"إخفاء" - Translation from Arabic to Turkish

    • saklamak
        
    • saklamaya
        
    • gizlemek
        
    • gizlemeye
        
    • saklayamazsın
        
    • saklamayı
        
    • örtbas
        
    • saklama
        
    • gizli
        
    • saklayamam
        
    • saklamanın
        
    • saklayamaz
        
    • saklamakta
        
    • saklamada
        
    • saklayarak
        
    Onlar gerçeği saklamak konusunda umutsuzlar, çünkü gerçeği kararlarına bir tehdit olarak görüyorlar. TED إنهم مصممون على إخفاء الحقيقة، لأنهم يرون في الحقيقة خطراً على دخلهم المالي.
    Adamlarınız silah bulundurmak ve saklamak hakkındaki... kamp kurallarını bilmiyorlar mı? Open Subtitles و رجالك يعرفون قوانين المخيم بشأن حيازة و إخفاء اسلحة, أليس
    Odasına girdim, orada utangaç bir kız yatıyordu, saçları dökülmüştü, kelliğini saklamaya çalışıyordu. TED دخلت لغرفتها، وكان هناك فتاة خجولة، كانت صلعاء، وكانت تحاول إخفاء هذا الصلع.
    - Sayın Hakimler, itiraz ediyorum. Bir şey saklamaya çalışıyor. Open Subtitles لسيادتكم , لدى إعتراض قوى إنه يحاول إخفاء أمر ما
    Ama birileri SG-2 bizimkini kullandıktan saliseler sonra diğer geçidi kullanmış olabilir bizim geçidimizdeki enerji sıçramasını gizlemek için. Open Subtitles ولكن شخص ما قد إستعمل البوابه الثانية مباشرة بعدما إستخدمها إس حي 2 محاولا إخفاء إرتفاع الطاقه من خلالنا
    Öyle görünüyor ki Philippe Deschamps bir anlaşmadan hortumlanan paraları gizlemeye çalışmış. Open Subtitles ولكن يبدو معين فيليب ديشان حاولت إخفاء الأموال تتسرب من صفقة واحدة.
    Bunu biliyorum ve kızgın değilim ama sırf beni üzebilir diye benden bir şeyler saklayamazsın. Open Subtitles أعلم هذا، وأنا لست غاضبة، ولكن لا يمكنك إخفاء الأمور لأنها قد تجرحني
    Erkek arkadaşımın geçinmek için ot sattığını saklamak beni nasıl koruyacak? Open Subtitles كيف يكون إخفاء حقيقة أن صديقي الحميم يبيع الحشيش أمر يحميني؟
    Fiyatları saklamak için harcanan zaman, enerji ve para sistemden çıkarılırsa nasıl olur? TED ماذا لو أن كل الوقت والمجهود والمال الذي ننفقه في إخفاء الأسعار تم استئصاله من النظام؟
    Büyük bir sandık yerine, çuvallarda saklamak daha iyi olacak. Open Subtitles سيكون من الأسهل إخفاء أكياس مفردة من الذهب أكثر من إخفاء صندوق متخم كهذا
    Hiç kimseye söylemeye hazır değilim. Bir süre kendime saklamak istiyorum. Open Subtitles لست مستعدة لأخبار أي أحد أريد إخفاء ذلك لفترة
    Şirketten sır saklamaya çalışıyorsan kendinin de bir gün parçalara ayrılabileceği gerçeğini kabullenmelisin. Open Subtitles إذا حاولت إخفاء أي سر عن المنظمة توقّـع أن عاقبة ذلك تقطيعك إربـاً
    Eğer Crixus benden bir şey saklamaya çalışırsa, hemen bana söyle. Open Subtitles إذا عرفت أنه يحاول إخفاء شئ، أعلميني فوراً حاضر يا مولاتي
    Bu bizimle alakalı ve onunla benden bir şeyler saklamaya devam edemezsin artık. Open Subtitles هذا الأمر عنّا نحن وعنها، ولا يمكنكِ إخفاء أي شيء عني بعد الآن.
    Ayrıca senin bilgi gizlemek konusunda yalnız hareket ettiğini iddia ediyor. Open Subtitles هذه مهزلة قال أيضاً أنك كنت تتصرف لوحدك في إخفاء المعلومات
    Ve bu doğru değilse, bir suçlunun bulunduğu yeri gizlemek ağır suçtur. Open Subtitles وإذا كان هذا ليس صحيحا , إخفاء مكان وجود المجرم هو جناية.
    Yolunda gitmeyen evliliği ve hukuki sorunları, kendisini hâlini gizlemeye çalıştığı karanlık bir çıkmaza sürükledi. Open Subtitles زواجه الفاشل ومشاكله القانونية أوصلته إلى طريق مسدود يحاول إخفاء هويته دوماً
    Bana yaptığın bütün namussuzlukları akıl hocası kılığına bürünerek saklayamazsın! Open Subtitles لا يمكنك إخفاء كل الأشياء المخادعة التي فعلتها بي تحت رداء الوسائل التوجيهية
    Bu yüzden Yolculuk Kitabını kullanarak Başrahibe'ye zaman farkı hakkındaki gerçeği saklamayı önerdim. Open Subtitles لذا أرسلت كلمة بكتاب الرحلات أقترح على كبيرة الرّاهبات إخفاء حقيقة أختلاف الزمن.
    Bunları örtbas etmeye çalışırken bunu niye yapmış olabiliriz ki? Open Subtitles لمَ سنفعل ذلك في حين كنّا نُحاول إخفاء هذا الأمر؟
    Arkadaşım olmaya çalışıyor, ancak hala benden sırlarını saklama küstahlığını gösteriyor. Open Subtitles هويَزعُمأنهصديقى, ومع ذلك يجرؤ على إخفاء الأسرار عنى
    Onu, zihnimizin gizli bölgelerinde saklamaya çalışıyoruz ancak hiçbir yere gitmiyor. TED نحاول إخفاء هذه المشاعر داخل خفايا أنفسنا، ولكن تظل موجودة.
    , Benim hayal kırıklığı saklayamam, ama babam dediği gibi Open Subtitles لا أستطيع إخفاء إحباطي، ولكن كما اعتاد أبي على القول
    Küçük bir çukuru saklamanın en iyi yolu daha büyüğünü oluşturmaktır. Open Subtitles أفضل طريقة في إخفاء انحناءة صغيرة هو أن تتسبب بانحناء أكبر.
    Böyle ucuz prensipler gerçeği saklayamaz. Jai bir katil. Open Subtitles هذه المبادئ الرخيصة لا تستطيع إخفاء الحقيقة.
    Bazıları bu durumlarını saklamakta çok iyi olabilir ve genellikle bunu yapmak için iyi nedenleri var. TED بعض الأشخاص بإمكانهم أن يكونوا جيدين جدًا في إخفاء هذه الحالة، وغالبًا ما يكون لديهم أسباب وجيهة للقيام بذلك.
    Ceset saklamada üstüme olmadığını sana daha önceden de söylemiştim. Open Subtitles لقد اخبرتكِ من قبل أنا من السهل التعرف عليّ كشخص مساعد في إخفاء جثة
    Konu, çok basit bir göstergeyi saklayarak sadece buradaki ülkelerle sınırlandırılmış değil. TED وهذا لا يقتصر بالتحديد على هذه الدول فقط هنا ، فى إخفاء حقيقة بسيطة توصلنا إليها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more