Heyecan istiyorum dediğinde kasettiğinin bu olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أن هذا ليس ما قصدته عندماقلتأنكتريدالمتعة. |
Bu işi başlattığında istediğinin bu olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | وأنا أعلم أن هذا ليس ما أردته عندما بدأتي هذا |
Lütfen arama sebebinin bu olmadığını söyle. | Open Subtitles | رجاءا أخبرينى أن هذا ليس ما تتصلين بشأنه |
Bunun, benim hep istediğim şey olmadığını varsayıyorsun. | Open Subtitles | أنت تفترض أن هذا ليس ما أردته أنا من البداية |
Bana, bunun sandığım şey olmadığını söyle. | Open Subtitles | أخبرني أن هذا ليس ما أظنني أراه |
Şuan duymak istediklerinin bu olmadığını biliyorum, ama bu odayı terkedemezsin. | Open Subtitles | أعلم أن هذا ليس ما تريدين سماعه الآن ولكنك لن تغادري هذه الغرفة |
Ama ikimiz de aslında olanın bu olmadığını biliyoruz.. | Open Subtitles | لكنّك وأنا نعلم أن هذا ليس ما حدث فعليًّا. |
İstediğim şeyin bu olmadığını biliyorsun! | Open Subtitles | تعلم جيداً أن هذا ليس ما أردته |
Söylemek istemediğimin bu olmadığını anlarsın. | Open Subtitles | لكنتِ عرفتي أن هذا ليس ما أقصده |
İstediğinin bu olmadığını biliyorum. Henüz kaybetmiş değilim. | Open Subtitles | أعلم أن هذا ليس ما أردته - أنا لم أخسر بعد - |
İstediğimin bu olmadığını ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | كلانا نعرف أن هذا ليس ما أريده |
İstediğinin bu olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم أن هذا ليس ما تبغاه. |
İstediğinin bu olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | وأنا أعلم أن هذا ليس ما تريد. |
Lütfen bana onun sandığım şey olmadığını söyle. | Open Subtitles | أرجوك أخبرني أن هذا ليس ما أعتقده |
Lütfen bana bunun düşündüğüm şey olmadığını söyle. | Open Subtitles | أرجوك أخبرني أن هذا ليس ما أعتقده |
Bana bunun düşündüğüm şey olmadığını söyle. | Open Subtitles | أخبرني أن هذا ليس ما أظنه |