Bunun için kafayı bulmuş bir yeniyetme kızın edebileceği laflardan fazlası gerekir. | Open Subtitles | يتطلب الأمر أكثر من سماع كلمات مراهقة سكيرة لتحتال علي شهوتى تجاهك |
Zorlu bir mahkum, işleri daha da zorlaştırabilir. | Open Subtitles | السجين صعب المراس يمكن أن يجعل الأمر أكثر إيلاماً |
Elbette, dijital bir devrim olduğu için, telefonu kurmanın bedeli de düşüyor. Bu durumda daha da çarpıcı olurdu. | TED | وبطبيعة الحال , إذا كانت تكلفة تركيب الهاتف تنخفض , بسبب وجود الثورة الرقمية, قد يكون الأمر أكثر درامية. |
Belki daha çok, sen bana bir şey söylemek istiyorsundur. | Open Subtitles | حسنٌ، ربما الأمر أكثر إلى أنّك ترغب في قوله لي |
Güneşi örten sağanak yağmurdan çok daha fazla bir şeydi. | Open Subtitles | كان الأمر أكثر من مجرد مرور بعض السحاب عبر الشمس |
) Buluşalım dediğimde gelmeliydin, Michael. İşler daha kolay olurdu. | Open Subtitles | مضحك, كان عليك أن تقابلني عندما أرد مقابلتك, لكان سيكون الأمر أكثر سهولة |
Öyleyse işleri biraz daha ilginç kılalım. | TED | دعونا نجعل هذا الأمر أكثر إثارة الإهتمام. |
- Anne belki de sadece beklemelisin. - Hayır, hayır.. fazla uzun sürmez. | Open Subtitles | أمّي ربما يجب أن تنتظري لا، لا لن يأخذ الأمر أكثر من دقيقة |
Bunun hepimizden çok senin için daha zor olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بأن الأمر أكثر صعوبة بالنسبة لكِ من بقيتنا جميعاً |
Neredeydiler? Kumullar bulduğumuzda durum daha da kafa karıştırıcı hale geldi. | TED | أين هم؟ وقد أصبح الأمر أكثر إرباكا عندما وجدنا كثبانا. |
Hayır, ben istedim, ama o bunun durumu daha da zorlaştıracağını söyledi. | Open Subtitles | كلاّ، لقد أردت ذلك لكنّها قالت بأنّه سيجعل الأمر أكثر حزناً |
Mesele o değil. çok daha fazlası olduğunu ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | هذا ليس بيت القصيد، نعرف أنّ في الأمر أكثر من ذلك. |
Her zaman Yukarı Doğu Yakası'na Serena yüzünden bu kadar bağlı olduğunu sanıyordum fakat bundan daha fazlası varmış. | Open Subtitles | كنت دائماً أظن أن سيرينا هي السبب في وقوعك في حب الجانب الشرقي الراقي ولكن الأمر أكثر من ذلك |
Oğlumu öldürmek için senin gibi bir korkaktan fazlası lazım. | Open Subtitles | سيتطلب الأمر أكثر من جبان مثلك من أجل قتل ولدي |
İşleri daha ileri götürmen Conclave'in fikri. | Open Subtitles | إنها فكرة الجماعة السرية أنك يجب أن توسّع الأمر أكثر |
Bazen bu işleri daha da zorlaştırıyor. Keşke sevmeseydim diyorsun. | Open Subtitles | بعض الأحيان, ذلك يصعب الأمر أكثر أنتِ تتمنين أنكِ لم تنجحى |
Her geçen gün bunu düşündükçe kendini daha da ikna etti. | Open Subtitles | ولكنه كلما كان يفكر فى الأمر أكثر كلما اقتنع به أكثر |
Bu gözlemlere uzay ve zaman açısında devasa bir ölçüde ihtiyacımız olduğundan dolayı daha da çetrefillidir. | TED | بل إن الأمر أكثر تحديا لأننا بحاجة لتلك الملاحظات العلمية بحجم ضخم في الزمان والمكان. |
Evet. Sanırım "herkesin hayatını altüst etmek" hakkında onunla daha çok konuşmalıydık. | Open Subtitles | نعم , من الأرجح ينبغي علينا أن نتحدث عن هذا الأمر أكثر |
Lanet bir "Hafta sonu babası" olursam bu onu daha çok altüst eder. | Open Subtitles | سيكون الأمر أكثر صعوبة عليه من ما هو الآن لا أرغب في أن أصعب الأمر عليه أكثر بلعب دور الأب في أيام الآحاد |
Şey, elbette bir hikaye uydurduk ama bundan çok daha karışık aslında. | Open Subtitles | حسناً، بالتأكيد، كان علينا اختلاق قصة لكن الأمر أكثر تعقيداً من ذلك |
En azından düşmanımızın kim olduğunu bildiğimizde, işler daha kolay gibi görünüyordu. | Open Subtitles | كان الأمر أكثر سهولة حينما كنا نعلم من هو عدونا |
Şimdi bunlar biraz daha hoş görülebilir ve daha olağan. | TED | لكن الآن أصبح الأمر أكثر سرية وشُيُوعا. |
Bence, çok daha uzun bir süre - dokuz, on dakika geçmiş. Çok fazla beyin hasarı var. | Open Subtitles | يستغرق الأمر أكثر من ذلك بكثير، مِن تسع إلى عشر دقائق تقريباً نظراً إلى الضرر الكبير فى دماغها |
Bunu kendin için daha zor bir hale getiriyorsun dostum! | Open Subtitles | أنت فقط تجعل الأمر أكثر سوءًا بالنسبة لك يا رجل |
Bir şeyler gördüğümde durum daha da kötü oluyor. | Open Subtitles | يسوء الأمر أكثر عندما أرى أشياء لا أستطيع أن أفعل أي سيئ بشأنها , بدون أن أكشف هويتي |
Durumu daha da karmaşıklaştıracak bir bilgi vereyim. - Tony. | Open Subtitles | سأخبرك أيضًا بما يجعل الأمر أكثر تعقيدًا. |
Sizin dandik Amerikan silahlarınız beni yok etmeye yetmez. | Open Subtitles | سيتطلب الأمر أكثر من أسلحتكم الأمريكية الضعيفة لتدمروني |