"الإبتكار" - Translation from Arabic to Turkish

    • yenilik
        
    • inovasyon
        
    • yaratıcı
        
    • buluş
        
    • buluşu
        
    • yeniliğin
        
    • buluşlara
        
    • yaratıcılığını
        
    Ve bence gerçekten gerimizde olduğundan daha çok yenilik önümüzde var. TED أنا أظن أن هناك الكثير من الإبتكار أمامنا أكثر مما خلفنا.
    Dijital ilişkilerin bu genel çeşitliliği bağlamında güvenli bir şekilde ‘’yabancılığı’’ aramak bu yenilik için çok iyi bir temel olacaktır. TED وفي سياق هذا النطاق العريض من العلاقات الرقمية, البحث عن الغرابة بشكل آمن قد يكون وبشكل حسن أساس جديد لذلك الإبتكار
    Buradaki bit yeniği ise her seferinde daha fazla ve daha fazla yenilik yapmanız gerekir. TED على كل حال للوصول الي هذا الشيء يعني أنه عليك الإبتكار أسرع وأسرع وأسرع
    Silikon Vadisi'nin ortasında, inovasyon ve zenginliğin merkez üssü. TED إنها في وسط وادي السيليكون، مركز الإبتكار وبناء الثروة.
    Daha eşit ülkelerde çok daha fazla ki bu da rekabete dayalı, sınıflara ayrılmış toplum yapısının daha yaratıcı ve yenilikçi olduğuna dair asırlık görüşe meydan okur. Open Subtitles الإبتكار : أعلى في البلاد الأكثر مساواة. وهذا يتحدى الفكرة القديمة أن المجتمع الطبقي التنافسي
    yenilik, yaratıcılık, gelişme sadece zihnimizdeki fikirlerden gelmez. TED الإبتكار ، الإبداع ، و التطور لا يأتي فقط من الأفكار في عقولنا.
    Bu projedeki yenilik beton döker gibi çamur dökmek. TED الإبتكار في هذا المشروع هو أن تصب الطين كما تصب الأسمنت
    Yani benim için yenilikler için gerçek bir kanal oluşturmak, ve bunun özgür bir yenilik olması önemli. TED إذاً بالنسبة لي، من المهم أن نصنع ممراً حقيقاً للإبتكار. وهذا الإبتكار مجاني.
    yenilik dili ile zenginleşen prestij odaklı, gösterişçi tüketim. TED الوضع الحالى، إستهلاك واضح وزائد عن الحد يزدهر بسبب لغة الإبتكار.
    Bu açık bir yenilik, heryerden gelen bütün fikirlere açıktı. TED لقد كان الإبتكار مفتوحا على آخره. وتم الترحيب بالأفكار من كل مكان.
    Bu tek video ile, yenilik resmen başladı. Open Subtitles ذلك الفيديو , حقّاً ضرب تلك اللحظة, تلكَ اللحظة من الإبتكار.
    Ama ne zaman yenilik yapma zamanının geldiğini anlamamız gerekiyor. Open Subtitles لكن نحن بحاجة إلى معرفة متى سيحين وقت الإبتكار
    Bu yenilik, açıkçası -- yeniliğin Afrika'dan çıkması çok ilginç. TED هذا النوع من الإبتكار هو بصراحة شديدة-- من المشوق أن يأتي من أفريقيا
    Bu güçlü keşif (inovasyon) yapma arzum haline geldi. TED أصبح ذلك هو رغبتي الصادقة لكي أشعل جذوة الإبتكار بداخلي.
    İnovasyon alanında çalışıyorum ve büyük şirketlerin yeni teknolojileri nasıl uygulayacaklarını şekillendirmek işimin bir parçası. TED كما ترون، أنا أعمل في الإبتكار وجزءًا من عملي هو تحديد كيف يمكن للشركات الكبيرة تطبيقات التكنولوجيا الحديثة.
    Aslında, belki de bu deney yüzünden Silikon Vadisi inovasyon konusunda müthiş bir başlangıç yaptı. TED في الواقع، قد تكون هذه التجربة هي السبب في كون وادي السيليكون انطلق في بدايته الكبيرة مع الإبتكار.
    Ufak, yaratıcı bir yeniden kablo çekmeyle aynı akım, bir pompalı tüfek fişeğini basit, harekete duyarlı, ev yapımı bir silaha çevirebilir. Open Subtitles وببعض الإبتكار يمكن تحويل هذه الكشافات إلي سلاح يعمل أيضاً بنفس الكيفية
    Yani buluş ne kadar radikal olursa belirsizlik o kadar fazla olur buluşu daha fazla kullanarak teknolojinin ne işe yaradığını anlamanız gerekir. TED لذا الإبتكار الأكثر جوهرية في الأكثر شك والأكثر حاجة في استخدام الإبتكار لتعمل ما أوجدت له التكنولوجيا
    Pixar'da yeniliğin bir takım çalışması olduğunun farkındalar. TED تدرك إدارة بيكسار أن الإبتكار يتطلب جماعة.
    Tüm patentlerimiz, patentlere ve buluşlara karşı tüm yaklaşımımız mucitlerin icat ettiklerinin ne olduğunu, ne için olduğunu bildikleri fikrine dayanıyordu. TED كل براءات الإختراع , و كل توجهاتنا لبراءات الإختراع و الإبتكار تعتمد على الفكرة لأن المبتكر يعرف الغرض من الإبتكار نستطيع أن نقول ذلك
    Polislerin yaratıcılığını geliştirmekte ekonomik kriz gibisi yoktur. to sharpen the creativity. Open Subtitles نعم ، لاشيء مثل أزمة إقتصادية لتحرك الإبتكار

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more