"استطيع ان" - Translation from Arabic to Turkish

    • miyim
        
    • Seni
        
    • edebilirim
        
    • Onu
        
    • Sana
        
    • Bunu
        
    • edemem
        
    • ben
        
    • yapabilirim
        
    • yapamam
        
    • olduğunu
        
    • edebiliyorum
        
    Sence gecenin bir vakti öylece gidip de bir kızın numarası isteyebilir miyim? Open Subtitles لا استطيع ان اذهب الى منزله في منتصف الليل واسئله عن رقم فتاة
    Yani, eğer Sana hayallerinin peşinden gitme hakkı verilmişse ve Tanrı da Seni mutlu etmek isterse o zaman alabilirim. Open Subtitles اعني اذا كان لديك الحق في السعي وراء احلامك ومشيئة الله التي تجعلك سعيدا معنى هذا انا استطيع ان اشتريها
    Onu tedavi edebilirim ama acilen bir doktora ihtiyacı var! Open Subtitles انا استطيع ان اعالجه ولكنه سيحتاج الى مساعده طبيه سريعا
    Ölümünden hemen önceki günlere kadar, çok güçlü biçimde belki mantıksız bir biçimde, daima Onu ölümden koruyabileceğimi hissettim. TED لأحسست وحتى ايام قبل وفاة بقوة ويمكنكم ان تقولوا من غير منطق انني استطيع ان احفظه من الموت للأبد
    Kendim bile buna şaşırıyorum ama, belki Sana senden çok güveniyorum. Open Subtitles اجد نفسي مهتم بشأنك بطريقه لا استطيع ان افسرها كلياً. حتىلنفسي..
    30 dakika sonra onunla golf kulübünde buluşmam gerekiyor ve ben Bunu yapmayacağım. Open Subtitles من المفروض ان التقي بها بعد نصف ساعة ولاكن لا استطيع ان التقيها
    Şimdi, stüdyo vesikalığı gibi garanti edemem, ama iyi olacak. Open Subtitles لا .. لا استطيع ان اعدك بصورة بورتريه لكنها ستفعل.
    Bay Redfern, ne iş yaptığınızı sorabilir miyim? - Muhabirim. Open Subtitles سيد ريدفيرن, هل استطيع ان اعرف ما هو عملك ؟
    Stan, bir süre çıkabilir miyim? Kız arkadaşım kötü durumda. Open Subtitles ستان, هل استطيع ان اذهب لبعض الوقت فتاتى غاضبة حقا
    Hey, Cal. Her zaman için zevktir, ama sorabilir miyim neden otoparkda buluşuyoruz? Open Subtitles اهلا انه دائما لمن السرور,ولكن لو استطيع ان اعرف لم التقينا في المواقف؟
    Tatlım, üzgünüm ama Seni götüremem. Aşağıda bir sürü tehlikeli malzeme var. Open Subtitles عزيزتي لا استطيع ان اسطحبكِ معي للاسفل هنالك العديد من المواد الخطرة
    Bu konuda Seni suçlayamam bak. Hepimiz hastalarımızdan nefret ediyoruz. Open Subtitles حسناً لا استطيع ان اعارضك على هذا فجميعنا يكره مرضانا
    Üzerinde hala aldığımdaki etiketi duruyor yani beğenmezse mağazaya iade edebilirim. TED ومازالت العلامة التجارية عليه لكي استطيع ان اعيده الى المخزن في حال لم يعجبها الفستان
    - Hayır. Sanırım tahmin edebilirim. - Bu gece ikimiz de araştırmamızı bitirdik. Open Subtitles لا, استطيع ان اُخمن هذا اذن, فقد أنهى كل منا بحثه الليلة
    Sana hiçbir şey söylemem gerekmeden, Sana Onu ... aldırabileceğimi adım gibi biliyorum. Open Subtitles انا متأكد جدا اني استطيع ان اجعلك تحضره بدون ان اخبرك اي شيئ
    Belki Sana daha sonra katılabilirim. Belki bir kaç gün içinde... Open Subtitles ربما استطيع ان احضر اليك لاحقا بالتأكيد ربما فى خلال ايام
    Bırak dün geceyi, rüyamda bile Sana Bunu yapabileceğimi düşünemem. Open Subtitles ولا حتى في أحلامي استطيع ان أتخيّل عمل ذلك إليك.
    Hayali bir hayat için gerçek hayatımı bırakmaya devam edemem. Open Subtitles لا استطيع ان اترك حياتي الحقيقية من اجل حياة وهمية
    Sandy, bunun büyük bir parti olacağını biliyorum, fakat ben gelmeyebilirim. Open Subtitles انا متأكدة انها ستكون حفلة رائعة ولكنى لا استطيع ان احضرها
    Chaucer ve Proust'un sözlerini ezbere bilirim ve çok iyi ahmak kıyımı yapabilirim. Open Subtitles و استطيع الاقتباس من تشسر و بروست و استطيع ان اقوم باختزال رائع
    Ama bun akşama kadar yapamam. Open Subtitles ولكنى لن استطيع ان اصل للنتيجة قبل الظهر
    Bu rapora dayanarak eski bir JR çalışanı olduğunu söyleyebilirim, değil mi? Open Subtitles بناءا على هذا التقرير استطيع ان اقول لك موظف ارجى اليس كذللك؟
    Evet, tahmin edebiliyorum. Korkunç bir sinir harbi olmalı. Open Subtitles نعم, استطيع ان اتخيل, لابد وانها معاناة قاسية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more