"أن أعتني" - Translation from Arabic to Turkish

    • göz kulak olmamı
        
    • göz kulak olmam
        
    • bakmalıyım
        
    • göz kulak olmak
        
    • göz kulak olacağıma
        
    • göz kulak olmalıydım
        
    • bakmamı söyledi
        
    • ilgilenmemi istedi
        
    • çaresine bakabilirim
        
    Az daha büyü sana aşk ligi numaraları öğreteyim. Babam her zaman kardeşime göz kulak olmamı söylerdi. Open Subtitles لقد قال لي والدي دائماً أن أعتني بأخي الصغير
    Koridorları geziyordum. Babam herkese göz kulak olmamı söyledi. Open Subtitles لقد كنت أتمشى في الرواق، أخبرني أبي أن أعتني بالجميع
    Sonra annem, Dawn'a nasıl göz kulak olmam, üzücü şeylerden... onu nasıl korumam gerektiğiyle ilgili uzun bir konuşma yaptı. Open Subtitles ثم بعد ذلك انفجرت أمي فيّ بشأن أنه يجب عليّ أن أعتني بها 259 00: 19: 58,903
    Benim özel hastamsınız, size çok iyi bakmalıyım. Open Subtitles أنت مريضـي الشخصي ويجب أن أعتني بكَ كثيراً
    Dawn, en önemli işim sana göz kulak olmak. Open Subtitles داون الوظيفة الأكثر أهمية التي لديّ أن أعتني بكِ
    Sana göz kulak olacağıma söz verdim. Şu an yaptığım şey de bu. Tardis seni eve götürecek. Open Subtitles لكنني أقسمت أن أعتني بكِ، وهذا ماأفعله،ستأخذكِالتارديسلبيتكِ..
    Gerçek şeklimi gizlediğim için özür dilerim ama sana göz kulak olmalıydım. Open Subtitles إعذرني لتطفلي عليك... لكنني كان يجب أن أعتني بك
    April, ona bakmamı söyledi. Open Subtitles إيبريل اتصلت ,هي أرادتني أن أعتني بها
    Littleton'a gideceğini bu yüzden de kızlarla birkaç saat daha ilgilenmemi istedi. Open Subtitles وسألني اذا بإمكاني أن أعتني بالفتيات لبضع ساعات إضافية بينما يذهب لليتلتون
    - Başımın çaresine bakabilirim. - Belli. Open Subtitles .ـ أنا يمكن أن أعتني بنفسي .ـ أنا أرى ذلك
    Annen geceleri çalışırken benden sana göz kulak olmamı isterdi. Open Subtitles حين كانت والدتك تعمل ليلاً كانت تطلب منّي أن أعتني بك
    Gizli görevi bıraktı ve benden Polski'ye göz kulak olmamı istedi çünkü yazarlığa alışmıştı. Open Subtitles كان في مهُمة سرية ولقد طلبَ مني أن أعتني بالببغاء
    İhtiyar benden ona göz kulak olmamı istemişti. Open Subtitles سألني كبير العائلة أن أعتني به
    - Babanın benden sana göz kulak olmamı istediğini biliyorsun. Open Subtitles إنك تعرف أن أباك طلب مني أن أعتني بك
    Gelirlerine göz kulak olmamı sen söylemiştin. Open Subtitles لقد طلبت منّي أن أعتني بمصالحك
    Sana göz kulak olmam gerekiyordu seni küçük hergele. Open Subtitles يُفترض أن أعتني بك أيُّها المشاكس الصّغير.
    Ve aileme göz kulak olmam gerekiyor veya arkadaşlarıma. Open Subtitles يجب أن أعتني بعائلتي، وأصدقائي.
    Hasta görünüyorum. Kendime iyi bakmalıyım. Open Subtitles أبدو مريضة ويجب أن أعتني بنفسي
    Hayır, gerçekten göz kulak olmak istiyorum. Open Subtitles كلا، أعني أن أعتني بك بشكلٍ أكبر
    Hepinizi kandırdığımız için özür dileriz ama, babacığına ona göz kulak olacağıma söz verdim. Open Subtitles آسف وجب علينا أن نخدعكم كلكم لكن , أوه أنا وعدت أبيها , أنه وجب على أن أعتني بها
    Ona göz kulak olmalıydım. Open Subtitles كان يجب أن أعتني بها.
    Chris o yokken işlerine bakmamı söyledi. Open Subtitles أراد (كريس) أن أعتني بك أثناء رحيله
    Ağabeyin, seninle bir süre ilgilenmemi istedi. Open Subtitles أخيك طلب مني أن أعتني بكِ لفترة قصيرة
    Sağol, ama başımın çaresine bakabilirim, Germ. Open Subtitles شكرا، ولكن أستطيع أن أعتني بنفسي، جرثومة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more