| Yaklaşık on yaşındaydım ve babamla beraber New York eyaletinin kuzey kısmında vahşi bir alan olan Adirondack dağlarında bir kamp gezisindeydik. | TED | كنت فى العاشرة من العمر فى رحلة تخييم مع أبي فى جبال الاديرونداك وهي منطقة برية فى الجزء الشمالي من ولاية نيويورك. |
| Akşam on buçukta ise serbest bıraktı. O zamana dek arkadaşları bekliyordu. | Open Subtitles | ثم أطلق سراحهم في العاشرة والنصف وبحلول الوقت أصبح رجاله منتظرون جاهزون |
| - Her şey yolunda. Sen yatağına dön. - Saat on. | Open Subtitles | كل شيئ بخير , عودي فحسب إلي الفراش إنها الساعة العاشرة |
| Bu hikayeyi anlattıktan sonra gece yarısından sanırım onda yatmıştık. | Open Subtitles | كان الأمر بمنتصف الليل بعدما أخذنا للنوم عند العاشرة بالمخزن |
| Bay Watchman, on yaşındaki oğlum küçük bir çete bozmasından dayak yiyor. | Open Subtitles | ابني الذي يبلغ العاشرة ضرب من طرف عصابة تتكون من مغني الراب |
| on yaşında, baban dudağından öperken okulda kaybolmayı istemek de yorucu. | Open Subtitles | جربى عندما يحدث لكى وأنتى فى العاشرة ويرسل لكى قبلة كتشجيع |
| Polisliği bırakanların bir çoğu on yıl içinde mezarlığı boyluyor. | Open Subtitles | .. الكثير من الرجال غادروا المهنة تصبح مقبرة عند العاشرة |
| Ama ilk kez gerçekten suya daldığımda yaklaşık on yaşındaydım. | TED | ولكن المرة الأولى التي غصت فيها في أعماق المياه، كنت في العاشرة من عمري. |
| Tamam.... Öyleyse dokuz on,... onbir! | Open Subtitles | حسنا ، إذاً في التاسعة, العاشرة, الحادية عشر |
| 9:30'dan 12:30'a diyor. Şu anda saat on. | Open Subtitles | مكتوب من التاسعة والنصف إلى الثانية عشر إنها العاشرة الاّن |
| Sen on yaşındayken, ellerinin üstünde onlara doğru yürümenden hoşlanırlar. | Open Subtitles | عندما كنت بعمر العاشرة قد أحببنك و أنت تمشي على يديك |
| Bakın, saat gece on buçuk, cazibeli bir kadınla yalnızım, ama gece benim için bitti. | Open Subtitles | انظري الي، ها أنا بصحبة فتاة جميلة في العاشرة والنصف بالنسبة لي الليل قد انتهى |
| on yaşından beri her yaz oraya gidiyor. | Open Subtitles | نحن نرسلها في كل صيف منذ أن كانت في سن العاشرة |
| Henüz başladı. Sanırım on civarı biter. | Open Subtitles | لقد بدأ للتو, قد ينتهي في الساعة العاشرة |
| Çalışmaya 10 yaşında başladım. Günde on sente tükürük hokkalarını temizliyordum. | Open Subtitles | لقد بدأت العمل منذ العاشرة يا جيسي كنت أنظف أوعية البصاق بـ 10 دولارات يومياً |
| on yaşımdan beri bunlarla yaşıyorum. | Open Subtitles | كنتُ أعتاش عليها منذ أن كنت في العاشرة من عمري. |
| Çocukça bir hayal belki de on yaşlarımda okuduğum bir şeyden esinlenen bir hayal. | Open Subtitles | حلم يقظة صبياني, لعلّ الإلهام جاء من ثمة شيء قرأته وأنا في العاشرة من عمري. |
| Ziyafet onda başladı ve gece yarısında ahlaksızlıkla devam etti. | Open Subtitles | بدأت الاحتفالات في العاشرة وينحدر الى الفجور حوالي منتصف الليل. |
| Saat onda, göl kenarındaki yazlık evde? | Open Subtitles | البيت الصيفى على البحبرة فى الساعة العاشرة ؟ |
| Onuncu soru siz ve takım arkadaşlarınız arasında bir yarışma olacak. | Open Subtitles | المسألة العاشرة هي منافسة بين أفراد الفريق الثلاثة الذي أنتم فيه |
| Sana daha önce söyledim, saat ondan sonra mağaranın içinde müzik yok. | Open Subtitles | لقد أخبرتكِ من قبل, لا يُوجد مٌوسيقى بعد الساعد العاشرة فى الغار. |
| Beni tanımadın mı ben sürpriz değilim, sadece 10 yıl oldu. | Open Subtitles | انا لست متفاجئة لعدم معرفتني لأني كنت حينها في العاشرة فقط |
| Ben 10 yaşındayken babam beni ve Uncas'ı, Papaz Wheelock'un okuluna gönderdi. | Open Subtitles | لقد أرسلني أبي و أنكاس لمدرسة المبجل ويلوك حين كنت في العاشرة |