"الخشبي" - Translation from Arabic to Turkish

    • tahta
        
    • ahşap
        
    • kalası
        
    • Ağaç
        
    • tahtadan
        
    • kalasa
        
    • Odunsu
        
    • ağaçtan
        
    • tahtasını
        
    İnsan hayatının uzun bir tahta olduğunu düşünelim. TED مجرد التفكير في حياة الإنسان كنوع من اللوح الخشبي.
    Antika dükkanının bulunduğu köşedeki evde oturuyorum bilirsin önünde tahta Kızılderili heykelinin olduğu ev. Open Subtitles أنا اعيش على الناصية بجوار متجر التحف ذلك المتجر حيث يوجد الهندي الخشبي أمامه
    Aniden krematoryum avlusuna giden tahta kapı açıldı ve içeri 250 ila 300 kişi doluştu. Open Subtitles وفجأة يفتح باب المحرقة الخشبي المطل على الفناء ويتم ملأه بـ 250 الى 300 انسان
    Alevler sıçrıyordu, her yer duman olmuştu ve ahşap verandamız her an tutuşacak bir vaziyetteydi. TED كان اللهب يتطاير، كان الدخان في الهواء. ويبدوا أن السقف الخشبي لدينا كان على وشك أن تشتعل فيه النيران.
    Sonra yavaş yavaş, ağaçlar devralmaya başlar, meyve, ahşap ve yakacak odun ürünleriyle. TED وبعد ذلك ببطئ، تبدأ الأشجار في الإنتشار، جلب الإنتاج، من الفاكهة، من الخشب، من الوقود الخشبي.
    Bir Numara, "kalası kaldır" değil, "kalası geri çek" diyecektin. Open Subtitles رقم واحد، " أبعِدْ" اللوح الخشبي، وليس "انزع" اللوح الخشبي.
    Silah sesleri şuradaki tahta çitin oradan geldi... üstgeçidin oradan. Open Subtitles جاء طلقات من قرب السياج الخشبي هناك قرب الجسر
    Burada da, muhteşem şekilde korunmuş tahta pizza küreğini görüyoruz. Open Subtitles التالي, وصلنا إلى مضرب البيتزا الخشبي الرائع
    Her neyse, "Gece bastırdığında, Yunan askerleri tahta atın içinden çıktılar." Open Subtitles علي أيّ حال، بعد مجيء الليل خرج الجنود اليونانيين من الحصان الخشبي
    Tek çıkış yolu var- bu tahta kapı, Open Subtitles وارى ان طريق خروجنا الوحيد هذا الباب الخشبي
    Önceleri bir Geyşa çırağıyken ayağında tahta ayakkabılarla gezerdi. Open Subtitles ذات مرة عندما كانت صغيرة سقطت من على حذائها الخشبي
    -Seninle dalga geçiyor. Sen tahta olanını kullan. Open Subtitles هو يمزح فقط معك لما لا تستعملي الملقط الخشبي.
    Bu tahta, senin bir koca olarak izlediğin düz ve dar yolu temsil ediyor. Open Subtitles يمكنني أن أقول لك أن هذا اللوح الخشبي يمثّل الطريق المستقيم و الضيق الذي و كزوج يجب أن تتبعه
    ahşap boru güzel görünüyor, değil mi, Başmüfettiş? Open Subtitles ان الإنبوب الخشبي جميل جداً ألا ترى ذلك سيدي المفتش ؟
    - Eh, imkan konusunda, ahşap boru koltuğunuzun yanındaki aralığa saklanmış olabilir, Open Subtitles .. بالنسبة للفرصة فقد كان الإنبوب الخشبي مخبأ بالقرب من مقعدكِ في الطائرة
    "neden ahşap boru kaçınılmaz olarak bulunacak olduğu bir yere saklandı?" Open Subtitles لماذا قد أخفي الإنبوب الخشبي بمثل هذا المكان الذي يمكن إيحاده فيه بسهولة ؟
    Ve biliyoruz ki ahşap bir boru ile de işlenmedi. Hayır. Open Subtitles و أنها لم تُرتكب بواسطة الإنبوب الخشبي أيضاً
    Dönerken, benim uyuyor olduğum sırada, benim önümdeki koltuğa ahşap boruyu bırakır. Open Subtitles و في طريق عودته عندما كنت أنا نائماً قام بوضع الإنبوب الخشبي في مقدمة مقعدي
    Ne kadar sonra bilmiyorum içeri girip kalası aldılar ve bana tuğla üstünde diz çöktürdüler. Open Subtitles لا اعلم كم انقضى من الوقت اتوا واخذوا اللوح الخشبي وجعلوني اركع على الطوب
    - Tanrılar'ın yiyeceği. - Ağaç kitaptaki harita yolu gösteriyor ve hançer de anahtar. Open Subtitles الخريطة في الكتاب الخشبي سترشدك إلى الطريق والخنجر هو المفتاح
    tahtadan atın yerine ben araba kullanacakım. Open Subtitles بدلاً من الحصان الخشبي, قمت باستخدام سيارة
    Peki ya Wendy'si kalasa çıkarsa? Open Subtitles ماذا لو ويندي مشّت على اللوح الخشبي
    Erkek demişken bu tarifin adını "Odunsu" koydum. Open Subtitles {\pos(192,210)} بالحديث عن الرجال الحقيقيين، الوصفة من أجل هذا تدعى "الخشبي".
    Sahildeki ağaçtan şey! Open Subtitles الشيء الخشبي الموجود على الشاطئ
    Ondan uzaklaşmak için bir koşu iskele tahtasını çıktım... sonra da bunu yaptığıma üzüldüm. Open Subtitles ركضت على اللوح الخشبي لأبتعد عنه بسرعة! لكني فجأة شعرت بالسوء لتصرفي هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more