"المرشد" - Translation from Arabic to Turkish

    • rehber
        
    • rehberlik
        
    • rehberi
        
    • İzci
        
    • hocası
        
    • eğitmen
        
    • yol gösterici
        
    Bence elinde kamera olan kişi rehber. Tripodun üstündeki büyük kamerayı diyorum. Open Subtitles اعتقد ان المرشد هو ذلك الشخص الدي يحمل الكاميرا الكاميرا على الحامل
    rehber öğretmen resim öğretmeninin ona verdiği bu resimleri dosyalamış. Open Subtitles المرشد التربوي لديه هذه الرسومات بملف سلمها إليه معلمك للفن
    çünkü huzur evi sakinleri bana fon sağlamışlardı ve rehber köpeğim ve kazandığım becerilerim vardı. TED بسبب كبار المسنين الذين استثمروا نقودهم فيً والكلب المرشد ومجموعة المهارات التي اكتسبتها
    Tıpkı gitmiş olduğun o rehberlik hocasının sana, yetenekli olduğunu, söylemesi gibi.. Open Subtitles مثل عندما ذهبت الي المرشد واخبرك انك موهوبة
    Hayatındaki tek amacı, sözüm ona dünyadaki tek Londra ayaklı rehberi olmakmış. Open Subtitles كان واضحا ان هدفه الوحيد فى الحياة. ان يكون المرشد السائر الوحيد فى لندن
    Hey, Bay rehber. Bu ucuz şiirlerinle amacınıza ulaşmayacaksın haberin olsun ! Open Subtitles مرحبا ايها المرشد ، شعركَ الرخيص لن يوصلك الى أي مكان.
    rehber köpeğinin mi ruju bıraktığını düşünüyorsunuz? Open Subtitles هل تعتقدين ان كلبها المرشد هو من ترك احمر الشفاه خاصتها ؟
    Sizce ruju oraya rehber köpeği mi bıraktı? Open Subtitles أنتم أبتها الفتيات تعتقدون أن كلبها المرشد ترك خلفه أحمر الشفاه الخاص به؟
    Yarın rehber öğretmenle görüşeceğim ama tüm dersleri bırakacağıma söz vermiyorum. Open Subtitles سأقابل المرشد غداً... لكنني لا أعدك بأنني سألغي كل الصفوف المتقدمة
    rehber öğretmeninle konuşmaya geleceğimi söylemeliydim. Open Subtitles أن اخبرك أنني قادم لمقابلة المرشد الخاص بكِ
    Sonunda rehber bizi geri döndürdü, eşeklerin buna dayanamayacağını söyledi. Open Subtitles في النهاية قام المرشد بإعادتنا قائلاً بأنّ الحمير بأن لا يمكنها أن تواصل
    Kız kardeşi ona rehber biçiminde görünüyor, doktor. Open Subtitles حسناً, ايها الطبيب لكن أخته تظهر له على شاكلة المرشد.
    Sanırı, hipopotam, rehber tüfeğini alıp ateş ettiğinde koşmaya başlamış. Open Subtitles لا, اعتقد ان فرس النهر بدأ في التجول عندما قام المرشد بامساك بندقيته و شرع في اطلاق النار, ولكن.
    Şu andan itibaren harfi harfine rehber kitaba uyacaksınız. Open Subtitles من الآن وصاعدا ستبع الكتاب المرشد حرفيًا
    Hayır, diplomamı doğrudan rehberlik odasından alıp anında ortamı terk edeceğim. Open Subtitles ..كلاّ، سأقوم بأخذ شهادتي من مكتب المرشد الأكاديمي .. وسأخرج من هناك للأبد
    Hayır. Gençlere rehberlik eden yaşlı adam demektir. Open Subtitles كلا المرشد هو رَجُل أعلى يربح على رَجُل أصغر وهو-كوهاي
    Lise yıllarında rehberlik öğretmenimiz... bir milyon dolarınız olsa ne yapardınız diye sorardı... çalışmak zorunda olmadığımız... ve ne yapmak istersek o işin bizim kariyerimiz olabileceği bir durum. Open Subtitles المرشد الخاص بنا في المدرسة "كان يسألنا "مالذي ستفعله إذا كان لديك مليون دولار؟ إذا لم تكن بحاجه للعمل
    Baba. Neden tur rehberi bana bu broşürleri verdi? Open Subtitles أبي، لماذا برأيك أعطاني المرشد كل تلك المطويات؟
    Jerry Shepard, keşif rehberi. Dünyanın dibine hoş geldiniz. Open Subtitles المرشد جيري شيبارد أهلا" بكم في قاع العالم
    Unutma, İzci dürüst, güvenilir ve inanılır biridir. Open Subtitles تذكرى, المرشد شخص صادق يمكن الأعتماد عليه والوثوق به
    Akıl hocası olarak geçirdiğim ilk akşamda genç öğrencimi bir kitap partisine götürdüm. Open Subtitles وهذا المساء، في أول عمل لي دور المرشد... ... أخذت بلدي معاون الشباب إلى حزب الكتاب.
    Bu yüzden eğitmen, yavru onunla uğraşmadan önce akrebin iğnesini etkisizleştiriyor. Open Subtitles لذا يُعجز المرشد لسعات العقرب، قبل أن يُسلم الصغير زمام الأمور.
    Keşiş, bir çeşit yol gösterici olarak duruyor. Open Subtitles الكاهن هو مجرد شخص يقوم بدور الوصى أو المرشد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more