İtiraf et. Bazen iri, güçIü bir adama ihtiyaç duyuyorsun. | Open Subtitles | إعترفى بهذا ، أحيانا تحتاجين إلى رجل كبير و قوى |
Ama o işi İnsan Kaynakları'ndan sıradan bir adama verdi. | Open Subtitles | تقدم عملها إلى رجل ما شخص عشوائي من الموارد البشرية |
Başka bir adama gidip 80 kağıt verdik, hemen imzaladı. | Open Subtitles | ذهبتُ إلى رجل آخر. أعطيته 80 دولار. ووقع على الفور. |
Emin olun beni uzun, kaslı, toplumsal olarak mükemmel bir erkeğe bir gecede dönüştürebilecek bir ameliyat olsaydı, hiç durmadan yazılırdım. | TED | والآن، اسمع، إن كان هناك عملية جراحية سحرية بإمكانها أن تحولني إلى رجل طويل وعضلي ومثالي بليلة واحدة، سأجريها بلا تردد. |
Daphne'nin, onun saçını koklamaktan daha fazlasını yapacak bir Erkek arkadaşa ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنها بحاجة إلى رجل بإمكانه أن يقوم أكثر من , شم شعرها فقط |
Küçük bir çocuktan bir adam olana kadar burada yetiştin. | Open Subtitles | لقد كبرت فى هذا المكان من ولد صغير إلى رجل |
Hoş ve sıkı bir kıçın var boyacı. Yaşının üç katı bir erkekle böyle konuşmamalısın. | Open Subtitles | لديك مؤخرة عظيمة جميلة ايها الصبّاغ لايجب أن تتحدثي إلى رجل |
Kostüm giyip, kapı zilleri çalan bir adam için, oldukça mızmızsın. | Open Subtitles | بالنسبة إلى رجل يرتدي زيّاً ويقرع على جميع الأبواب تبدو فعلاً ضيق الخلق |
Geçenlerde, Yeni Gine'nin dağlık bölgelerinde seyahat ediyordum ve üç karısı olan bir adamla konuşmuştum. | TED | في الآونة الأخيرة، كنت مسافرة في مرتفعات غينيا الجديدة، وكنت أتحدث إلى رجل متزوج من ثلاث نساء. |
Aslında dünyadaki en iyi işe sahip olan bir adama bakıyorsunuz. | TED | حقيقة ، انتم تنظرون إلى رجل لديه أفضل وظيفة |
Şimdiki halimden orta yaşlı bir adama, oradan da yaşlı bir adama dönüyorum. | TED | ومن شكلي الحالي، سوف أتحول إلى رجل في منتصف العمر، ومن ثم، ومن هناك إلى رجل مسن. |
Onu kimsenin hükmedemeyeceği bir adama sattım. - Kime? | Open Subtitles | بِعته إلى رجل لا أحد يمكنه أَن يمارس القمع ضدّه |
- Seni seçtim çünkü iyi savaşan bir adama ihtiyacım var. | Open Subtitles | لأنني أحتاج إلى رجل يفهم في أمور المعارك |
Bir buçuk günde bir arayan, evinde tamponu olan ve cumartesi akşamları ima ederek dışarı çıkan bir adama bakıyorum. | Open Subtitles | أنظر إلى رجل يخرج كل يومين، مع وجود فوط نسائية في منزله، وموعد مقرر ليلة السبت |
Karga onu tarlasında çalışan genç bir adama götürmüş ve büyük büyükannem tam orada durması gerektiğini ta yüreğinde hissetmiş. | Open Subtitles | و أوصلها الغراب إلى رجل شاب يعمل فى أرضه و جدة جدتى كانت تشعر من قلبها أنه عليها أن تتوقف تماماً هنا |
Onu, yalnızca şöyle diyebilecek bir erkeğe teslim edeceğim: | Open Subtitles | سأعمل كل ما في وسعيّ : لأعهد بها إلى رجل يقدر أن يقول |
Lilly, mutlu olmak için bir erkeğe ihtiyacın yok. | Open Subtitles | ليلي،أنت لست بحاجة إلى رجل لتكوني سعيده. |
Bunun için bir erkeğe ihtiyacın var ve bence, sende bulacaksın. Kitty? | Open Subtitles | تحتاجين إلى رجل لفعل ذلك وأعتقد أنك ستجدينه |
Sohbete gerek yok. Tek ihtiyacım tesisatıma bakacak bir Erkek. | Open Subtitles | لا أحتاج إلى محادثة بل إلى رجل ليعمل على أنابيبي |
Senin bir erkekle konuşurken izledim. | Open Subtitles | لقد شاهدتك عندما تتكلمين إلى رجل |
Çok özel bir adam için yazdığım şarkıyla başlamak istiyorum kendisi için deli olduğum bir adam. | Open Subtitles | سأعترف بشأن تكريسي إلى رجل مميز أنا مجنونة به |
Buraya düşük bir çene ile değil, büyük bir adamla konuşmaya geldim. | Open Subtitles | لكنني لم أت لاجراء محادثات مع فم كبير لقد جئت إلى هنا للتحدث إلى رجل كبير |
Çocuk için kocaya ihtiyacın yok | Open Subtitles | أنت لست فى حاجة إلى رجل لترزقى بأطفال |