Matmazel ve Kolbe yemeklerine dokunmamışlar bile. | Open Subtitles | الآنسة و كولبي بالكاد قد لمسا شيئاً من الطعام |
Delik için üzgünüm, Matmazel. | Open Subtitles | أتوسل إليك بأن تعفي عن الحفرة أيتها الآنسة |
St. James Kilisesine teşrif ederlerdi. Ama genç Miss Bennetleri de unutmayalım! | Open Subtitles | أنهن ليشرفن بلاط سانت جيمس نفسه ولكن دعينا لاننسى الآنسة بنيت الصغيرة |
Bayan Miss Stanhope ağzındaki baklayı çıkarmaya başladı sonunda. herneyse, ormana gittim ve. | Open Subtitles | الآنسة الشابة ستانهوب مَضت في إفْشاء السرّ على أية حال ذَهبَت إلى الأدغال |
DDA hanım ile medyum hanım, ne mükemmel bir ikili. | Open Subtitles | الآنسة إي إس بي و بريدي ميرفي؛ بعض التركيبة الجميلة |
- Bayan Quested az önce kötü bir haber aldı da. | Open Subtitles | الآنسة كويستد تلقت للتو بعض الأخبار السيئة |
Leydi Astwell, Matmazel Naylor'ın atılmasına karşı gelmek için çalışma odasına gitti. | Open Subtitles | الليدي ً آستوال ً دخلت المكتب لتعترض على قرار إستبعاد الآنسة ً نايلر ً |
Bu bir delinin işi mi? Hayır. Katil, Matmazel'in kendi çevresinden biri. | Open Subtitles | كلا , القاتل هو شخص من دائرة معارف الآنسة |
Çarşamba günü, Matmazel'e yapılan saldırılar başlıyor. | Open Subtitles | و في يوم الأربعاء بدأت محاولات قتل الآنسة |
Hayır. Katil, Matmazel'in kendi çevresinden biri. | Open Subtitles | كلا , القاتل هو شخص من دائرة معارف الآنسة |
Çarşamba günü, Matmazel'e yapılan saldırılar başlıyor. | Open Subtitles | و في يوم الأربعاء بدأت محاولات قتل الآنسة |
Miss Page olay sırasında kontrol odasında olduğunu iddia ediyor. | Open Subtitles | إدّعاءات الآنسة باج هي كانت في غرفة السيطرة كلّ الوقت. |
Neredeyse iflas ediyordu, ve bir gün kapağa Miss Transistor'ü koydu. | Open Subtitles | أفلس تقريبا، وبعد ذلك بيوم واحد وضع الآنسة ترانسستور على الغلاف |
Jonglör, Richard. Amerikadan büyüleyici, Miss Sally Bowles! | Open Subtitles | المغنية الساحرة من أمريكا الآنسة سالي بولز |
- Miss Jouvet, gelmeniz ne kadar güzel. | Open Subtitles | ضربة تلك. الآنسة جيوفيت، كم لطيف منك للمجيء. |
Kurbağa hanım? Neye ihtiyacınız olduğunu artık anladınız mı, evladım? | Open Subtitles | حسناً الآنسة الضفدعة هل أدركت ما تحتاجين إليه يا صغيرتي؟ |
Önce büyükanne sonra küçük tombul hanım. Ne leziz bir ikili. | Open Subtitles | جدتكِ أولاً وثم الآنسة ممتلئ الجسد، يا له من زوج رائع. |
- Bayan Grey ve onun 50.000 poundu için. | Open Subtitles | لأجل الآنسة جراي والـ 50000 جنيه التي تملكها |
Leydi Parıltı-Işıltı akşam yemeğinde Kral'a eşlik edecek. | Open Subtitles | الآنسة جريتل سباركل ستكون زميلة الملك على العشاء |
Evet. Bu Bayan Manners, sana bahsettiğim hanımefendi. | Open Subtitles | نعم ، فعلا هذه الآنسة مانرز التي حدثتك عنها |
- Beğeneceğini tahmin etmiştim. Bn. McCardle, Bn. | Open Subtitles | آنسة مكاردل، اريد ورودا في كابينة الآنسة فيرتشايلد |
Bu genç bayana Turnike Güzeli'ni nerede bulabileceğini soruyordun. - Bakın. | Open Subtitles | أنك كنت تسأل هذه الشابة أين يمكنك أن تجد الآنسة تيرنستايل |
- Komiser... bayanın sorusunu yanıtlamadınız. | Open Subtitles | ملازم لم تجب على سؤال الآنسة لم لا تخبرها الحقيقة ؟ |
Demek silahı olan sadece Mademoiselle Jackie değilmiş. | Open Subtitles | حسنا، هذا يثبت ان الآنسة جاكي لم تكن الراكب الوحيد الذي كان مسافرا مسلحة |