Sonraki 5 ay boyunca ayılar geri dönen somonlarla olan randevularına yoğunlaşacaklar. | Open Subtitles | في الشهور الخمسة القادمة ستركّز الدببة على ضبط لقائهم مع السلمون العائد |
Sezar'ımız, beş yıllık bir emeklilikten sonra bugün Colosseum'a dönen... | Open Subtitles | بين العائد اليوم للكولوسيوم بعد خمسة أعوام من التقاعد |
Sezar'ımız, beş yıllık bir emeklilikten sonra bugün Colosseum'a dönen... | Open Subtitles | بين العائد اليوم للكولوسيوم بعد خمسة أعوام من التقاعد |
Kimsin bilmiyorum ama kardeşimin evini soymak çok kötü bir hamle hortlak. | Open Subtitles | أياً كنت يا من تنهب غرفة شقيقتي هذه خطوة سيئة أيها العائد من الموت |
Geçen 10 yıl içinde Britanya'da defin alanlarından gelen getiri, gayrimenkul pazarından yaklaşık üçe bir oranda daha iyi durumda. | TED | خلال السنين العشر الماضية في بريطانيا، العائد من قطع الأراضي المخصصة كمدافن فاق أداء سوق العقارات في بريطانيا بنسبة تعادل ثلاثة إلى واحد. |
Bir kadınla seks yapmayı teklif eden her adam devamlı, kocanın dönüş korkusuyla yaşar. | Open Subtitles | اى شخص يأتى الى بيت سيدة بعد الانفصال يخاف من الزوج العائد |
Ne yapacağını biliyorsun. Senin sıran. | Open Subtitles | أنت تعرف العائد على حقوق المساهمين. |
Vay be. İkimizden birinin mezuniyet balosu Kralı olduğunu hayal edebiliyor musun? | Open Subtitles | مذهل، هل لك أن تتخيل أن أحدنا كان هو الملك العائد للوطن؟ |
Geri dönen suların etkisi kayalık bir kıyıda tamamen farklı olabilir. | Open Subtitles | انحسار المد العائد له أثر مختلف على الشواطئ الصخرية. |
Sir Walter Lord'umuzdur sen de eve dönen oğlu Walter'sın, bunu unutma. | Open Subtitles | سير "والتر" هو سيدنا ،وأنتَ "روبرت" العائد . عليكَ أن تتصرف كذلك |
Mekanik kolunu düzeltmek için zorlu bir yolculuktan dönen | Open Subtitles | يمكنني أن أكون القبطان العائد من رحلة سحرية ليستعيد ذراعه الآلي |
dönen ekonun polarimetrik asimetrisine bakarak ben olsam iniş derdim, olası coğrafi morfolojiye dayanarak ya bizi kayarak boşluğa düşürecek ya da 15 metre düşüp öleceğiz. | Open Subtitles | بناءا على الإستقطابية المختلفة للصدى العائد أنا أقول أن هذا منحدر بناءا على التوابع المماثلة جغرافيا لعلم التشكل |
Bir işçi, geri dönen işçilerle yeterli miktarda etkileşime girmediyse dışarı çıkmaz. Burada geri dönen işçileri görüyorsunuz. Tünelden yuvaya giriyorlar ve yolları üzerindeki diğer işçilerle karşılaşıyorlar. | TED | لا يخرج النمل للبحث عن الطعام حتى يتواصل بشكل كاف مع العائدين للمستعمرة، وما تشاهدونه الآن هو النمل العائد يمشي داخل النفق باتجاه العش، ويلتقي مع النمل الخارج أثناء دخوله. |
Yeter bu kadar, Bay İşten dönen. | Open Subtitles | كفي حديثاً عني أيها العائد من الشرق. |
Ama ilk önce seni, dönen bir dostla tanıştırmak istiyorum. | Open Subtitles | اولا اريد ان اعرفك بزميلك العائد |
Ben Nottinghamda kalmanı Ve geri dönen oğlum olmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تبقى هنا و تصبح إبني العائد |
Motorcuların orada şu hortlak vardı. | Open Subtitles | سابقا في حانة الدرّاجين كان هناك ذلك العائد |
Bence Japon Yeni'nin getiri oranı oldukça düşük. | Open Subtitles | أعتقد أنّ معدّل العائد ضدّ عملة "الين" إستُهين بهِ إجمالياً |
Savaş zamanı sermayeye geri dönüş yapana kadar onları beslemek pek makul değil. | Open Subtitles | بطبيعة الحال. في زمن الحرب من الصعب جدا إطعامهم حتى يتمكنوا من توفير العائد على رأس المال |
Ne yapacağını biliyorsun,senin sıran. | Open Subtitles | أنت تعرف العائد على حقوق المساهمين. |
mezuniyet balosu Kralı olman delice hareket etmeye başlayabilirsin demek değildir. | Open Subtitles | كونك الملك العائد للوطن لا يعني أن تبدأ في التصرف بجنون |
Paranızı niye çalıştırmıyorsunuz... sadece altın ve gümüş yatırımının getirebileceği kazanç için. | Open Subtitles | لماذا لاتستثمرون جزء من هذا المال مع العائد الكبير من الاستثمار فى الذهب والفضة ؟ |
Bu hortlağın insan olduğu zamanki gerçek ismini bulmanı ve benimle Kara Rozet'te buluşmanı istiyorum. | Open Subtitles | حسناً ماهي الخطه؟ - حسناً أحتاج منكِ - أن تعثري على أسم الميت العائد الحقيقي |