Senden, son bir yıl içinde dünyadaki karga nüfusunu araştırmanı istiyorum. | Open Subtitles | حسناً، أريدكِ أن تبحثي عن شعب الغراب العالمي. فلنقول، العام الماضي. |
Ah,bütün o dışarı çıkan kemikleri, bütün tüyleri dökülmüş yaşlı bir karga o. | Open Subtitles | كل عظامها ظاهره ,انها تبدو مثل الغراب العجوز منزوع الريش |
Ve Kuzgun gitti ve yeryüzünden sular çekilinceye kadar öteye beriye gitti. | Open Subtitles | وذهب الغراب إليها وطار ذهاباً وإياباً و حتى جفت المياه من الأرض |
Kuzgun tüylerini dökerdi, ayı kürkünü ve somon balığı pullarını; sonra dans ederlerdi. | TED | يلقي الغراب ريشه، ويلقي الدب فروته، وتلقي أسماك السلمون قشورها، ومن ثم، تبدأ جميعًا بالرقص. |
Yargıç St. Raven rahibe olup... yemin etmişti ya hani. | Open Subtitles | عندما أصبح شرف القديس الغراب راهبة وأخذ تعهد من الصمت؟ |
Şu haritayı al da Crow Kayalıkları denen yeri ara. | Open Subtitles | امسك تلك الخريطة و ابحث عن مكان يُدعى "حنجرة الغراب" |
Kargada bir kelime söyleyebilir, ...Ama, karga insan değildir, Bir Rusta öyle! | Open Subtitles | الغراب يستطيع التكلم أيضاً لكن الغراب ليس رجل وليس روسي أيضا |
Bazen, sadece bazen karga, ruhu yanlışları düzeltmesi için geri getirirdi. | Open Subtitles | ثم احيانا فقط احيانا الغراب يستطيع جلب هذة الروح لتصحيح الاوضاع الخاطئة |
O zaman bazen, sadece bazen... karga yanlış şeyleri düzeltmek için ruhu geri getirebilirdi. | Open Subtitles | ثم احيانا فقط احيانا الغراب يستطيع جلب هذة الروح لتصحيح الاوضاع الخاطئة |
O gün geldiğinde, sen karga yemekten o kadar meşgul olacaksın ki... ayda bir sağa sola kuş tüyleri dağıtacaksın! | Open Subtitles | عندما يأتي ذلك اليوم ستكونين مشغولة جداً بأكل الغراب و ستتغوطين الريش لمدة شهر |
Corvus Corax, adi karga. Kuşların en zekisi. | Open Subtitles | هذا هو الغراب المالوف انه اذكى من كل الطيور |
Corvus Corax, adi karga. Kuşların en zekisi. | Open Subtitles | هذا هو الغراب المالوف انه اذكى من كل الطيور |
Kuzgun, Duncan'ın surlarımdan içeri ölümcül girişini haber veriyor. | Open Subtitles | الغراب يعلن الدخول المشئوم لدنكن تحت جدران قلعتى |
Kuzgun, insanın dünyada yaşasınlar diye yarattığı her şeyi yok edeceğinden korkuyordu. | Open Subtitles | خاف الغراب , كان قلقا من أن يدمر الانسان كل شيء ليعمر الأرض |
1845 yılında... Poe Kuzgun adlı ünlü eserini kaleme almıştır. | Open Subtitles | و في عام 1845 كتب بـو أشهر قصائدة الغراب |
Diyorsun ki Raven'in yeteneklerini keşfettiler, sonra ne yaptılar, silaha mı dönüştürdüler? | Open Subtitles | أقول لكم أنهم سوف الغراب قبض، ثم ماذا؟ أنها تجعل من سلاح؟ |
Honor St. Raven'i kapının arkasında neyi beklediğini asla öğrenemeyecek olmam trajik değil mi? | Open Subtitles | كيف مأساوية هو أنا لن نعرف أبدا ما كان ينتظر لشرف سانت الغراب على الجانب الآخر من هذا الباب؟ |
- Kestik. Victoria, Honor St. Raven bu replikten sonra ağlıyor. | Open Subtitles | فيكتوريا، شرف القديس الغراب يبكي بعد هذا الخط. |
Eğer Crow ve Crown birer canlı olsalardı, şimdiye çoktan ölmüşlerdi. | Open Subtitles | لو أن الغراب و ولي العهد لم يحظوا بحياةٍ أبداً, لكان ميتاً الآن |
Üç hafta sonra rüyamda yine kargayı gördüm. | Open Subtitles | لم تنقضي ثلاثة أسابيع حتي عاد الغراب لي في حلم |
Ve Nuh suların çekildiğini görmek için Kuzgunu gönderdi. | Open Subtitles | و أرسل نوح الغراب لمعرفة ما إذا كانت المياه إنحسرت عن الأرض |
karganın kanadının ne kadar siyah ve parlak olduğunu bilirmisin? | Open Subtitles | ، هل رأيتِ من قبل جناح الغراب كم هو أسود و بَرّاق ؟ |
O kuzgunun, ya ışığı ya da karanlığıyla beni tüm dünyevi bağlardan kurtaracağını umuyordum. | Open Subtitles | وكنت أتمنى أن الغراب الأسود عبر ضيائه أو ظلامه سيحررنى من كل روابطى بالعالم |
Ne düşünüyorum biliyor musun, bu kargaya düzgün bir cenaze töreni yapacağız. | Open Subtitles | تعرف ما أعتقد؟ اعتقد أننا سنعطي هذا الغراب دفن محترم |
O kuleden düstügümden beri kuzgunlar rüyalarima giriyor. | Open Subtitles | إن الغراب يظهر لي منذ أن سقط من على البرج. |