"إحتاج" - Translation from Arabic to Turkish

• ihtiyacı vardı
• gerekiyordu
• gerekti
• ihtiyacım
• ihtiyaç
• Gerekirse
• ihtiyacı olursa
• ihtiyacı olduğunu

Hayaletin kendini kopyalayıp bir bütün olabilmesi için Kriptonlu birine ihtiyacı vardı.
الشبح إحتاج لجسد كريبتوني من أجل التكرار لكي يصبح كاملاً مرة أخرى

Bu yüzden belki de biraz gaza gelmeye ihtiyacı vardı.
التي لربّما لمْ يستطع دفعها، لذا لربّما إحتاج لبعض التحفيز.

Çünkü şirkette işleri yürütecek birine ihtiyacı vardı. Kuklası olacak birine.
لأنّه إحتاج شخصاً ذو سلطة في الشركة، شخص يضعه في جيبه.

Patlamaya hazır barut gibiydi, içini dökmesi gerekiyordu.
لقد كان ملىء بالبارود الذي إحتاج للإنفجار

Yeniden film çekmek için bir fil gerekti. Ne yaptığını biliyor musunuz?
إحتاج فيل لإعادة التصوير أتعرف ماذا فعل؟

Denemeye değer bir amaç. Ama yardıma ihtiyacım var. Mürettebata ihtiyacım var.
أعتقد أنه من واجبي المحاولة و لكنني أحتاج للمساعدة, إحتاج إلى طاقم

Eğer bir silaha ihtiyaç duyduysa bu sadece korunmak içindi.
إذا إحتاج إلى مسدس , هذا لكي يحمي نفسه فقط ..

Bay Buchanan'ın havaalanı krizinde yardımıma ihtiyacı vardı.
لقد إحتاج السيد بيكانون لمساعدتى فى أزمة المطار

0ğlunu kurtarmak için Kan Çeliğine ihtiyacı vardı. Ve Mirabilis'e hükmetmek için.
، إحتاج الدم الصلب لإنقاذ إبنه والهيمنة المطلقة على ميرابيليس

Onun olgun arkadaşlıklara, benim kadınlarımınsa taze yüzlere ihtiyacı vardı.
إحتاج لرفقة ناضجة و سيداتي إحتجن لوجه جديد

Gerçek şu ki, mermi karaciğer atardamarını parçalamış. Kana ihtiyacı vardı.
الحقيقة أن الرصاصة إخترقت الشريان الكبدي, و قد إحتاج للدم

O elemanın kalacak bir yere ihtiyacı vardı, ben de dairemde kalmasına izin verdim.
مُذهل. إحتاج هذا الرجل إلى مكان ليُقيم فيه لذا وضعته في شقتي.

Bir dosta ihtiyacı vardı ve keşke o dost olabilseydim.
لقد إحتاج إلى صديق، وأنا تمنيت لو أمّكّنَنِي أن أكون هذا الصديق.

Yardıma ihtiyacı vardı. O yüzden bildiği her şeyi en güvendiği kadına öğretti.
لقد إحتاج لمُساعدة، لذا فإنّه قام بتعليم كلّ شيءٍ يعرفه للمرأة التي يثق بها.

Tabii ki biraz şekil verilmesi gerekiyordu. Hangi çocuğun buna ihtiyacı yoktur ki?
إحتاج لبعض التغيير قليلاً بالطبع، أي طفل لا يحتاج ذلك؟

Biliyorum, oğlumun burnunun sürtmesi gerekiyordu.
أتعلم ماذا، إتضح لي إبني إحتاج للوصول الى الحضيض.

Onun gözüne tekrar geri girmesi gerekiyordu ve ben de onu oraya nasıl ulaştıracağımı gayet iyi biliyordum.
{\1cH0080ffff}إحتاج الى العودة الى كسب رضاها {\1cH0080ffff}وأعلم تماماً كيف يمكنني فعل ذلك

O ahırın ninemin kileri kadar boş olduğunu anlamak için sekiz polis dört araç gerekti.
إحتاج 8 ضباط و 4 عربات لإكتشاف أن تلك الحظيرة نظيفة كمخزن جدتي

Belki ayağa kalkmak için böyle destek alması gerekti.
ربما ببساطة إحتاج لمساعدة ليقف على قدميه, هكذا

Ama şimdi, o paraya kendimi onlardan kurtarmak için ihtiyacım var.
ولكن الآن، إحتاج لمال دافعي الضرائب لمساعدتي للتصدي لـ دافعي الضرائب

Etrafta ne kadar insan var, kameralar nerelere koyulmuş ihtiyaç olursa nereden kaçılabilir vs.
من حيث عدد الأشخاص، ومواقِع كاميرات المراقبة، يبحث عن طريق للهروب في حالة إحتاج إليه

Gerekirse tehdit ederek, zor kullanarak kazanmasını bilir.
و سيربح بإرعابنا و بوسائل عنيفه إذا إحتاج إلى ذلك

Eğer kan nakline ihtiyacı olursa, ona benimkini vermeyin.
إذا إحتاج لنقل دم فلن أسمح لك بإعطائه دمّي

Genelde peynir söylerim, ama bu sefer benim çocukların yeni bir arabaya ihtiyacı olduğunu söyledim.
للجبن في الغالب، لكن عندما أخبرته إحتاج للأولاد سياره جديده