"افضل صديق" - Translation from Arabic to Turkish

• en iyi arkadaşım
• en iyi arkadaşımsın
• en iyi arkadaşı
• iyi arkadaşımdı
• en iyi arkadaş
• en iyi arkadaşın
• en iyi dostumsun
• en iyi arkadaşıdır

Dünyanın bu tarafındaki en iyi arkadaşım.
انه افضل صديق لدى فى هذا الجزء من العالم

Bu posta kutusunu, en iyi arkadaşım olan Tyler Doherty'e adıyorum.
أنا أهدي هذا الصندوق الى افضل صديق لى تايلر دوتى

- Teşekkürler, Howard. İyi birisin. - Sen de benim en iyi arkadaşımsın!
شكرا يا هوارد انت جيد انت افضل صديق لى ايضا

Bu konu, Kral'ın katili Knut'un en iyi arkadaşı olan ArnMagnusson adında biri hakkında."
هل هذا عن قاتل الملك افضل صديق لإكنوت ارن ماجنيسون من فلوجوس

- O en iyi arkadaşımdı ve hala da öyle.
هو كان افضل صديق لي وهو لايزال كذلك

Bana ikinci bir şans verirseniz söz veriyorum ki kızınızın sahip olduğu en iyi arkadaş olurum.
لكن, اذا اعطيتني فرصة ثانية اني اعدك اني سأكون افضل صديق لابنتك التي حصلت عليه

Ve eğer biriyle evleneceksen, en iyi arkadaşın olsa iyi olur.
وعندما تتزوجين شخصا ما ، من الافضل ان يكون افضل صديق لك

Joy müthiş bir kadın, sen de en iyi dostumsun ve...
اعني ان جوي هي زوجة رائعة وانت افضل صديق

Gerçekten sağlam, muhteşem insanlarla benim en, en, en iyi arkadaşım gibi.
انه بحاجه للاندماج مع الناس تعلمين الاشخاص الممتعين و الرائعين مثل افضل افضل افضل صديق لي

Dünyadaki en iyi arkadaşım, sürekli bana iltifat eden dostum, öldürüldü!
افضل صديق لي بالعالم الذي كان يمدحني طوال الوقت

Beni bu işe o soktu ve o benim en iyi arkadaşım.
هو ادخلني في هذا العمل وهو افضل صديق عندي

Yani... Belki iş dışındaki tek arkadaşım sensin, ama en iyi arkadaşımsın.
قد تكون صديقي الوحيد الذي لايعمل لكنك افضل صديق

Sen en iyi arkadaşımsın! Tüm kızlar ve erkekler Ses yapıyor burada herkesler Haydi göster bize kendini
انت افضل صديق لي كل شيئ سريع من حولي انا سكران الان

Sen benim en iyi arkadaşımsın ve bugün benim 16. doğum günüm
انت افضل صديق لي وهذا عيد ميلادي السادس عشر

Sahip olduğun en iyi arkadaşı kaybettin kardeşin kafayı yedi ve Purgatory'nin en azılı yaratıkları şuan su kanallarında ama evet anlıyorum.
فقط فقدت افضل صديق قد تحصلت عليه و أخوك واكثر أحد مطلوب من أرواح التي خرجت من المطهر

Bir işin veya sorumlulukların olsaydı o gün en iyi arkadaşı gibi olacak mıydın?
ماذا لو كان لديك عمل او مسئوليات او اماكن تحب ان تكون بها مثل افضل صديق لها ؟

Henry'in en iyi arkadaşı olmam, her şeyi bildiğim anlamına gelmez.
انظري , فقط لانني افضل صديق لهنري لا يعني أنني أعرف كل شيء.

Uzun yıllar önce benim en iyi arkadaşımdı.
لقد كان افضل صديق لي منذ عدة سنوات

Lavon Hayes ile tanıştın, sahip olduğun en iyi arkadaş.
اثرت عليك قابلتي ليفون هايز افضل صديق حظيتي به

en iyi arkadaşın olmak için hayat boyu... sevimli ama zavallı olmam gerekiyorsa istemem, kalsın.
انظر ,اذا كان يجب ان اكون حبابا ولطيف لافوز بجائزة افضل صديق اعتقد انه يمكنك الاحتفاظ بالجائزة

Sen benim en iyi dostumsun, biliyorsun.
انت افضل صديق لي انت تعلم

Elmas bir kızın en iyi arkadaşıdır. Hadi koş, Ermintrude.
آه، حَسناً، الالماس افضل صديق للمرأه هذا شأن، ايرموندي