| Bu iş için seni bizzat ben seçtim ve başaracağını biliyorum. | Open Subtitles | لقد اخترتك بالتحديد لهذه الوظيفة و أعلم أنك سُتبلى حسناً |
| Binbaşı, seni çok önemli bir görev için seçtim. | Open Subtitles | أيتها العريفه, لقد اخترتك لمهمه غايه فى الأهميه |
| Bunu söylemek için seni Lizaveta hâlâ hayattayken, babanın senden bahsettiği vakitler seçtim. | Open Subtitles | لقد اخترتك منذ مدة طويلة اخترتك منذ اللحظة التي حدثني والدك عنك, وكانت إليزابيث حية |
| Tamam bak mesele şu ki seni seçtiğimi biliyorsun, o yüzden seni kovmazsam bana artık, hep seni az daha kovacak adam gözüyle bakacaksın. | Open Subtitles | حسناً، لقد اخترتك بالفعل و أنت تعلم ذلك و إن لم أستمر بذلك ستعتبرني دائماً الرجل الذي كاد يطردك |
| Seni seçmiştim ama zeki olduğunu düşündüğümden değil diğerlerinden daha az aptal olduğunu sandığım için. | Open Subtitles | لقد اخترتك للوظيفة ليس لأنك ذكي لكن لأننى ظننت أنك كاتم للأسرار عن الباقى فى الشركة |
| Fazla samimiyetimiz yok ama yine de sizi seçtim çünkü erkeklere bu kadar sık vücudunu veren genç bayan arkadaşım yok. | Open Subtitles | معرفتنا ببعض ليست بعيدة ولكني اخترتك لأني لا أعرف أي امرأة شابة أخرى تعطي جسدها للرجال كثيرا |
| Teselli ediyorsa, en iyisi olduğun için seçtim seni. | Open Subtitles | لقد اخترتك لأنك كنت الأفضل إذا كان في هذا عزاء لك |
| Bu yüzden seni seçtim. Seni ve zavallı aileni. | Open Subtitles | .لِهذا اخترتك ، يا ابن أخي .أنت وعائلتكَ المثيرة للشفقة |
| Dr. Turk o güzel kadın yerine sizi seçtim çünkü hep beraber dolaşacağız. | Open Subtitles | اخترتك على الشابة اللطيفة لأننا سنتحرك كثيراً. |
| Sizi seçtim çünkü size daha çok uyacak bir meslek olup olmadığını kendinize gerçekten sormanızı istedim. | Open Subtitles | اخترتك لأني آمل أنّك ستسألين نفسك تسألين نفسك حقاً إن لم تكن هناك مهنة تناسبك أكثر |
| Hayati önem taşıyan bu göreve sizi seçtim çünkü çocukken İsrail tanklarına attığınız her taş ıskaladı. | Open Subtitles | لقد اخترتك للقيام بهذه المهمة الحيوية لأن كل حجر رميته على الدبابات وأنت صغير،، قد غاب |
| Sizi bu göreve tekniğe hakim olduğunuz ve soru sormadığınız için seçtim. | Open Subtitles | لقد اخترتك لأنك تجيد التعامل مع هذه الآلة ولا تسأل أسئلة |
| Artık derse başlamak istiyorum ve bu yüzden seni seçtim, ki bunu yapmaya da hakkım var. | Open Subtitles | لست كذلك, أريد أن ندرس و اخترتك أنتي بما أنني أملك الحق بالاختيار |
| baban burada yaşamıyor çünkü ben tek bir çocuk yetiştirmek istedim ve seni seçtim. | Open Subtitles | ودعني أكون واضحة أبوك لا يعيش هنا لأنني قررت أن أربي طفل واحد وقد اخترتك |
| senin gibi birisi benimle birlikte seni diğerleri gibi olmadığın için seçtim sen farklısın | Open Subtitles | شخص مثلكِ مع غبي مثلي اخترتك لأنك لست مثل الآخرين، أنت مختلف |
| O piti piti yaptım. Kaybetmene rağmen seni seçtim. | Open Subtitles | لقد قمت بالعد بينكما وأنت خسرت ورغم ذلك اخترتك |
| Seni, başkalarının sorunlarına burnunu sokmayı sevmediğin için seçtim. | Open Subtitles | اخترتك لأنني أريد شخصاً لا يحب أن يتدخل في شئون الآخرين |
| Çok akıllı ya da öyle bir şey olduğun için mi seni seçtiğimi sandın? | Open Subtitles | هل ظننت أنني اخترتك لأنك ذكي أو شيء من هذا القبيل؟ |
| Yatakta çok iyi olduğunu duyduğum için seni seçmiştim. | Open Subtitles | ولقد اخترتك فى العمل لأنى علمت انك جيد فى السرير |
| Bağımsız bir uyuşturucuyla savaş birimi kurma yetkisi aldım ve seni seçiyorum. | Open Subtitles | لقد فوضوني لأقوم بإنشاء وحدة لمكافحة المخدرات وقد اخترتك أنت |
| Seni seçmemin nedeni o pislikteki en sevimsiz böcek olmandı. | Open Subtitles | لقد اخترتك لانك كنت اكثر حشره مثيره للشفقه في المجموعه |
| Beni, benim seçtiğim gibi seçmeni ümit ediyorum. | Open Subtitles | أتمنى أن تختاريني مثلما اخترتك أنتِ |
| Bu nedenle seni sectim. | Open Subtitles | لهذا اخترتك . |