| Belki de ilk tepki doğruydu. Biz sadece birbirine yakın iki kişiydik, birbirimizi çekici buluyorduk, asla... | Open Subtitles | ربّما رد الفعل الأوّل كان حقيقيّاً كناّ فقط شخصين على مقربة |
| İlk semptomu kafasına silah dayadığında ortaya çıktı. | Open Subtitles | عارضها الأوّل كان عندما وجهت المسدّس نحو رأسها |
| Kaynaklar ilk bombacının burada ibadet ettiğini söylüyor... | Open Subtitles | أعلمتني مصادري أنّ الانتحاريّ الأوّل كان يُقدّس هنا. |
| İlki, tüm hafta boyunca şehir dışındaymış. Federal Havacılık Kurulu uçuş kayıtlarını doğruladı. | Open Subtitles | الأوّل كان خارج الولاية طوال الأسبوع قائمة وكالة الطيران الفيدرالي أكّدت ذلك. |
| İlki uyarıydı, hanımım. - Centilmenlik gereği... | Open Subtitles | الأوّل كان إنذاراً سيّدتي كبادرة شهامة و ما شابه |
| Sanırım ilk belirtilerini beş ya da altı yaşımdayken görmeye başladım. | Open Subtitles | أعتقدُ أن صيدي الأوّل كان عندما كنتُ في سنّ الخامسة أو السّادسة. |
| Sanırım ilk sahiplerim benden kurtulmak için oldukça can atıyorlarmış. | Open Subtitles | أظن أن مالكي الأوّل كان توّاقًا للخلاص منّي. |
| İlk yıl berbattı, ikinci yıl çok iyi değildi ama giderek bir işe dönüşmüştü. | Open Subtitles | العام الأوّل كان رهيباً ... وكان العام الثّاني ليس جيّداً للغاية ... ولكنّه كان تحوّلاً إلى تجارة نوعاً ما |
| İlk günden itibaren bu şeylerden dert yanmaya başladı. | Open Subtitles | منذ اليوم الأوّل كان يتذمّر من كلّ هذا |
| İlk aradığım yer, çalıştığı mağaza olan Lehane's oldu. | Open Subtitles | الإتّصال الأوّل كان لـ(ليهان)، المتجر حيث كانت تعمل. |
| Olay yerine ilk gelen kişi kurbanın şubesinden bir memur. | Open Subtitles | -المُستجيب الأوّل كان ظابطاً من إدارتها . |
| İlki arazi anlaşmazlığından. | Open Subtitles | الأوّل كان بسبب نزاعٍ على الأرض. |