"إتّصلت" - Translation from Arabic to Turkish

• aradı
• aradım
• aradın
• arayıp
• aradınız
• aramış
• aradığını
• çağırdı
• aramıştı
• temasa geçti
• bağlantı kurdu
• aradığı
• irtibata
• aradılar
• aramışsın

Hayır. Sonra, evelsi gün, birden beni aradı ve buluşmak istedi ambulans yolunda.
كلا ، ومن ثمّ البارحة إتّصلت بي من الفراغ ، وأردت أن نلتقي

O aradı. Nişanlı olduğumuz için bana ücretsiz diş bakımı önerdi.
أجل، لقد إتّصلت بي وقالت بما أنّنا مخطوبان ستقوم بفحصي مجاناً

Bu sabah Charles'i aradım ve bana telefonu kapatmadan önce boşanacağınızı söyledi.
إتّصلت بتشارلز هذا الصباح وقال لي قبل أن يقفل الخط بأنّكم ستنفصلون

Polisi aradın mı?
هل إتّصلت بالشرطة؟

Sonra arayıp galeride acil bir işinin çıktığını ve oraya gittiğini söyledi.
إتّصلت لاحقاً لتقول أنّها ذهبت للمعرض لأجل أمر طارئ في اللحظة الأخيرة.

Selam! Joann'ı ve büyüleyici Sally'i aradınız. Lütfen mesaj bırakın.
قد إتّصلت بـ(سالي) الرائعة، من فضلك اترك رسالتك

Kız arkadaşın üssü aramış! Görünüşe göre acil!
لقد إتّصلت حبيبتك بالقاعدة يبدو أنّ الأمر طارئ

- Şimdi aradı ve eve dönüyormuş.
جولي.هي فقط إتّصلت هي قادمة أو فى الطريق.لذا عودوا للمنزل.الآن

Çarşamba günü, o beni aradı. Kahve içmek için çağırdı.
وثمّ في يوم الأربعاء ، من العدم ، إتّصلت بي وأرادت الذهاب لشرب قهوة

Beni aradı ve oraya gel demek. Sonra suçladığı için özür dilemek.
إتّصلت بي وأخبرتني أن آتي إلى هناك ثمّ إعتذرت لإتّهامي

Eczaneden çıkarken aradı. Ona uğramamı anlatması gereken çok önemli bir şey olduğunu söyledi.
إتّصلت بي حينما غادرتُ الصيدليّة وأخبرتني أن آتِ لتقول لي شيئاً مهماً.

Tek bir şey vardı, o geceden sonra beni aradı.
هناك شيء واحد، إتّصلت بي متأخرًا بالليل.

Dün beni aradı çünkü daha önce hiç evine gitmemiştin.
لقد إتّصلت بي لأنّه لمْ يسبق لكِ أن أتيتِ إلى منزلها مِن قبل.

Tamam, o kullan-at telefon için Trac'i aradım ve seri numarasını verdim.
حسنا ، بشأن ذلك الهاتف؟ إتّصلت بالشركة ، وأعطيتهم الرقم التسلسلي

Kimliğine bakınca kurbanın denizci olduğunu fark ettik. Hemen sizi aradım.
أخرجت بطاقة هويّته، ووجدت أنّه بحار لذا إتّصلت بكم

General'i aradım, ama bana buz gibi davrandı ve bunun peşini bırakmam gerektiğini söyledi.
إتّصلت بالجنرال، لكن إتبع الحرب الباردة معي وقال بأنّني يجب أن أتخلى عن الموضوع

Evi aradın mı?
هل إتّصلت بالبيت؟

- arayıp bir süreliğine beni izlemek istediğini söyledi.
ماذا تفعل هنا؟ -لقد إتّصلت وطلبت أن تلازمني لبعض الوقت

911'i aradınız mı?
هل إتّصلت إحداكنّ بالطوارئ؟

İhbar hatlarını aramış.
بل كانت شقيقتي إتّصلت بخطّ البلاغات الخاصّ بهم

Hangi numarayı aradığını ya da hangi numaradan aradığını bilmeden nasıl takip edebilirsin ki?
عندما لا تعرفين الرقم الذي إتّصلت به أو الرقم الذي إتّصلت منه؟

Bir gün, aşağı inmek istemedim. Annem itfaiyeyi çağırdı.
وفي أحد الأيام، رفضت النزول ووالدتي إتّصلت بقسم الإطفاء

Annen aramıştı. Yaşlı kızları tatmin etmek beni hep mutlu etmiştir.
إتّصلت بي أمّكَ لأهزّ أردافها فأنا سعيد دائماً لتقبّل المرأة المسنّة

Bu kadın kılıçla ilgili temasa geçti mi?
-هل إتّصلت بك تلك المرأة بشأن السيف؟

Seninle hiç bağlantı kurdu mu?
هل إتّصلت بكِ؟

Peki neden Colette'nin aradığı ilk kişi kocası değil de sen oldun?
-لمَ كنتَ أوّل من إتّصلت بهِ، و ليس زوجها؟

Bakanlık, CIA, FBI ve yerel makamlarla irtibata geçtim.
إتّصلت بالدفاع وكالة المخابرات المركزية، مكتب التحقيقات الفدرالي والسلطات القضائية المحليّة.

Başkanım! Takayama İstasyonu'ndan aradılar!
أيّها العمدة، لقد إتّصلت محطّة تاكاياما للإستكشاف للتوّ

Onu çok geç bir saatte aramışsın; Sabahında cesedini bulduk.
أنت إتّصلت بِها في اللّيلة الماضِية، ونحنُ عثرنا على جُثّتها مُبكّراً هذا الصّباح