"الصفقة" - Translation from Arabic to Turkish

    • anlaşma
        
    • anlaşmayı
        
    • anlaşmanın
        
    • anlaşmaya
        
    • anlaşmamız
        
    • anlaşmadan
        
    •   
    • işi
        
    • olay
        
    • Anlaştık
        
    • anlaşmada
        
    • pazarlık
        
    • anlaşması
        
    • satışı
        
    • anlaşmayla
        
    Milyonlarca dolarlık bir anlaşma. Hiçbir şeyin şansa bırakılmaması gerekiyor. Open Subtitles هذه الصفقة مربحة جدا يجب أن لا تترك شيئا للصدفة
    Herşey tamam. Sadece son sayfaya bir imza çak ve anlaşma tamam olsun. Open Subtitles كل شئ سيكون على مايرام , وقع فى نهاية الصفحة , وستربح الصفقة
    Ama, küçük bir yardım alıp anlaşmayı kısa zamanda hallederlerse, Open Subtitles لكن لو حصلوا على بعض المساعدة و عقدوا الصفقة بسرعة
    Seninle birlikte anlaşmayı kutlamak için, şarabı yanımda restorana getirdim. Open Subtitles كنت أأخذ النبيذ إلى المطعم لكي أحتفل بأتمام الصفقة معك.
    Eğer bu anlaşmanın yapılmasını istiyorsan derhal buradan ayrılmamız gerekiyor. Open Subtitles اذا كنت تريد أن تتم الصفقة فيجب أن نغادر الآن
    CTU'yla haberleşmiş olsa bile anlaşma yapılmadan buraya gelmeleri için yeterince zamanları yok. Open Subtitles حتى اذا اتصل بوحدة مكافحة الارهاب ليس لديهم الوقت للوصول هنا قبل الصفقة
    Saat 11'de bir anlaşma imzalayacağım. Planları bana 8 gibi getir. - Yapamam. Open Subtitles .سأوقع الصفقة في الحادي عشر صباحًا .أحضر لي المخططات في بحلول الساعة الثامنة
    - Ona anlaşma bozmak olun. - Umarım, souls'll yayınlanacak. Open Subtitles . أجعله يلغي الصفقة . على أمل أن تتحرر الأرواح
    Şu bozulan anlaşma konusunda pek çok insan öfkeliydi. ve öfkeleri size yönelikti. Open Subtitles الكثير من الناس كانوا غاضبين بسبب تلك الصفقة التي فشلت وكانو غاضبين منك
    Onlar yırtacak, sen yırtacaksın. anlaşma böyle, öyle değil mi? Open Subtitles إن نجوا , فستنجوا هذه هي الصفقة , صحيح ؟
    Bu gece beni arayıp bir anlaşma önerdi. Ne dedin? Open Subtitles لقد اتصل بي الليلة الى الفندق و عرض علي الصفقة
    Vince bir anlaşmayı bağlamak için cüzzam hastanesinde bile kalır. Open Subtitles فينس من الممكن ان يعيش فى اقذر مكان ليعقد الصفقة
    Biz bu anlaşmayı kampanya sırasında ABD ile hazırladık. Daha ikna edici oldu. Open Subtitles نحن مقتنعون أنه تمت صياغة هذه الصفقة مع الولايات المتحدة خلال الحملة الانتخابية
    Sırtından bıçaklamak mı? Bu anlaşmayı yapamasaydım beni kovacağını söylemiştin. Open Subtitles لو لم أقم بإتمام تلك الصفقة قلت بأنّك ستقوم بطردي
    Şu Gareth denen adamın, bağımsız yapmadığından emin olursan .anlaşmayı düşünürüm. Open Subtitles انظر، تأكد من هذا الرجل غاريث لا تراسل، وسوف تنظر في الصفقة.
    Eğer bu anlaşmanın yapılmasını istiyorsan derhal buradan ayrılmamız gerekiyor. Open Subtitles اذا كنت تريد أن تتم الصفقة فيجب أن نغادر الآن
    Evet, anlaşmaya uydum. O da uydu, görüldüğü gibi. Open Subtitles حسناً ، نفذت الصفقة وهى أيضاً ، على ما يبدو
    Pekala. anlaşmamız şu. Tek bir tur atacağız. Open Subtitles حسناً، تلك هي الصفقة سنذهب في دورة واحده
    anlaşmadan alacağımı alır sonra cayardım... ve o şeytanın kıçını delerdim. Open Subtitles سآخذ الصفقة وبعد ذلك أهرب وأركل ذلك الشيطان القديم في مؤخرته
    Şimdi, ya her şeyi doğru dürüst anlat, ya da bu biter. Open Subtitles الآن، إما أن تكون مستقيماً في عقد الصفقة أو لاتعقد الصفقة على الاطلاق
    Şimdi ilk şoku atlattığına göre, ben araya girip işi bağlayabilirim. Open Subtitles إذاً تخطّى هو الآن الصدمة الأولى يمكنني التدخل و إتمام الصفقة
    olay bu, Roc. Kötü adam, ölü adam. Open Subtitles انها الصفقة الحقيقية روك رجال اشرار رجال اموات
    İnatla pazarlık ediyorsun evlat, fakat Anlaştık. Open Subtitles انت تطلب صفقة صعبة , إبني، لكن الصفقة جاهزةَ.
    Bu anlaşmada, hepimizin aynı güvertede olduğundan emin olmak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أتأكد أننا جميعاً على وفاق فى هذه الصفقة
    Ve ilah Vishnu da, pazarlık etti de imzalatamadı. Canın cehenneme. Open Subtitles يا إلهى وايضا فيشنو فى هذه الصفقة, تبا لك
    Ve yaptıkları grev anlaşması... ayıklanan ülke yüzde beş verir,... ...Değeri indi. TED و الصفقة التي توصلوا إليها هو أن الدولة المستخرجة تعطي كيريباتي خمسة بالمائة من القيمة الكلية لما صادوه.
    Renault'a satışı gerçekleştireceğim değiş tokuş tamamlanınca da oradan uzaklaşacağım. Open Subtitles أساير "رينو" خلال عملية البيع، أتمم الصفقة وأنصرف من هناك.
    - Yani, sen, ben, anlaşma- - Bu anlaşmayla ilgili değil. Open Subtitles أقصد، انا و أنتِ و الصفقة - ليس بشأن الصفقة -

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more