"اتّصل" - Translation from Arabic to Turkish

• ara
• aradı
• arayıp
• arayın
• aramış
• arayan
• ararsın
• irtibata
• aramıştı
• arıyorum
• çağır
• iletişime
• ulaşın

Gitmem gerek. İstediğin birşey olursa ara beni.
من الأفضل أن أذهب، اتّصل بي اذا احتجت شيئاً آخر

Buralara tekrar gelirsen beni ara olur mu?
إذا رجعت إلى هذه الأرياف مجدداً اتّصل بي

Onlari ara ve benimle görüsmelerini söyle onlara.
إن كانوا لا يفكرون بي، اتّصل بهم أخبرهم بالتفكير بي

Bizi bir yıl önce aradı. Açıkça, ölmesi için yardım etmemizi istedi.
لقد اتّصل بنا منذ عام وطلب منا صراحةً أن نساعده على الانتحار

Buckland'dan biri aradı ve satışın bu zamana kadar bitmiş olması gerektiğini söyledi.
اتّصل شخص من، باكلاند و اعتقدَ بأنكِ عدتِ من العقار المعروض للبيع

Bir saat sonra müdür beni arayıp erken emekliliğimi istedi.
بعد ساعة لاحقاً، اتّصل بي المُدير ووضع التقاعد المبكّر للنقاش.

Son filikada dolunca köprüden beni arayın.
اتّصل بي من الجسر عندما يكون قارب النّجاة الأخير محمّلاً

Donaldson'ları ara ve bunun benim kararım olduğunu söyle, tamam mı?
اتّصل بعائلة دونالدسون وأخبرهم أنه كان قراري، حسناً؟

İstersen doktorları ara; artık çok iyi arkadaşsınız.
اتّصل بالأطبّاء إن أردت بما أنّكم أصبحتم أصدقاء الآن

O zaman yerel medyayı ara ve onlara böbrek fonksiyonlarında az da olsa düzelme mucizesine tanık olduğumuzu söyle.
إذاً اتّصل بالدوريّات الطبيّة وأخبرهم أن يشهدوا المعجزة في انخفاضٍ طفيفٍ لوظائف الكلية

Sen bu konuyu biraz düşün ve beni ara, tamam mı?
حسناً، فكّر بالأمر و اتّصل بي، اتّفقنا؟ هاك بطاقتي

Aşağıyı ara ve geldiğimizi söyle.
اتّصل بغرفة الملكية أخبرهم بقدومنا للأسفل.

Vakfı ara. Bağışın sahte olduğunu bildir.
اتّصل بالمؤسسة واشرح لهم أنّ التبرّع مزيف

Birkaç gün sonra tekrar aradı, bu sefer daha sakindi. Böylesine kararlı oluşu beni şaşırtmıştı.
وبعد ايام، اتّصل ثانيةً، أكثر هدوءاً وقد فاجئني إصراره

Foreman da aradı ve diğer zamanlarda meditasyon kitapları ve ambar restorasyonu ile ilgili dergiler okudu.
فورمان اتّصل به وباقي الوقت يقضيه في القراءة كتب عن التفكير ومجلات عن ترميم الاسطبلات

Teslimatı yapınca yardım hattından beni aradı. Koyu renkli bir sedan tarafından takip edildiğini söyledi.
بعد إيصاله للهويّات، اتّصل بي على الخط الساخن، وقال أنّه تتمّ مُلاحقته بواسطة سيّارة سوداء.

Gece yarısına doğru tekrar aradı. Farkedildiğini söyledi.
اتّصل بي ثانية قرب مُنتصف الليل وقال أنّ غطاءه قد كُشف.

Her saat arayıp sormazsam benim kız çıldırır.
يا صاح، تُصاب خليلتُي بالذعر، إذا لمْ اتّصل بها كلّ ساعة.

Bu acil bir durumsa bölge hastanesini ya da 911 Acil'i arayın.
ان كانت لديك حالة طبية طارئة اتّصل بمستشفاك المحليّة أو بالاسعاف

Çiftlikte konseyin patlayarak öldüğü o günde ise numarayı tam 10 kez aramış.
ويوم تعرّض أعضاء المجلس للانفجار بالمزرعة، اتّصل بهِ عشر مرّات.

Çinlileri arayan oldu mu? Çünkü bu meteor değil...
هل اتّصل أحد بالصينيين، لأن هذا ليس نيزكًا فضائيًّا.

Şimdi kapatıyorum. Doğru dürüst konuşabileceğin zaman beni ararsın.
سأنهي المكالمة، اتّصل بي حالما تعودَ شخصاً أستطيع التعامل معه.

Site ile iletişime geç. Kaybolduğu zamanlarda onunla irtibata geçen birileri var mıymış bakalım.
فلتتصلي بموقع التعارف، وانظري لو اتّصل بها أيّ شخصٍ في وقتٍ قريبٍ من إختفائها.

Şehre döndüğünü söylemek için aramıştı.
-بعد ظهر هذا اليوم . اتّصل ليقول أنّه في طريق عودته إلى المدينة.

Şimdi de ben seni arıyorum ve bir daha ararsa ona-
فعليّ السماح له بممارسة عمله حسناً، إنّني أهاتفك الآن ...لأخبرك بأنّه إذا اتّصل بك

Tamam, kovabilirsin ama bence güvenliği çağır.
نعم، يمكنك طردها، لكن اتّصل بالأمن.

Bana ulaşın ve hayallerinizi anlatın. Bayan...
اتّصل بي و أخبرني بأحلامك ...سيّدتك المُستقبليّة