Bir sonraki randevumuzun salı günü olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أنّ موعدنا القادم لن يحين حتى الثلاثاء. |
Yapabileceğim bir şey olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أنّ هناك ما يمكنني القيام به. |
O görüntülerin bizim son çaremiz olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | لقد اعتقدت أنّ الصور هي التي ستنقذنا |
Bir sonraki randevumuzun salı günü olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أنّ موعدنا القادم... لن يحن حتى الثلاثاء. |
Yazıyı okuduğumda, hayatının mükemmel olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | فعندما قرأت المقال، اعتقدت أنّ حياتك مثالية |
Bunun bir şeyleri değiştirmek için şansım olduğunu düşünmüştüm Bill ama değişen ne ki? | Open Subtitles | اعتقدت أنّ هذه فرصتي، يا بيل، لأفعل أمور مختلفة، ولكن ما الذي تغيّر؟ |
Bu kliniğin böyle bir dönüşüm terapisi yapacak en son yer olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أنّ هذه العيادة هي المكان الأخير... أنّ شيئاً كعلاج التحويل يُمكن أنْ يحدث فيه. |
- Randevun olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | - اعتقدت أنّ لديك موعداً |