Eğer ana kavşağın sağ köşesinin hemen önündeki konferans merkezine giderseniz her köşede, geçiş yeri olmayan dört tane duvar göreceksiniz. | TED | اذا ذهبت الى الزاوية اليمنى عند تقاطع رئيسي أمام مركز المؤتمرات هذا، سترى تقاطع مع أربعة جدران فارغة في كل زاوية. |
Ve senin için kaç tane tıbbi konferans dinlediğimi biliyorsun. | Open Subtitles | و أنت تعلم كم تحملت المؤتمرات الطبية فقط من أجلك. |
Bütün bölüm yöneticileri beş dakika içinde konferans odasına gelsin. | Open Subtitles | أود جميع رؤساء الأقسام في قاعة المؤتمرات في خمس دقائق. |
Ben çoğunlukla konser ve toplantı afişleri... yapıyorum ve 20 yıldır bu işteyim. | Open Subtitles | أنا لست رجلك أنا أجري المؤتمرات والحفلات في الغالب وبقينا لـ 20 سنة |
Güvenlik ihlali var. 10 dakika içinde herkes toplantı odasında olsun. | Open Subtitles | إنه خرق الأمني. الجميع سيكون .في صالة المؤتمرات بعد 10 دقائق |
Solda Kongre merkezi, yayalarla dolu olan bir mahalle. | TED | لدينا في اليسار مركز المؤتمرات وهو مليء بالمشاة. |
konferans tercümanları, bunun farkında olurlar ve sahne arkasında hiç böyle olmaması için istekli bir şekilde çalışırlar. | TED | مترجو المؤتمرات هم أكثر الناس دراية بهذا ويعملون وراء الكواليس باجتهاد لضمان عدم وقوع ذلك. |
Bundan sonra, konferans salonuna gittik rahatladık ve beraber öğle yemeğini yedik ve lab ekibi Callum'a bir doğum günü hediyesi verdi. | TED | بعد ذلك، ذهبنا إلى غرفة المؤتمرات واسترخينا وتناولنا الغذاء معًا، وأهدى موظفي المختبر كالوم هدية عيد ميلاده |
Yoksa video konferans donanımızı mı iyileştirmeli miyiz? | TED | أو يجب علينا أن نستثمر في عقد المؤتمرات المرئية بشكلٍ أفضل؟ |
- Bayan Nancy Ashton diye biri sizi konferans odasında bekliyor. | Open Subtitles | نعم هناك الأنسة نانسى اشتون تنتظرك فى غرفة المؤتمرات |
Gece gündüz çalışan, seni düşünen konferans veren bir psikiyatrist grubu lâzım. | Open Subtitles | فريق من الأطباء النفسيين، يعملون على مدار الساعة... يفكرون فيك، يقيمون المؤتمرات... |
Ofisinde değilsen, ya da fotokopi odasında ya da küçük konferans salonunda, ya da mutfağın yanında ya da mutfakta. | Open Subtitles | لو ليس في مكتبك ففي غرفة الطباعة أو قاعة المؤتمرات الصغيرة بجانب المطبخ، أو المطبخ. |
Pekâlâ, müşterileri küçük toplantı odasına götür, sonra bana bir x getir. | Open Subtitles | حسناً سوف أقابل العميل في غرفة المؤتمرات ثم بعدها أحضر لي قهوة |
İşte şimdi buradayız, tekrar toplantı salonuna geri geldik. | TED | إذاً، ها نحن مجدّداً في قاعة المؤتمرات. |
Herkes toplantı salonunda ve Daniel ilk toplantısına başlamak üzere. | Open Subtitles | , لذلك الجميع في غرفة المؤتمرات الان . ودانيل اوشك علي الاجتماع بموظفينه الجدد |
toplantı odasını güzelce ayarla lütfen, çok güzel görünsün, | Open Subtitles | ضعيها فوق قاعة المؤتمرات , رجاءً وأجعليها تبدو لطيفة |
Her şey iyi durumda değildi, çünkü böyle bir köprü var ve Kongre merkezinden o mahalleye kimse yürümüyordu. | TED | بسبب هذا الجسر لم يكن أي شخص يمشي من مركز المؤتمرات إلى هذا الحي. |
Tıpkı Philadelphia'daki o büyük siyasi Kongreler gibi. | Open Subtitles | تقريبا يبدو احد هذه المؤتمرات السياسية الكبرى في فيلادلفيا |
konferanslar havada uçuşuyordu. Fon acenteleri tonlarca para yağdırıyordu. | TED | كانت المؤتمرات تضجّ، كانت الكثير من الأموال تصب من المؤسسات الممولة. |
Kadınlar artık kiliselerdeki geniş toplantılarda dua edebiliyorlar ve eskiden asla genel konferanslarda bulunamazlardı. | TED | أصبح بمقدور النساء الآن أداء الصلاة في اجتماعات على مستوى الكنيسة، حيث لم يكن بمقدورهن ذلك في المؤتمرات العامة. |
Ama Amerikan senatosunun bu konferansları sırf biz para kaybedelim diye düzenlediğinden şüpheleniyorum. | Open Subtitles | مع ذلك أظن أن مجلس الشيوخ الأمريكى يستضيف تلك المؤتمرات هنا لكى نخسر قمصاننا. |
Etrafta dünya kadar adamım var, sen basın toplantısı yapıyorsun. | Open Subtitles | لدي رجال هنا في طريقهم للأذى وأنت تلقي المؤتمرات الصحفية |
Garip.Bu tür toplantılar genellikle Segway park yerinde olurdu. | Open Subtitles | غريب ، المؤتمرات عادةً يكون لها موقف دراجات |
Bu kongrelere niye gittiklerini bile anlamıyorum ben. | Open Subtitles | لا افهم حتى لماذا يذهبوا الى هذه المؤتمرات |
yeni teknolojiyi tanıtmak amacıyla konferansa gelmişsin... kusurlar ekliyor ve gerçekte bildiğimizden daha az şey biliyormuşuz gibi yapıyorsun? | Open Subtitles | ،شكراً الحضور إلى تلك المؤتمرات لتقديم تكنولوجيا جديدة، وإظهار العيوب، ونحن نتظاهر بذلك نحن لا نعرف بمقدار مع نتدعه؟ |
O gözü yaşlı basın toplantıları Beni hep etkiler. - En azından bir araştırmak istiyorum. | Open Subtitles | المشكلة في المؤتمرات الصحفية التي يبكي فيه الجميع أنها تؤتر بي كل مرة |
Efendim, konferansta diplomatlardan çok ajanların olacağını biliyorsun. | Open Subtitles | سيدي, أنت تعلم الجواسيس تتواجد هناك أكثر من الدبلوماسيين في هذه المؤتمرات |
basın konferansında bunu açıkIamamız gerekecek | Open Subtitles | أن الرؤساء سيكونون مشغولون في عقد المؤتمرات الصحفية لتغطية العملية |