"إخباركم" - Translation from Arabic to Turkish

    • size
        
    • söyleyebilirim
        
    • söylemek
        
    • anlatamam
        
    • söyleyemem
        
    • anlatmaya
        
    • söylemeyi
        
    • söyleyebileceğim
        
    • söylemeye
        
    • söyleyeceğim
        
    • anlatmak istiyorum
        
    Yemek tarifinin işi size öğle veya akşam yemeği için seçenek sunmaktır. TED المهمة العادية لوصفة غذائية هي إخباركم ماذا تصنعون لوجبة العشاء أو الغذاء.
    size sonsuza kadar kapalı tutmak istediğim hayatımdan bir hikayeyi anlatma zamanı geldi. Open Subtitles حان وقت إخباركم حول جزء من حياتي تمنيت أن يبقى مغلقًا إلى الأبد
    Yaklaşık 45 kiloluk bir kızın sakin adımlarla şu taraftan geldiğini ve sonra sıkıntı içinde şu tarafa doğru koştuğunu söyleyebilirim. Open Subtitles يمكنني إخباركم أن فتاة تزن أقل من 100 رطل أتت من هذا الإتجاه تمشي في هدوء ثم ركضت في حالة فزع
    Ve size söyleyebilirim ki, körseniz, görebilen bir dünyada hayatınızı sürdürmek biraz zor, gerçekten öyle. TED و هل أستطيع إخباركم ، العمل في عالم يرى عندما لا تستطيع أنت أن ترى، إنه صعب نوعا ما..إنه حقا كذلك.
    Diyelim ki ben çok başarılı oldum. ve ertesi gün size ne kadar başarılı olduğumu söylemek istedim. TED دعونا نفترض أنني في ازدهار، ثم أردت إخباركم في الغد كيف أبليت حسنا.
    Çalana kadar size ne olduğunu anlatamam. TED لن أكون قادرا على إخباركم ما هو حتى يحدث.
    Nerede olduğunu söyleyemem ama hızlıca bulmazsanız her şey biter. Open Subtitles بإمكاني إخباركم بمكانها ولكن إن لم تجدوها سريعاً، فسينتهي الأمر
    size ne yapacağınızı söylemeye çalışmıyoruz. Basitçe, çabaları düzenlemenin hayati olduğunu düşünüyoruz. Open Subtitles إننا لانحاول إخباركم بما تفعلوه ببساطة نفكر بأن تنسيق الجهود أمر هام
    Dikkatinizi buraya verin çünkü size hayatın sırrını vermek üzereyim. Open Subtitles الآن، أعيروني إهتمامكم لإني على وشك إخباركم سر في الحياة
    Bir bilim insanı olarak şunu söyleyebilirim, günümüzde böyle tuhaf davranışlarla işin içinden çıkamazsınız. TED وفي الواقع، كعالم، أستطيع إخباركم أنه لا يوجد طريقةٌ تمكنك من الإفلات من هذا النوع من الأساليب اليوم،
    olurdu. Fakat ben ve öğrencilerim konuyu araştırmaya başladığımıza göre, o ufaklıkların gerçekten çok ama çok ilginç bileşimler ürettiğini söyleyebilirim. TED لكنني الآن بدأتُ وطلابي البحث والتعمق في هذا الأمر، أستطيع الآن إخباركم أن هؤلاء العناكب ينتجون مركبات مميزة جدًا.
    Bunu şimdi söyleyebilirim. Başaramayacağını düşünmüştüm. Open Subtitles يمكنني إخباركم الآن أنني ظننت لوهلة أنها لن تعيش
    Eğer Pixar'da ya da Google'da çalışmadığı için endişleneniz varsa, size hala umut olduğunu söylemek istiyorum. TED لو كان من بينكم من هو قلق لعدم عمله مع بيسكار، أو لعدم عمله في جوجل، أريد إخباركم أنه لازال هناك أمل.
    söylemek istediğim son şey, size söylemek istediğim en önemli şey, yarı sentetik yaşam artık burada. TED آخر شيء أود إخباركم به، وأهم شيء أود إخباركم به، هو أنّه قد حلّ زمان الحياة شبه الاصطناعية.
    Giza piramidlerinin önünde kaç defa durdum ve nutkum tutuldu size anlatamam. TED لا أستطيع إخباركم كم من المرات التي وقفت فيها أمام أهرامات الجيزة، مذهولة، عاجزة عن الكلام.
    Hayır, bu size söyleyemem, deli olduğumu düşünmemeniz için. - Çıkar aklından bunları. Open Subtitles لا، لا أجرؤ على إخباركم وإلا ظننتموني مجنوناً
    dediler. Ben de "Biliyorum. Bunca zamandır size bunu anlatmaya çalışıyordum. TED فقلت: "أنا أعلم، وذلك ما كنت أحاول إخباركم به طوال الوقت.
    "Durun. size kovboyun mavi bir ata bindiğini söylemeyi unuttum. " Open Subtitles "انتظروا، نسيت إخباركم أن راعي البقر كان يقود جواداً أزرقاً"، تباً
    söyleyebileceğim kadarıyla, "aç" düğmesi yok. Open Subtitles على قدر ما أستطيع إخباركم ليس هناك مفتاح تشغيل
    Bunu birazcık farklı biçimde yapmanızı söyleyeceğim. TED بل إخباركم أن تبدؤوا بالقيام بذلك بشكل مختلف قليلًا.
    size bir hikaye anlatmak istiyorum, küçük bir kasabada yaşayan bir çocuk hakkında. TED أرغب في إخباركم بقصّة حول طفل ينتمي لمدينة صغيرة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more