"المبالغ" - Translation from Arabic to Turkish

    • parayı
        
    • aşırı
        
    • miktar
        
    • miktarlar
        
    • Satıcılardan
        
    Söylediğim gibi, bu nakit parayı alır ve bir hesapta tutarsak... ayda 23 milyonluk bir kazancımız olur. Open Subtitles كما قلت إن أخذنا تلك المبالغ ووضعناها في حسابات توفير عادية ستبلغ قيمة الفائدة 23مليون دولار في الشهر
    Siz ve ekibinizin bu operasyona harcadığı parayı takdirle karşılıyorum. Open Subtitles أقدّر المبالغ التي استثمرتها أنت وشركاؤك في هذه العملية
    Güven inşa eden paylaşım ile onu yok eden aşırı paylaşım arasında ince bir çizgi vardır. TED بل يوجد خط فاصل بين المشاركة التي تبني الثقة، والمشاركة المبالغ فيها التي تدمرها.
    Söylemek istediğim, bunlar aşırı türden örnekler ve bunlar eğlendirici ve gülmek için güzel örnekler. TED أعني ،أن هذه أنوع من الأمثلة المبالغ فيها ، و انها مسلية و جيده للضحك عليها.
    Tüm talepler, bir yıl süreyle reddedilir, kazanılan para biriktirilir, kısa süreli dava anlaşmalarına harcanan miktar düşülür, ve arta kalan para kar hanesine yazılırdı. Open Subtitles أرفضي كل الطلبات لمدّة عام أضيفي المبلغ الذي تم توفيره و أطرحي المبالغ المنفقة علي التسويات السريعة بالمحاكم
    Bunlar acayip, ve akıl almaz miktarlar, bu miktarlar.. Open Subtitles هذه المبالغ الغريبة، التي لا يمكن تصورها، حتى أنها ..
    Bak ne yaptığımı biliyorum. parayı şu hesaba yatır: Open Subtitles أنظر أنا أعرف ماذا أفعل أنقل المبالغ لهذا الحساب:
    O kadar parayı mücevhere harcayacak başka bir J.Darling ben tanımıyorum. Open Subtitles حسناً , انا لا اعرف ج. دارلنغ اخرى قد تنفق هذه المبالغ على المجوهرات
    Bir adamın akşam yemeğinden tasarruf edeceği onca parayı düşün. Open Subtitles فكري بكل المبالغ التي سيوفرها الشاب على الدعوة للعشاء
    Sen evin için tüm ihtiyaçlarını hediye listene yazacaksın. Ben de parayı nakit alacağım. Open Subtitles تسجلين كل ما تريدين استبداله واحتفظ أنا بكل المبالغ النقدية
    elindeki mal, öyle güçlüydü ki bütün parayı cebe indirebilirdi. Open Subtitles لتاجر هناك خردته قوية جداً وبالكاد أستطاع جيبه حمل المبالغ النقدية
    Bu iş ciddi görünüyor. aşırı bir şeydi. Open Subtitles هذا يبدو فيه بعض هراء بيت الكلب المبالغ فيه بجدية هنا
    Aksine kendine aşırı güvenirdi. Çok başarılı ve kendiyle barışıktı. Open Subtitles إن كان لديها شئ فهو تقدير النفس المبالغ فيه لقد كانت بارزة النجاح ، لقد أحبت نفسها
    Ama mesele şu ki çok fazla yardım aşırı baskı oluşumuna sebebiyet verebilir. Open Subtitles الامر السيئ ان المساعدة المبالغ بها يمكن ان تكون مثل
    miktar çalınanla aynı, ama Duponte'un paravan olduğunu düşünüyoruz. Open Subtitles الإيداع يطابق المبالغ المسروقة ولكننا نعتقد أنّه مجرّد غطاء
    Çocuklar ve yaşlılar için ortaya makul bir miktar at. Open Subtitles اخرج المبالغ المخصصه للشيوخ والاطفال وأعطيها كلها لى
    Çocuklar ve yaşlılar için ortaya makul bir miktar at. Open Subtitles اخرج المبالغ المخصصه للشيوخ والاطفال
    İsimler ve miktarlar zarfın üzerinde yazıyor ve onları nerede bulabileceğin. Open Subtitles المبالغ والأسماء على "الظروف" والمعلومات التي ستمكنكَ من إيجادهم
    Büyük miktarlar bu şirket üzerinden geliyor, C-Ten Dynamics. Open Subtitles (كانت المبالغ الكبرى تأتي من هذه الشركة، (سي-تان ديناميكس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more