Çarptığını gördünüz mü? Aslında kuyruğunu da kullanıyor. Tıpkı laboratuvarda gördüğümüz gibi. | TED | هل رأيتم الإرتطام؟ إنه يستخدم ذيله كذلك تماما كما رأينا في المختبر |
Hareketi yavaş çekimde kaydetmek için bir film kamerası kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستخدم آلة تصوير تعمل بالأشرطة لإلتقاط الحدث بالتصوير البطىء |
Hareketi yavaş çekimde kaydetmek için bir film kamerası kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستخدم آلة تصوير تعمل بالأشرطة لإلتقاط الحدث بالتصوير البطىء |
Birçok tarım ilacı, suni gübre ve çok fazla su kullanılır. | TED | إنه يستخدم الكثير من المبيدات، والكثير من الآسمدة والكثير من الماء. |
Ordu kademesinde silahlar kullanır, çeteleri birleştirdi ve şehrin uyuşturucu ticaretini ele geçirdi. | Open Subtitles | إنه يستخدم أسلحة عسكرية ويؤسس عصابات من أجل الإستيلاء على تجارة المُخدرات في المدينة. |
45 kalibrelik bir silah kullanıyor ve her kurbana 13 el ateş ediyor. | Open Subtitles | إنه يستخدم سلاح من عيار 0.45 و أطلق 13 عيارا على كل ضحية |
Bu güzelce yayılmış ayakları engeller yokmuş gibi kullanıyor -- gerçekten olağanüstü. | TED | إنه يستخدم قدمه الجميلة الموزعة ليمشي وكأن تلك العقبات ليست موجودة اصلاً. إستثنائي حقاً. |
Iyi. Görsel-işitsel bağlantılar kullanıyor. | Open Subtitles | جيد، إنه يستخدم وسائل صوتيه و مرئيه للمساعده |
Bebekleri kızların eteklerinin altına bakabilmek için kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستخدم الدمى لكي ينظر أسفل تنورات الفتيات |
Şimdi de üç boşanma sebebini kullanıyor çünkü onu sevdiği için onunla evli kalmak istiyor. | Open Subtitles | إنه يستخدم الطلاق عذراً ليظل متزوجاً بها لأنه يحبها |
Görünüşe göre şiddet oluşturmak için sihir kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستخدم السحر بطريقة لخلق العنف في المجتمع |
Eski bir binayı kullanıyor içinde bir çamaşırhane var. | Open Subtitles | إنه يستخدم مبنى قديم مغسلة نهر الذبابة ، طريق لا جرو |
Biz niye oyunda varız. Bizi figüran olarak kullanıyor. Buna göre iki kişi evlenirse birbirlerinin parası üzerinde hakları olurmuş. | Open Subtitles | ماذا ينوى , لماذا نحن فى المسرحية إنه يستخدم هذا |
Albay, denizciniz eğitimini bize karşı kullanıyor. | Open Subtitles | أيها العقيد, إنه يستخدم أدوات البحارة ليتجنبنا |
Gazyağı sisi. Duman makinelerimizi kullanıyor. | Open Subtitles | لا نستطيع أن نرى من خلال الضباب إنه يستخدم آلات الدخان الخاصة بنا |
Çarpma anında kırılabilen mermiler kullanıyor bu da balistik karşılaştırmayı imkansız kılıyor. | Open Subtitles | إنه يستخدم شظية قابلة للكسر , والتى تتفتت عند الإصطدام عمل مقارنة للمقذوفات مستحيلة |
Aynı zamanda diğer bir galaksi ile haberleşmeyi sağlamak üzere alt uzayı kullanıyor. | Open Subtitles | لا، إنه يستخدم الفراغ الفرعي للتواصل عبر مجرة أخرى أيضاً |
20 yıldır kendi çıkarları için İslam'ı kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستخدم الإسلام للنهايات السياسية لـ 20 سنة |
Anti psikotik olarak kullanılır, ama hıçkırıkta da işe yarar. | Open Subtitles | إنه يستخدم كمضاد للاكتئاب , ولكنه يساعد على الفواقات |
Evet, fişeklerde, ateşli silahlarda ve kibritlerde kullanılır. | Open Subtitles | نعم، إنه يستخدم في الطلقات النارية وفي البارود، وفي الكبريت |
Sadece tatillerde ve bunun gibi etkinliklerde kullanılır. | Open Subtitles | إنه يستخدم في أوقات العطلات وأحداث خاصة مثل هذه. |
Veri aramak için UHF kullanır. | Open Subtitles | إنه يستخدم ترددات عالية للغاية للبحث عن البيانات. |