"إن احتجت" - Translation from Arabic to Turkish

    • ihtiyacın olursa
        
    • ihtiyacınız olursa
        
    • ihtiyacım olursa
        
    • gerekirse
        
    • ihtiyacın varsa
        
    • istersen
        
    • lazım olursa
        
    • ihtiyacım olduğunda
        
    • şey varsa
        
    Sana iyi şanslar. Eğer ihtiyacın olursa, prezervatifler ilaç dolabında. Open Subtitles إن احتجت لواقٍ ذكري فيوجد الكثير منها في علبة الصيدلية
    Eğer ihtiyacın olursa, ki olacak, beni aramaya ne dersin? Open Subtitles إن احتجت إليها , وستحتاج لما لا تتصل بي ؟
    Peki, eğer yardıma ihtiyacın olursa, bana söyle olur mu, tatlım. Open Subtitles حسنا, إن احتجت لمساعدة يا عزيزي في هذا الأمر.. فقط أخبرني
    Bakın eğer bir şeye ihtiyacınız olursa... Open Subtitles و إن احتجت إلى أي شيء فلا تتردد في إعلامي بذلك
    Yardıma ihtiyacım olursa, kendime birini bulurum. Open Subtitles اهدأ يا مارشال إن احتجت إلى أي مساعدة سألجأ إلى خدمات مساعدي
    Eğer meslektaşlarının yanından acilen ayrılman gerekirse bunu son çare olarak bullanabilirsin. Open Subtitles إن احتجت أعذار لترك زملائك هذا طريقة الأخيرة إن احتجت للمغادرة سريعا
    istersen film falan da izleyebilirsin. Birşeye ihtiyacın olursa haberim olsun. Open Subtitles شاهد التلفاز أو فيلمًا إن شئت، وأعلمني إن احتجت أي شيء.
    istersen film falan da izleyebilirsin. Birşeye ihtiyacın olursa haberim olsun. Open Subtitles شاهد التلفاز أو فيلمًا إن شئت، وأعلمني إن احتجت أي شيء.
    Kız kardeşim bir süre yardım edecek, bize ihtiyacın olursa oradayız. Open Subtitles عرضت أختي مساعدتنا لبعض الوقت ولهذا سنكون هناك إن احتجت إلينا
    Dosta ihtiyacın olursa buradayım. Open Subtitles هل أنت متأكدة أنك ستكونين على ما يرام ؟ أنا موجودة إن احتجت لصديقة
    Eğer bir şeye ihtiyacın olursa, ben buradayım. Open Subtitles و إن احتجت أيّ شيء فأنــا هنــا لأســاعدك
    Bir ihtiyacın olursa yandayım. Open Subtitles إن احتجت إلى أي شيء فأنا بالغرفة الأخرى.
    Bir şeye ihtiyacın olursa, mesela konser bileti, pedikür... Open Subtitles إن احتجت لشيء ما، تذاكر سهرة، تطبيب الأرجل،
    Bir şeye ihtiyacın olursa, her ne olursa bana güvenebilirsin, demek için uğradım. Open Subtitles حضرت فقط لأقول: إن احتجت أي شيء فاعتمدي علي إن أصبحت ضعيفة, سأكون موجوداً أنا ـ هورهي ـ
    Bir şeye ihtiyacın olursa odam orası. Nihayet tanıştığımıza memnun oldum. Open Subtitles إن احتجت إلى شيء فسأكون هناك، سررت بالتعرّف بك أخيراً
    Kendinizi daha rahat hissettirecek herhangi birşeye ihtiyacınız olursa, lütfen çekinmeyin, ben buradayım. Open Subtitles إن احتجت شيئاً آخراً شئ ما لأجل راحتك لا تترددي في طلبه أنا هنا
    Bir şeye ihtiyacınız olursa, çağrı numaramı biliyorsunuz. Open Subtitles استمع، إن احتجت أي شيء فمعك رقم جهاز استدعائي
    Yani, bir ortağa ihtiyacım olursa, ne yapacağını bilen birini seçerim. Open Subtitles إذاً، إن احتجت لزميل، سأحصل على أحداً يعي ما يفعله
    Bir yardımcı gerekirse, ne yaptığını bilen birini alırım. Open Subtitles إذاً، إن احتجت لزميل، سأحصل على أحداً يعي ما يفعله
    Birşeye ihtiyacın varsa söyle de bileyim. Open Subtitles إن احتجت لأي شيء، لا تتردد في الإتصال بي.
    Her şey ses kodludur, bir şey istersen söylemen yeter. Open Subtitles كلّ شىءٍ مشفّر بالصوت لذا إن احتجت إلى شىء فاطلبه
    Diyeceğim o ki yeni adam, bir şey lazım olursa bana gel. Open Subtitles ،المقصد هو، أيها الشاب الجديد .إن احتجت لأي شئ، يمكنك المجئ إليَّ
    İlk defa. Yardıma ihtiyacım olduğunda gelebileceğimi söylemeseydin, gelmezdim. Open Subtitles هذه أول مرة، ولم أكن لآتي لو لم تطلب مني أن أفعل إن احتجت للمساعدة.
    Yardım edebileceğim bir şey varsa, ya da her ne olursa, ben buradayım. Open Subtitles إن كان باستطاعتي تقديم المساعدة، أو إن احتجت إلى شيء، فأنا في خدمتك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more