Siz ikiniz, adamları oyalayın ben de diğer taraftan gideceğim. | Open Subtitles | أنتما الإثنين قوموا بإلهاء هؤلاء الأشخاص، بينما اسلك الطريق الآخر |
Siz ikiniz bunu geliştirmeye çalışmadan evvel yazılı hale getirsem iyi olacak. | Open Subtitles | من الأفضل أن أكتب هذا قبل أن تحاولا أنتما الإثنين أن تزيدا عليه |
Bu iki çelişen niteliği barındıran şeye de canlı diyoruz. | Open Subtitles | أي شيء يحتوي هذين الإثنين . تصبح قوة حية معارضة |
Evet tabii, iki seçeneğim vardı ve en iyisini seçtim. | Open Subtitles | نعم.. بعيدا عن خياراتى الإثنين الهائلين فهذا كان أحسن ميعاد |
Kader ya da aptallık. Benim durumumda, ikisinden de biraz. | Open Subtitles | القدر أو الغباء، في حالتي، شيئً ما من الإثنين |
Ama ben ikisini de istiyorum. Sıcaklığı istiyorum ama seksiliği de istiyorum. | Open Subtitles | . لكني أريد الإثنين . أُريد الدفئ , لكن أريد أيضا الإثارة |
Siz ikiniz, adamı tutun. Tutun onu. | Open Subtitles | انتم الإثنين, أحضروا هذا الرجل أحكِموا السيطره عليه |
İyi Lorraine. İkiniz hakkında doğru şeyler hissetmişim. | Open Subtitles | جيد , يا لورين أنا سعيد من أجلكما أنتما الإثنين. |
- Siz ikiniz yalnız kalmalısınız. | Open Subtitles | اسمعوا, أنتم الإثنين يجب أن أترككما بمفردكما |
Harika. İkiniz hakkında bir şeyler hissediyordum. | Open Subtitles | جيد , يا لورين أنا سعيد من أجلكما أنتما الإثنين. |
İkiniz birlikte, her şeyi hem gördünüz, hem de duydunuz. | Open Subtitles | بينكما أنتم الإثنين . أنت رَأيتَ وسَمعتَ كُلّ شيءَ. |
Bir yada iki insanın ölümü arasında yapılan bir seçim. | Open Subtitles | لقد كان الأمر أنه كانت ستتواجد جثه هناك منهما الإثنين |
Sanırım çoğu şirket iki farklı yönlerinin ikisine birden odaklanmak yerine sadece birine odaklanacaklardır. | TED | وأعتقد أن بعض الشركات ستركز على قوى واحدة من الأخرى بدلا عن التركيز على الإثنين. |
Herhangi bir şeyden iki tanesine sahipsen – iki göz, iki kulak, burun delikleri sadece iki çıkıntı -- tüm bunlar iki biçiminde yerini alır. | TED | عندما يكون لديك اثنين من أي شيء -- عينان ، أذنان ، وحتى الأنوف ، أي بروز من اثنين -- هؤلاء يتشاركون في تشكيل الإثنين. |
FBI profilcisiyim; sanırım ikisinden de biraz var. | Open Subtitles | انا محلل شخصيات تابع للأف بي آي, لذا أظن انني القليل من الإثنين |
Evet. Öncelikli şeyler önce.Bir asker adam bulduk, sonra ikisini de tamir etmeye başladık. | Open Subtitles | نعم، الشيء الاول أولاً ان نجد رجلنا الجندي، وبعدها وبعدها سنبدأ بتشويههم الإثنين |
Başka bir şeydi. İkimiz de aynı anda tutunca bir şeyler oluyor. | Open Subtitles | أعني كان شيئاً آخر شيء ما يحدث عندما نمسك بها نحن الإثنين |
Sadece bu ikisinin aralarındaki meseleyi hallettiklerinden emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | أردتُ فقط التأكد من أنّه بمقدور هذين الإثنين أداء المهمة |
O çocukların oyunda yapacaklarını yaptırabilmeniz için ikinizin sorumluluğunu almaya da niyetim yok. | Open Subtitles | أنا لست مجنون لآخد فكرتكم أنتوا الإثنين عن ما يفعلوه هناك هؤلاء الأولاد |
Kendi kararımı kendim verebilen ve ikinizi de aşağılamayı seçmiş bir insanım. | Open Subtitles | حسناً أنا الإنسان الخاص بي, قادرة على وضع قراراتي, وقررت إهانتكم الإثنين. |
Şunu söylemek isterim ki Pazartesiden itibaren Müdür Yardımcılığı senindir. | Open Subtitles | يوم الإثنين في الصباح , ستجدي وظيفة المدير المساعد بإنتظاركِ |
Pazartesiye kadar döneceğini sanmıyoruz. Bir kaç günlüğüne izin aldı. | Open Subtitles | آسفة، لا نتوقع عودته قبل الإثنين أخذ عطلة لبضعة أيام |
Yazar olmak istiyorum. Belki ressam olurum. Belki her ikisi de... | Open Subtitles | أريد أن أصير كاتبا، أو رسّاما لا أعرف ربما الإثنين معا |
Kayıtlara geçsin; Pazartesileri nasıl olduğuna dair hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | للمعلومية ليس لدي أي فكرة عن كيف تصبح أيام الإثنين |
Çünkü ikisini kıyaslarsan Tesla bir nevi akıllara yer etmiş durumda bu sıralar ama gerçekte dünyayı kim değiştirdi? | TED | لأن إذا قارنت بين الإثنين ، تيسلا يملك العقلية المقاربة لأيامنا هذه ، ولكن من غير العالم فعلياَ ؟ |