| Annen hizmetçi ve diğer şeylerle bütün gün ne yapıyordu? | Open Subtitles | ماذا كانت تفعل أمّك طوال اليوم, مع الخادمة وبقيّة الأشياء؟ |
| hizmetçi olmadığına göre belki sizin için bir şeyler yapabilirim. | Open Subtitles | بما أن اليوم أجازة الخادمة ربما يكون هناك أمر ما |
| - Ayağıma dolaşmasın diye.. .. hizmetçi odasına kilitledim onu. | Open Subtitles | أغلقت عليه باب غرفة الخادمة حتى لا يزعجني أثناء عملي |
| hizmetçinin cesedi bulunan kadar hiç bir şey yaptıklarını isptalayamazsın. | Open Subtitles | لايمكنك إثبات أنهم فعلوا شيئاً حتى العثور على جثة الخادمة |
| Burayı hiç temizlemiyor musun sen? hizmetçiyi yakalamak için biraz erken kalkmak lazım. | Open Subtitles | .أجل، أنك أتيتِ مبكراً قبل حضور الخادمة لم أقم بِها لحد الأن |
| - Onun aynı zamanda hizmetçi kız olduğunu öğrenmemden korkmuştu.... | Open Subtitles | لقد كان مرتعب من أني قد اكتشفت أنها الخادمة أيضاً |
| Ayrıca, sana, deli hizmetçi kostümü aldık ve ahbaplar halka karışıyor. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أنّنا أحضرنا لكِ زيّ الخادمة اللعين والفتيان يقدّرون الخادمات |
| hizmetçi geldi, bunları gördü ve sanırım bu onu biraz korkuttu. | Open Subtitles | لقد أتت الخادمة و رأت هذا و قد أصيبت بالذعر التام |
| Bu yüzden mi, fetiş balosuna gider gibi, etrafta hizmetçi kıyafetiyle dolaşıyorsun? | Open Subtitles | الهذا كنتي تتبختري في زي الخادمة الصغيرة كأنك ذاهبه الى مباراة كرة؟ |
| Hanımefendi sadakât iddiasını koruyabilsin diye hizmetçi hanımı için önleyici alır. | Open Subtitles | الخادمة تبتاع المانع من أجل سيدتها. حتى يمكن للسيدة التضاهر بالعفة |
| Hanımefendi sadakat iddiasını koruyabilsin diye hizmetçi, hanımı için önleyici alır. | Open Subtitles | الخادمة تبتاع المانع من أجل سيدتها. حتى يمكن للسيدة التضاهر بالعفة |
| Hadi gel de hizmetçi oğlunu getirmiş mi diye bir bakalım. | Open Subtitles | لا أستطيع الإنتظار هيا , لنذهب لنرى إذا الخادمة جلبت إبنها |
| Sen güzel hizmetçi kızı oynamak istemiştin ben de acuze yaşlı eşi oynayacaktım. | Open Subtitles | أردتِ لعب دور الخادمة الصغيرة الجميلة و كنتُ سألعب دور الزوجة المسنة القبيحة |
| Bir arkadaşın partisinde mutfakta yardım ederken insanlar hizmetçi olduğumu düşünüyorlardı. | TED | وعندما كنت اساعد اصدقائي في المطبخ خلال الحفلات، كان يعتقد المدعوون أنني الخادمة. |
| Çok üzgünüm beyler ama elimde kalan tek oda hizmetçinin odası. | Open Subtitles | انا آسف يا سادة, الشئ الوحيد المتبقى هو غرفة الخادمة |
| Onu ve daha önce çizdiği hizmetçiyi duymuşsundur herhalde. | Open Subtitles | لابد انك سمعتي عما حدث مع الخادمة التي رسمت معه من قبل |
| Ama sonra lanet olasıca temizlikçi kadın daima pencereler açık uyuyorum diye ifade verdiği için adli doktor intihar ettiğimi söyledi. | Open Subtitles | ثم الطبيب الشرعي قرر أنه انتحار بسبب شهادة الخادمة البغيضة دائماً ما كنت أنام ونوافذي مفتوحة |
| hizmetçiye senin için diğer odada bir yatak hazırlamasını söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأطب من الخادمة أن تُحضر .لكِ السرير في الغرفة الآخرى |
| hizmetli için bir şey istemezdi, çünkü o ilk istasyonda inecekti. | Open Subtitles | وبالنسبة الى الخادمة,لا شئ, يمكن ان تؤجل نزولها الى المحطة القادمة |
| Lize'nın hizmetçisi gelecek. Senin saatini ona verdim. | Open Subtitles | ليزا الخادمة محجوزة بيوم العطلة وعلي أن أعطيها وقتك الطبيبي |
| Hizmetçiyle hemen görüşmem, büyük önem taşıyor. | Open Subtitles | الآن من الضروري التحدث إلى الخادمة بأسرع وقت ممكن |
| Duymadın mı beni? Ben mükemmel hizmetçiyim. Hayatım yok ki! | Open Subtitles | ألم تسمعيننى، أنا الخادمة المثالية ليس لدي حياة |
| Sen yeni hizmetçisin değil mi? Adın ne? | Open Subtitles | أنت الخادمة الجديد، أليس كذلك ما اسمك؟ |
| hizmetçiden. Konuşurken, kavga ederken onları görmüş. | Open Subtitles | من الخادمة, لقد سمعتهم يتحدثوا, ويتشاجروا. |
| hizmetçimiz üç yıl önce bir gün izin aldı, bir daha da yüzünü görmedik. | Open Subtitles | الخادمة فى عُطلة من ثلاث سنوات و لم نرها من ذلك الحين |
| Gerçek annem vazoyu kıran o salak hizmetçiydi. | Open Subtitles | أمي الحقيقية هي تلك الخادمة البلهاء التي أسقطت إناء الزهور |
| Kim olduğunuzun önemi yok demenize rağmen bir prens gibi davranıyor ve benden de bir hizmetkâr gibi davranmamı bekliyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تدعي أن اللقب لا يهمك ولكنك تتصرف مثل أمير وتتوقع مني أنتظرك و اعاملك مثل الخادمة |
| Sizi takdim edebilir miyim? Bayan White, bu Yvette, evin hizmetkârı. | Open Subtitles | هلليأن أقدمك، السيدة ( وايت ) ، ( إيفيت ) الخادمة |