Subtitles | لا لا , أنا أنقذتُ شخصاً تلك الفتاة التي جلست بقربي |
| İşimi kurtardım. İstediğim her şeyi aldım. | Open Subtitles | لقد أنقذتُ وظيفتي، وحصلتُ على كلّ ما أردت. |
| Polisi arayabilirdim. Hayatını kurtardım. | Open Subtitles | كان بإمكاني الإتصال بالشرطة ولكني أنقذتُ حياتك. |
| Vurulduğunda hayatını kurtardım. Değil mi? | Open Subtitles | لقد أنقذتُ حياتك عندما أُصبت ألم أفعل ذلك؟ |
| Ben anlaşmanın bana kalan kısmını yaptım hatta hayatını bile kurtardım. | Open Subtitles | لقد أبقيتُ على جُزئي من الإتفاق، حتى أنّي أنقذتُ حياتكِ. |
| Dün hayatını kurtardım ve sen bana böyle mi geri ödüyorsun? | Open Subtitles | أنقذتُ حياتك ليلة أمس، وهكذا ستردّ لي الجميل؟ |
| En az senin kadar ben de seninkini kurtardım. | Open Subtitles | حسناً,لق أنقذتُ حياتكِ أيضاً كما فعلتِ على الأقل |
| Hatırlatmak isterim ki kocanı ve aileni hayat boyu yaşayacağınız çile ve mahkumiyetten ben kurtardım. | Open Subtitles | أودُّ تذكير من يهتم أنني أنقذتُ زوجكِ وبقيتِكُم من حياة من المعاناة والسجن. |
| Bu dünyada sevdiğim tek kişiyi çoktan kurtardım. | Open Subtitles | لقد أنقذتُ بالفعل الشخص الوحيد الذي أحببته بهذا العالم. |
| Bir keresinde de patisine diken batmış bir köpek yavrusunu kurtarmıştım. | Open Subtitles | وبعدها أنقذتُ أيضاً جرو صغير كانت شوكة صغيرة في قدمه ذات مرة. |
| Vietnam'da "kavanozdaki hayalet"in hayatını kurtarmıştım. | Open Subtitles | لقد أنقذتُ الشبح الذي في الجرة في فيتنام. |
| Buradaki insanlar az önce bir katili kurtardığımı sanıyor. | Open Subtitles | النّاس هنا يعتقِدون بأنّني أنقذتُ حياة قاتِلٍ فحسب |
| Çoğu ameliyatı hatırlamıyorum bile kurtardığım onca hayatı. | Open Subtitles | حتى أنني لا أذكر معظم جراحاتي أغلب الذين أنقذتُ حياتهم |
| Hayatını kurtardıktan sonra beni vuracak mısın? | Open Subtitles | هل ستقتلني بعد أن أنقذتُ حياتك؟ |
| Bununla birlikte, hayatımı toplam sekiz kere kurtardın... -...ben de seninkini dokuz kez. | Open Subtitles | هذه هي المرّة الثامنة التي تنقذين بها حياتي، ولقد أنقذتُ حياتكِ تسع مرّات. |