"أن تقنع" - Translation from Arabic to Turkish

    • ikna etmeye
        
    • ikna etmelisin
        
    • ikna etmeli
        
    • ikna edebilirsin
        
    • ikna etmen gerek
        
    • inandırmaya
        
    • yoketmelisin
        
    • inandırmalısın
        
    Şimdi bu istatistikler kıçımızı daha sık kaldırmamız gerektiği konusunda bizi ikna etmeye yetmeli fakat bana biraz benziyorsanız eğer, bu olmayacaktır. TED الآن، أي من تلك الإحصائيات يجب أن تقنع كل واحد منا لتجنب الجلوس أكثر، ولكن إذا كنت مثلي، فهذا لا ينفع
    Başka birini ikna etmeye çalıştığınız zaman onun değerlerini tasdik etmek ve dillerindeki problemi belirtmek, onun daha anlayışlı olmasını sağlayabilir. TED وعندما تحاول أن تقنع شخصاً آخر، فإن التأكيد على قِيَمهم وتأطير الموضوع بلغتهم يمكن أن يساعد في جعل الناس أكثر تقبُّلاً.
    Buradan çıkmam için üstlerini ikna etmelisin. Open Subtitles أنت يجب أن تقنع رؤسائك للترك أترك هذا المكان.
    Kral Gunther'ı en iyi savaşçılarını toplayıp Fafnir'i öldürmek için ikna etmelisin. Open Subtitles يجب أن تقنع الملك غانثير بجمع أفضل محاربيه لقتل فافنير
    Senatoyu müdahale etmesi için ikna etmeli yoksa ne olur bilmiyorum. Open Subtitles يجب عليها أن تقنع المجلس بأن يتدخل أو... أنا لست متأكدة من ما سيحدث.
    Narim, umarım OMOC'u sunduğumuz gezegenlerden ... birini kabul etmesi için ikna edebilirsin. Open Subtitles ناريم، أتمنى أن تقنع اوماك لاختيار احد الكواكب التي قدمناها
    Aslanın odada olmadığına kendini ikna etmen gerek. Open Subtitles لابد أن تقنع ذاتك بأن الأسد ليس في الغرفة برفقتك.
    Kendini, zarar verdiğin kişilerin bunu hak ettiklerine inandırmaya çalıştın. Open Subtitles لقد حاولت أن تقنع نفسك ذلك بأن الشعب كان مستحقٌ الأساءة
    Malcom'u geri getirebilmek için Elijah Muhammad'i yoketmelisin. Open Subtitles "أن تقنع "ألجيه محمد "بإعادة "مالكوم
    Kendini bu insanın senin bulmak zorunda olduğun bir şey sakladığına inandırmalısın. Open Subtitles عليك أن تقنع نفسك.. أن هذا الشخص يخفي شيئا عليك إكتشافه
    Kendini umurunda olmadığına ikna etmeye çalışmakta. Open Subtitles وفي استمرار لمحاولة أن تقنع نفسك ان كنت لا تهتم.
    İnsanları kendi fikirlerine katılmaları için ikna etmeye çalışıyorsan ilk söyleyeceğin lafın 'İnandığın her şey yanlış ve gerçekten aptalsın' olması yerine çaba harcayıp, az çok huylarına gitmenin daha iyi olduğunu savunmuştum. Open Subtitles أننا لم نتفق قلت أن لو أنك تحاول أن تقنع الناس بنقطتك، لا يجب أن تقول أنه كل ما يعرف الآخر خطأ
    Kendini bir makine olmadığına ikna etmeye çalışıyorsun ama diğerleri seni o şekilde görüyor. Open Subtitles تحاول أن تقنع نفسك أنك لست بآلة لكن هكذا يراك الجميع،
    Çünkü fazla hevesli davranıyorsun bu da o kadar fazla hevesli olmadığın anlamına geliyor ama kendini öyle olduğuna ikna etmeye çalışıyorsun. Open Subtitles لأنك تفعل هذا الشيء حيث كنت السوبر متحمس جدا، مما يعني أنه لم تكن حقا، ولكن تحاول أن تقنع نفسك أنك.
    Kral Gunther'ı en iyi savaşçılarını toplayıp Fafnir'i öldürmek için ikna etmelisin. Open Subtitles يجب أن تقنع الملك غانثير بجمع أفضل محاربيه لقتل فافنير
    Collier'ı durmaya ikna etmelisin. Kapıyı aç! Open Subtitles أنت يجب أن تقنع كولير بالتوقف إفتحْ الباب
    Yazgını senin iyiliğin için değiştirmeleri konusunda tanrıları ikna etmelisin. Open Subtitles يجب أن تقنع الآلهة بأن تبدّل الأحرف الرونية. حتى يعملون لصالحك.
    Burada, Los Angeles'taki Rus Konsolosu'nun teslim olmasını emretmesi için Yuri'yi ikna etmeli. Open Subtitles يجب أن تقنع (يورى) أن ...يأمر القنصل الروسى الموجود هنا فى "لوس أنجلوس", بأن يستسلم
    Belki eşimi, şu gerçek şeyleri gelmesi, görmesi için ikna edebilirsin. Open Subtitles ربما يمكنك أن تقنع زوجتي أن تأتي وترى الحقيقة.
    Pekâlâ, Michael Jo'yu üzerimize fazla gelmemesi için ikna edebilirsin biz de işimizin güvende olduğunu bilerek itiraf ederiz. Open Subtitles حسناً يا (مايكل) عليك أن تقنع (جو) أن تترفق بنا ومن ثم كلنا نعترف حالما نعلم أنّ وظائفنا محفوظة
    Sarah'yı buna ikna etmen gerek. Open Subtitles تومي " أريدك أن تقنع " سارة " بالبيع "
    Ama annemi ikna etmen gerek. Open Subtitles ولكن عليك أن تقنع أمي
    Umarım Sözcü'yü saçma bir fanteziye ya da komplo teorisine inandırmaya çalışmıyordur. Open Subtitles كنت آمل فقط أنها لا تحاول أن تقنع المتكلم بأي من الخيالات أو نظرية المؤامرة
    Malcom'u geri getirebilmek için Elijah Muhammad'i yoketmelisin. Open Subtitles "أن تقنع "ألجيه محمد "بإعادة "مالكوم
    Asıl konu ilk önce kendini inandırmalısın. Open Subtitles لكنالمشكلةهي ، أنك يجب أن تقنع نفسك أولا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more