Benim tek istediğim sadece onu sevmek ve onun da beni sevmesiydi. | Open Subtitles | كل ما اردته كان لمجرد أحبه ويكون له الحب لي مرة أخرى. |
O gemi limanı terketti. Tek istediğim sana yardım etmekti. | Open Subtitles | تلك السفينه قد بيعت كل ما اردته فقط هو مساعدتك |
Bana yalan söyledi ve saygısızlık etti, benimse tek istediğim onu korumaktı. | Open Subtitles | لقد كذبت علي و لم تحترمني و كل ما اردته هو حمايتها |
İstediğin lab raporu, numuneler Promisin pozitif çıktı. | Open Subtitles | تقرير المعمل الذى اردته العينه ايجابيه للبرومايسن |
Onun hayatta olmasını istedim ve senin onu yapabilsen öldüreceğinden oldukça emindim. | Open Subtitles | انا اردته حي و كنت متأكده جدا انك ستقتله لو كنت تستيطع |
Ve bütün samimiyetimle söylüyorum ki, bütün istediğim onun bana kızmaması idi. | TED | وسأكون صادقة، كل ما اردته هو أن لا يكون غاضبا علي. |
Yani istediğim herşeyi... o an yapacam... çünkü ne zaman ne olacağını asla bilemezsin. | Open Subtitles | انا اعنى ان كل شئ اردته انا ذاهب من اجل تحقيقه لأنك لا تعرفين ابدا متى قد يحدث لك شيئا |
Tek istediğim şey, Paris'e gidip Silahşorlar'a katılmak. | Open Subtitles | كل ما اردته هو الوصول الى باريس والإنضمام الى الفرسان |
Ben olsam onu yakalardım. Tek istediğim onların yerini almaktı. | Open Subtitles | انا كنت سأسلمه كل ما اردته ان اعرف موقعهم |
İlk deneyimim için istediğim her şeye sahipti. | Open Subtitles | لقد كانت كل شئ اردته بالنسبه لتجربتى الاولى |
Efendim, benim bütün istediğim dürüst bir çalışma dürüstçe kazanılmış para. | Open Subtitles | كل ما اردته هو مجرد ان اتقاضي اجر يومي عن العمل بشرف |
Bu akşam tek istediğim gece sona erdiğinde biraz olsun zarafet ve asaletimin kalmış olmasıydı. | Open Subtitles | الليله كل ما اردته هوا ان انهى تلك الليله ببعض الرشاقه والكرامه |
Evet biraz delice gözükebilir ama bu küçüklüğümden beri istediğim bir şey. | Open Subtitles | يبدو جنونا لكني اردته منذ كنت فتاة صغيرة |
Kevin, sevinmelisin. İstediğin şey buydu, doğru mu? | Open Subtitles | كيفن , انت سعيد حصلت على ما اردته , أليس كذلك؟ |
Devam edersin, istediğin her şeyi alırsın olabileceğini bildiğim mükemmel adam olursun. | Open Subtitles | تستطيع جعلها تستمرو تحصل على كل ما اردته الرجل العظيم الذي أعلم بأنك ستكون عليه |
Arabayı ve kıyafetleri aldığına göre son olarak sana en çok istediğin şeyi vereceğim. | Open Subtitles | والآن بما انك حصلت على السيارة والمال أخيرا، سأمنحك الشيء الذي اردته من البداية |
Ve burada gerçekten bir eski natürmort tabloyu canlandırmak istedim. bu yüzden kokular ve diğer şeylerle uzun zaman geçirdim | TED | وفي هذا أنا حقاً اردته أن يشابه لوحة في سن مبكر ما تزال حية. لهذا قضيت بعض الوقت مع الروائح والبنود. |
Ben sadece güzel bir akşam geçirmeni istemiştim ama sen mahvetmek için elinden geleni yaptın. | Open Subtitles | اعنى، كل ما اردته هو ان اعطيك ليلة رائعة، و بدا الأمر وكأنك خرجت عن المألوف لتدمرى الأمر |
Her zaman tek isteğim; Senin gibi bir prens tarafından sevilmekti. | Open Subtitles | كل ما اردته كان أن اكون محبوبه, من قبل امير مثلك. |
Ama onu canlı istiyordum ve ona çok yaklaşmıştım. | Open Subtitles | إلا إني اردته حياً، و قد كدت ان اقبض عليه |
Ama sen aynı zamanda onu aşağılamayı, işkence çektirmeyi istedin. Bana göre değil bunlar. Çok kaba bir şey bu. | Open Subtitles | وأنت اردته أن يهان ويعذب ببساطة هذا ليس من طباعي، هذا ليس راقياً |
Kontrol altında atladı! İnmesini istiyordun. İndi, işte! | Open Subtitles | سيطرت على القفزه ، لقد اردته في الاسفل وها هو في الاسفل |
Hayır, hayır, çünkü sizin bölümünüzden adı Grayson olan elemanı istediğime eminim. | Open Subtitles | لا, ان من الممكن ان اقسم ان الشخص الذي اردته اسمه جريسون. |
Ne istediğimi bilmiyordum ama ısındığımı hissediyordum. | Open Subtitles | لم اعلم ما اردته تحديداً ولكني شعرت بأني اصبح ادفأ |