"الذي يملك" - Translation from Arabic to Turkish

    • sahibi olan
        
    • sahip olan
        
    • olan bir
        
    • sahibini
        
    • sahibi kim
        
    O parçanın sahibi olan kişiyi bulmamızın bir yolu var mı? Open Subtitles أهناك أي وسيلة تمكننا من ايجاد الشخص الذي يملك تلك القطعة؟
    Buranın sahibi olan ihtiyar banyoyu karanlık oda olarak kullanmış. Open Subtitles كان العجوز الذي يملك هذا المكان يستعمل الحمام كغرفة مظلمة.
    İçgüdülerin çok zayıf sevgilim, servet sahibi olan diğeri; Open Subtitles غرائزك فقيره ياعزيزتى. اوجدين ميرس ، الذي يملك المال
    Her şeye sahip olan bir adamın, temelde tamamen mutsuz bir insan olması sence de ironik değil mi? Open Subtitles أليس من المفارقات المضحكة أن الرجل الذي يملك كل شئ تحت يديه , فقط ليس إنسان سعيد في أعماقه
    "Norm, Kuzey Kutbu Kralı olma potansiyeline sahip olan tek ayı" demişti. Open Subtitles نورم هو الدب الوحيد الذي الذي يملك موقومات الملك ملك القطب الشمالي
    Çamaşırhanenin sahibini tanımadığınızı söylediniz. Open Subtitles قلت أنك لا تعرف الرجل الذي يملك المغسلة.
    - İstersen sert davranabilirsin, fakat Amerika'da yasal yoldan elde edilmiş en büyük koleksiyonun sahibi olan adamdan bahsediyoruz. Open Subtitles يمكنك التحدث معه بفظاظة إذا أردت و لكنك تتحدث عن الرجل الذي يملك أكبر مجموعة خاصة
    Bu evin sahibi olan doktorun başı bir tefeciyle büyük belaya girdi. Open Subtitles الشخص الذي يملك هذه الشقة, طبيب وقع بالكثير من المشاكل, لنقل مدين بالمال.
    Tarlanın sahibi olan çiftçinin onlarla başı dertteymiş. Open Subtitles الفلاح الذي يملك الأرض قال أنه يواجه مشاكلاً بخصوصهم
    Mesela, arka bahçenin sahibi olan kişiye. Open Subtitles مثل، لا أعرف، ربما أن الرجل الذي يملك الفناء الخلفي؟
    Uçak sahibi olan bir tek o var. Psikiyatrik nedenler. Open Subtitles ـ إنه الوحيد الذي يملك طائرة ـ أسباب نفسية؟
    Buranın sahibi olan yaşlı adam beni sever, ama yakında burayı satacak. Open Subtitles حسنا , الرجل العجوز الذي يملك هذا المكان, هو يحبني , لكنه سيباع قريبا.
    Çevreci, zaten toprak sahibi olan ve kalan herkesin kendi toprağına sahip olmasını engelleyen kişidir. Open Subtitles ذلك الشخص الذي يملك مسبقا أرضه الخاصه و يحاول سحق فرصه أي شخص أخر يحاول الحصول على بعض منها
    Karanlık Lord'u yenecek güce sahip olan yaklaşıyor. Open Subtitles لقد اقترب الشخص الذي يملك القوة لقهر سيد الظلام
    Çünkü, hiç şüpheniz olmasın ki beyler, tahtın varisine sahip olan kimse, çok yakında tahtı da ele geçirir. Open Subtitles من أن يكون معضلة, أيها السادة ذلك الذي يملك وريث العرش سيملك قريبا جدا, العرش نفسه
    Yılların tecrübesine sahip olan, daha üstün dövüşçü sendin. Open Subtitles فقدْ كنتَ الرجل الذي يملك خبرة السنين و المقاتل الأكثر قوة
    Ona sahip olan bir tek ben olsam bile, o bir şey kanıtlamaz. Open Subtitles {\fnAdobe Arabic}ما لمْ أكُن الوحيد الذي يملك مصباحاً كذاك، فذلك لا يُثبت شيئاً.
    - Bir şişe dolusu viskisi ve yabancılara tahammülü olan bir adamdım önceden. Open Subtitles كنت الرجل الذي يملك قنينة شراب جديدة و مقدرة عالية على تحمل الأجانب
    Avukatı olan bir göçmenin davayı kazanma olasılığı, olmayana göre 10 kat fazla. TED اللاجئ الذي يملك محامي هو قادر بأن يكسب قضيته أكثر عشر مرات ممن لا يملك واحداً.
    Patron benim, ama buranın sahibini çağırayım. Open Subtitles انا الرئيسة لكني ساحضر الرجل الذي يملك المكان
    Teksas Fort Worth General Dynamics şirketi. Bunun sahibi kim? Open Subtitles جنرال ديناميكس من فورت وورث , تكساس الذي يملك هذه الشركة ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more