Evet, Kral'ın oğlunun emin ellerde olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أجل، فأنا أعلم .أن إبن الملك في أيدي أمينة |
Dük'ün oğlunun bir hayvan olduğunu mu söylemeye çalışıyorsun? | Open Subtitles | هل تقترحين أن إبن الدوق حيوان؟ |
Ama çoğunlukla Stef'in oğlunun bir tehlikede olabileceğinden endişe ettik. | Open Subtitles | لكن في الغالب كنا قلقين. من أن إبن (ستف) قد يكون في خطر وشيك. |
Pekala, sence kurtarmamız gereken doktorun oğlu mu? | Open Subtitles | إذاً, تعتقدين أن إبن الدكتور هو من يجب علينا إنقاذه |
Güvenilir bir kaynaktan aldığımız bir bilgiye göre başkanın oğlu da otobüsteymiş. | Open Subtitles | نحن نعلم الآن من مصدر رفيع المستوى أن إبن الرئيس كان على متن هذه الحافلة |
Trevor Mathis'in oğlunun da vazgeçmemiş olması beni şaşırtmadı. | Open Subtitles | لذا ، أُخمن أنه ليس مفاجـأةً أن إبن (تريفور ماثيسن) لم يتوقف ، أيضاً |
Henry'nin oğlunun daha akıllı olduğunu düşünürdüm. | Open Subtitles | تمنيت لو أن إبن (هنري) كان حكيم |
Biliyorsunuz ki, Tanrı'nın kendi oğlu kandan bir haçın üstünde, insanların günahı için kurban edildi ama o zamandan beri, bu günahlar çok fazla olmaya başladı, bizi istila etmeye başladılar ve kesinlikle, kesinlikle, yeni kan dökülmeli. | Open Subtitles | كما تعلمون أن إبن الله قد ضحوا به على صليب من الدماء للتكفير عن خطايا البشر و منذ ذلك الحين أصبحت 348 00: |
Maktûlün oğlu motokros şampiyonu Sean Duncan'mış. | Open Subtitles | تبين أن إبن ضحيّتنا هو (شون دنكان)، بطل سباق الدراجات الصحراوية. |
Kurbanların ailelerini araştırmıştık, ve şu bilgi var elimde ilk kurbanın oğlu, Jung Hyun-sik zaman aşımının dolduğu yıl ölmüş. | Open Subtitles | نحن تحققنا من عائلات الضحايا وتبين أن إبن الضحية الأولى، (جونغ هيون سيك) توفي في حادث قبل عامين في الوقت الذي انتههت فيه فترة التقادم |